Bu tarafta sabunlu su var, burası kuru. | Open Subtitles | هذا الجُزء مُبلّل بّالصابون وهذا الجُزء جافّ |
Çadıruşağı otu çantana biraz böcek, biraz kuru kedi kanı biraz da köstebek sidiği koyacağım. | Open Subtitles | سأضع بعض الحشرات هناك ... ودم قطط جافّ وبول خُلد في حقيبتك العلاجيّة |
Ülkenizin havası oldukça kuru. | Open Subtitles | أجد الجو في بلادكم جافّ جداً. |
-Ben ona kuru birşeyler getirebilirim. | Open Subtitles | -يمكنني جلب شئ جافّ لها |
- Sakin ol. kuru buz, o kadar. | Open Subtitles | -اهدأ، إن هو إلّا ثلج جافّ |
- Sakin ol. kuru buz, o kadar. | Open Subtitles | -اهدأ، إن هو إلّا ثلج جافّ |