"جدته" - Traduction Arabe en Turc

    • büyükannesi
        
    • büyükannesini
        
    • büyükannesiyle
        
    • anneannesinin
        
    • Büyük annesi
        
    • büyükannesine
        
    • büyükanne
        
    • ninesini
        
    • buldum
        
    • ninesiyle
        
    • ninesinin
        
    • Anneannesi
        
    • Babaannesinin
        
    • büyükannesinden
        
    • annesinin
        
    Her iki ebeveyni de AIDS'den öldüğü için yetim kalmıştı, ve o da AIDS'den ölene kadar büyükannesi onunla ilgilendi. TED كان يتيماً، حيث مات والديه بسبب مرض الإيدز وأعتنت به جدته حتى مات هو أيضاً بسبب الإيدز
    büyükannesi çay yapmak için kalkınca, onu benim kucağıma yerleştirdi ve hiç bu kadar bir deri bir kemik kalmış bir çocuk görmemiştim. TED عندما قامت جدته لصنع الشاي، وضعته في حضني ولم أشعر قط بطفل في مثل هذا الهزال
    büyükannesini çıplak elleriyle topraktan çıkarmışa benziyor. Open Subtitles و الآن اٍنه يظهر أمامى و كأنه نبش قبر جدته بيديه العاريتين
    büyükannesiyle olduğunu düşünmüş ve arayıp sormamış. Open Subtitles لقد افترضت انه كان مع جدته و تركته هناك فحسب
    Biz buraya böcek ilacı sıkarken o da anneannesinin yanına gitti. Open Subtitles ذهب إلى بيت جدته بينما كنا نرش حشرة البطاطس
    Şu anda bir yerlerde, küçük bir Amerikan kasabasında onun büyükannesi mutfağında. Open Subtitles فى مكان ما الآن, فى بعض المدن الأمريكية الصغيرة تقف جدته فى مطبخها
    Bir büyükannesi var. Ama bir türlü sözünü geçiremiyor. Open Subtitles جدته الوحيدة , أظن أنها مهتمة به كثيرا, لكن لا تتحكم به.
    Oralara gitmesini büyükannesi istiyor. Open Subtitles اتعلمين,اعتقد ان جدته تجعله يذهب الى تلك الاماكن
    büyükannesi öldüğünden beri, onun tek ailesi bizdik. Open Subtitles عندما ماتت جدته, اصبحنا نحن العائلة الوحيدة التى لديه
    Evet, hoş birisi herşeye rağmen. büyükannesi Sion dağına gidiyor. Open Subtitles نعم و هو لطيف أيضا أن جدته تذهب الى كنيسه مونت زيون
    Adamın teki büyükannesini merdivenlerden itti hastanenin parasını zimmetine geçirdi ve köpek yavrusunu zehirledi. Open Subtitles أحدهم ركل جدته من اعلى السلم اختلس مالاً من المستشفى وسمم جروًا
    Hiçbir şeyi tabii ona büyükannesini hatırlatmak istiyorsan. Open Subtitles لا شئ , إلا لو أردتِ أن تذكريه أنه يواعد جدته
    Ricky'nin büyükannesiyle beraber Havasu*'da inzivaya çekildiğine inanamıyorum. Open Subtitles لا أصدق أن ريكي محاصر في هافاسو مع جدته في حين أخيراً أرتبطنا رسمياً
    Yani bana söylediğin şu ki 35 yaşında hiç evlenmemiş ve büyükannesiyle yaşayan bir adamın sorunları mı var? - Beni çok iyi anlıyorsun değil mi? Open Subtitles اذن ماتقوله ان رجلا ذو ال 35 عاما والذي لم يسبق له الزواج ويعيش مع جدته يعاني من عقد؟ انت ترينني على حقيقتي اليس كذلك؟
    Karar açıklana kadar, Jacob anneannesinin velayetinde kalacak. Open Subtitles حتى يتم صناعة القرار يعقوب سيظل في حضانة جدته
    Büyük annesi ölünce annesini aramaya gitti. Karşı tarafa geçti. Open Subtitles جدته ماتت ولذا ذهب للبحث عن والدته، لقد عبر الحدود
    Bu kadar sevdiği büyükannesine yakınlaştıkça daha da güçlenen bir lanet. Open Subtitles لعنة تزدادُ قوةً كلما اصبح اقرب الى جدته التي يحبها ؟
    Gerçektende öyle. Şu Sully gerçekten de arabayı büyükannesinden ödünç almış büyükanne bunu unutmuş ve çalıntı ihbarı vermiş. Open Subtitles في الحقيقه، نعم ، إتظح أن سلي ، إستعارها من جدته
    Borcu var. Geçen ay ninesini hoş bir tabuta koymuştum. Open Subtitles هو يدين لي , لقد وضعت جدته في تابوت لطيف الشهر الماضي
    Eve döndüğümde, onu banyoda buldum. Open Subtitles ، و عندما عدت إلى المنزل و جدته في دورة المياه
    Sürekli televizyon seyreden bunak ninesiyle yaşıyor. Open Subtitles انه يعيش مع مؤخرة جدته اللعينة
    Eğer klişeleri daha komik hala getirecekse ninesinin bıyığı bile var. Open Subtitles لدى جدته شارب أيضاً, إن كان ذلك سيجعل تعميمك أكثر سخريةً
    Anneannesi Nazi Almanya'sından vajinasına saklayarak kaçırmış, manevi değeri var yani. Open Subtitles جدته هرّبته من النازيّن الألمانيّين في مهبلها لذلك له قيمة عاطفية
    Babaannesinin yanında olması Jamie'nin çok hoşuna gidiyor, bizim de öyle. Open Subtitles نعم فجيمي يحب وجود جدته بجواره ونحن كذلك
    büyükannesinden bahsedip, onu baştan çıkardı kadın hayatını, onun ev işlerine çocuklarına ve torunlarına bakmaya adadı. Open Subtitles في الواقع، فقد قام بإغاوئها، متحدثا عن جدته التي أمضت حياتها في عمل المنزل وتربية الأطفال والأحفاد.
    annesinin yüzüğünün ne kadar güzel olduğunu daha şimdi fark ediyorum. Tabii ona geri gönderdiğim sahtesine oranla! Open Subtitles أنا فقط أنظر لمدى روعة خاتم جدته تعلم ، مقارنة مع الخاتم المزيف الذي أرسلته له

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus