"جاز التعبير" - Traduction Arabe en Turc

    • caizse
        
    • bakıma
        
    • lafın
        
    • deyişle
        
    • anlamda
        
    • yerindeyse
        
    Evet, evet, ama tabiri caizse ben ölüm nedeninin sebebini fark edemedim. Open Subtitles أجل، أجل، لكن لا أستطيع تحديد سببَ سببِ الوفاة إن جاز التعبير
    Tabiri caizse plan patlamış. Pek hızlı öğrenmiyor, değil mi? Open Subtitles فشلت الخطة، إذا جاز التعبير إنه لا يتعلم سريعاً، صحيح؟
    Benim işim, tabiri caizse, derine inmek, derinlerde bir yerden bir şeyler eşeleyip çıkarmak. Open Subtitles وظيفتي هي سبر الأغوار، إن جاز التعبير. والإتيان بشيء من الداخل،
    Evet, galiba öylesin. Bir bakıma, ölümlü halin burada doğdu. Open Subtitles أفترض بأنكِ كذلك إن جاز التعبير لقد ولدتِ هنا.يا فانية
    lafın gelişi. Open Subtitles لنرى إن قام أحدهم بربحٍ قاتل , إن جاز التعبير
    Diğer bir deyişle katilin nedenini. Open Subtitles الدافع، إذا جاز التعبير.
    Kız kardeşimi asla göremeyeceğiz diye düşündüm. Tabiri caizse onu kaybetmiştik. Open Subtitles حيث ظننت أننا لن نلاقي أختي أبدًا وأنها فُقدت إذا جاز التعبير
    Tabiri caizse, gözlerinin önündeki buğuyu kaldırması için? Open Subtitles شيء ليزيل الفازلين من عدسة العين، إذا جاز التعبير ؟
    Tabiri caizse, bekleyip göreceğiz. Espri. Open Subtitles لكن علينا الإنتظار و رؤية ما سيحصل , إن جاز التعبير
    Yerel polis onları kliniğe götürüyor doktor da çipleri çıkartıyor. Tabiri caizse. Open Subtitles لذا تأخذهم الشرطة المحلّية إلى عيادته لنزع الرقاقة إن جاز التعبير.
    Mahkeme kararınız yoksa tabiri caizse ellerim bağlıdır. Open Subtitles إلا إذا كان لديكِ أمر من المحكمة وإلا فيدي مقيدة ، إذا جاز التعبير
    Tabiri caizse; Open Subtitles قبل أن تفكر بالفراغ كمساحة فارغة، إذا جاز التعبير.
    General, tabiri caizse birbirimizin varlıklarını koruduğumuz bir geçmişimiz var. Open Subtitles عموماً، لدينا تاريخ طويل لغطاء ممتلكات بعضهم البعض، إذا جاز التعبير.
    Tabiri caizse, sana sadece akıl süzgecimden geçenleri söylüyorum. Open Subtitles انا اسايرك خلال مرحلتي العقلية إذا جاز التعبير
    İskambil oyununda elimizi göstermek gibi olur tabiri caizse. Open Subtitles لكنّا سنقلب أيدينا، ونُظهر كتاب قواعدنا، إذا جاز التعبير.
    Zaman zaman, tabiri caizse ortalığı karıştırıyoruz. Open Subtitles من وقتٍ لآخر،علينا القيام بتحريك الوعاء، إذا جاز التعبير.
    - Şuna bir bak. Tabiri caizse küvette bana sürpriz yaptı. Open Subtitles لقد فاجئنيّ في حوض السباحة، إذا جاز التعبير.
    Korkarım ki, resmen olamam. Bir bakıma pasaportuna bakmadım. Open Subtitles اخشى انى لا أَستطيعُ، لَيسَ رسمياً أنا لم ادقّق فيُ جوازَ سفرها، إذا جاز التعبير
    Bir bakıma evrimsel açıdan rekabet içinde bulunduğumuz canlılar. Open Subtitles خصومنا التطوريين إن جاز التعبير.
    Ayrıca, gözüm daima üzerinde olacak. lafın gelişi. Open Subtitles ولا أزال سأبقي عينيّ عليكِ، إذا جاز التعبير
    -Bir deyişle. Open Subtitles -إذا جاز التعبير .
    Her neyse, bir anlamda şeytan uzun zamandır iş başında. Sadece 1 milyon yıl önce. Open Subtitles الشيطان كان هنا منذ الابد, على اي حال . إن جاز التعبير
    Ayrıca deyim yerindeyse yangını söndürmek için biraz yardım işine yarar diye düşündüm. Open Subtitles واعتقدت أن بإمكانك الحصول على بعض العون تعلمي، لإخماد الحرائق، إن جاز التعبير

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus