"جالسة على" - Traduction Arabe en Turc

    • üstünde oturacağım
        
    • ucuna
        
    • oturuyordu
        
    • üzerinde oturuyorsun
        
    Aslında, sadece kıçımın üstünde oturacağım, muhtemelen'Blind Date' izlerken... büyükçe bir'Haagen-Dazs' yiyor olacağım. Open Subtitles في الحقيقة سوف أكون جالسة على مؤخرتي فقط من المحتمل أن آكل كل البطاطا من هاجين داز بينما أراقب الموعد الأعمى
    Aslında, sadece kıçımın üstünde oturacağım, muhtemelen 'Blind Date' izlerken... büyükçe bir 'Haagen-Dazs' yiyor olacağım. Open Subtitles في الحقيقة سوف أكون جالسة على مؤخرتي فقط من المحتمل أن آكل كل البطاطا من هاجين داز بينما أراقب الموعد الأعمى
    Hepburn kitabı, konuşma üslubuyla yazılmıştı, sanki masanın bir ucuna oturmuş, size her şeyi anlatıyordu. TED الآن كتاب هيبورن قد كتب بأسلوب حواري جدا، وكأنها كانت جالسة على طاولة تخبركم بكل هذا.
    Annemin yatağımın ucuna oturmuş "Yaşamın tekrar düzelip düzelmeyeceğini merak ediyorum" dediğini hatırlayabiliyorum. TED أستطيع أن أتذكر أمي جالسة على طرف سريري، وتقول، " أتساءل إذا كانت الحياة ستكون جيدة مرة أخرى"
    Geri döndüğümde karım şu anda senin oturduğun yerde oturuyordu. Open Subtitles عند عودتي ، كانت جالسة على الأريكة مثلما أنت جالس تماماّ
    Kanapede oturuyordu ve ağlıyordu. Open Subtitles ــ دوريس ــ لقد كانت جالسة على الأريكة كانت تبكي
    Battaniyenin üzerinde oturuyorsun. Open Subtitles انت جالسة على بطانية
    Prezervatifin üzerinde oturuyorsun. Open Subtitles -أنتِ جالسة على الواقي
    Yani. Sunshine menümü alıp ona doğru yürüdüm, ve o kumun içinde oturuyordu, kazanmak için sıkı oynuyordu. Open Subtitles فالتقطت وجبة الأطفال التي تخصني ثم ذهبت إليها، وقد كانت جالسة على الرمال تتظاهر بالإنشغال في اللعب
    Ben TOMMEN ile Demir Arş'ın üzerinde oturuyordu. Open Subtitles كنت جالسة على العرش الحديدي مع تومن

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus