Sizden kızınızı istemeye geldim. - Kahve istiyorum. | Open Subtitles | لقد جئت لأطلب منك يد أبنتك للزواج أحتاج للقهوه |
İsrail'den ayrılışınızı hazırlamak için izin istemeye geldim efendim. | Open Subtitles | لقد جئت لأطلب الإذن لترتيب رحيلك الفورى |
Sevgini istemeye geldim. Büyümek ve başarılı olmak istiyorum. | Open Subtitles | جئت لأطلب محبتك أريد أن أكبر وأنجح |
Ruhunun Tanrıyla barışık olması için geldim. | Open Subtitles | لقد جئت لأطلب منكم لجعل سلامك مع الله. |
Buraya, senden Kat'i çok sert yargılamaman için geldim. | Open Subtitles | جئت لأطلب منك أن لا تحكم على (كيت) بقسوة |
Buraya sizden zaten yapmaya can attığınız bir şeyi istemeye geldim. | Open Subtitles | جئت لأطلب منكم شيئا الذي تطوع. |
Bir iyilik istemeye geldim. | Open Subtitles | لقد جئت لأطلب منك معروفاً |
İyilik istemeye geldim. | Open Subtitles | . لقد جئت لأطلب منك معروفاً |
Senden yardım istemeye geldim. | Open Subtitles | جئت لأطلب منك يد العون |
Buraya sizden, birine yardım etmenizi istemeye geldim. Yüzbaşı Preston'a. Sizden başka kimse onun davasını almaz. | Open Subtitles | جئت لأطلب منكم المساعدة حوله النقيب (بريستون)، والنظر لقضيته |
- Buraya senden bir şey istemeye geldim. | Open Subtitles | جئت لأطلب منك شيئاً |
Bir iyilik istemeye geldim. | Open Subtitles | جئت لأطلب معروفاً |
Senden bir iyilik istemeye geldim. | Open Subtitles | جئت لأطلب منكِ خدمة |
- Bir iyilik istemek için geldim. - Dinliyorum. | Open Subtitles | لقد جئت لأطلب منكِ معروفاً - أجل ؟ |
Peter sana bir şey sormak için geldim. | Open Subtitles | بيتر جئت لأطلب منك شيئا |
Sizi teslim olmaya ikna etmek için geldim. | Open Subtitles | جئت لأطلب منك الاستسلام |
- İşçilerimin salınması için geldim. | Open Subtitles | جئت لأطلب الإفراج عن عمالي |
- Senden büyük bir iyilik istemek için geldim. | Open Subtitles | - لقد جئت لأطلب منك معروفا |