"جرائمهم" - Traduction Arabe en Turc

• suçlarını
• suçlarının
• suçları
• suç
• suçu
• suçlar
• cinayetlerini
• suçların
• suçlarıyla

Eğer Los Pepes'i ve suçlarını gözardı ederseniz, sırada siz varsınız.
استمر في تجاهل لوس بيبيس وانكر جرائمهم ، وستصبح أنت التالي

suçlarını örtecek bahanelerine aldırmıyorum.
أنا لا أهتمّ بالقصص يخلقون لتغطية جرائمهم.

Aşağılık olduğunu bildiğin insanların suçlarının sorumluluğunu almamaları için mi?
هل للسماح بأشخاص أوغاد تعرفينهم ألا يتحملوا مسؤولية جرائمهم ؟

Sonunda, Kapitalist domuzlar suçlarının cezasını ödeyecek..
اخيراً سيدفع الرأسماليون الخنازير ثمن جرائمهم

Yakalanamadıklarında da, bu suçları hayali canavarların işlediğini düşünürüz.
عندما لا يتم القبض عليهم، نحن نلوم الوحوش الخياليين على جرائمهم

Bunlar, suçlular ya da suç işlediğinden şüphelenilen kişilerdi.
هؤلاء الـ23 شخصاً كانوا كلهم مجرمون مطلوبون ، مخادعون سابقون أو ببساطة أشخاص مشكوك في جرائمهم

Hepsi onların suçu... sağlamlıktan mahrum kalmayabilirlerdi...
. .. مهما كانت جرائمهم فانهم لا يمكن حقا ان يحرموا من ان يدفنوا كرجل كامل

"Kendi isledikleri suçlar ve katliamlar hakkinda hikayeler yayinladilar"
نشروا القصص حول جرائمهم والمذبحة

Seri katiller, özellikle cinsel sadistler cinayetlerini belgelerler.
،السفاحون والساديون الجنسيون غالباً ما يوثقون جرائمهم

Ve çünkü onlar kahraman, onların bütün suçlarını bağışlayacak mısınız?
ومن أجل أنهم ابطالا ستبرئهم من كل جرائمهم أليس كذلك ؟

{\1c00FFFF}{\3c000000}{\4c000000}Annem ve babamın zamanında bir sebepten vazgeçtiği... {\1c00FFFF}{\3c000000}{\4c000000}...ve şimdi tüm suçlarını üzerine yıkmak için kullandıkları bir çocuk...
طفلة أمي و أبي أبعداها لسبب ما و هويتها يستخدمانها لإلصاق جرائمهم بها

Seri katiller suçlarını tekrar yaşamayı severler.
القتلة المتسلسلين يحبوا ان يعيشوا جرائمهم مجددا

İnsanlar suçlarını ayarlaması için ona geliyorlar, ...sanki bir tatil ayırtır gibi?
إذاً، الناس تأتي إليه لترتيب جرائمهم كالقيام بحجز العطلة؟

suçlarının büyüklüğünü fark ettirmeye ve hayatın değerini öğretmeye niyetliyim.
لقد عزمت ان أجعل الاثنين يدركون مدى خطورة جرائمهم وأن يقدّرون أهمية الحياة

Her gün, suçlarının büyüklüğü ile yüzleşerek yaşamalarını istiyorum.
أريدهم أن يعيشوا كل يوم يتحملون ثقل جرائمهم

Şimdi teröristlerin suçlarının cezasını çekme vakitleri geldi.
حان الوقت ليدفع هؤلاء الإرهابيون ثمن جرائمهم

O zaman kâğıt mendil getir ona. Çoğu sanık kendi suçlarının anlatıldığını duyduğunda üzülür.
إذاً أحضر له منديلاً , العديد من المدعى عليهم ينزعجون عندما يسمعون بتفاصيل جرائمهم.

-Ve kahraman oldukları için, bütün suçları affedilecek değil mi?
ومن أجل أنهم ابطالا ستبرئهم من كل جرائمهم أليس كذلك ؟

Bugün Kira suçluları haberlere çıktıktan hemen sonra öldürdü ve öldürülenlerin suçları da diğerlerine göre daha azdı.
اليوم، كيرا قتل أناساً جرائمهم خفيفة نسبياً على الفور بعد ظهورهم الأول على الأخبار

Ortaya çıkıp konuşmayacak kurbanları seçti, çünkü zaten suçları yüzünden toplumdan dışlanmışlardı.
إنه يستهدف من يخافون مِن التقدم بشكوى لأنهم منبوذين من المجتمع بسبب جرائمهم

Değişir. Seri katillerin suç mahalline dönmelerindeki o güçlü içgüdüyü de düşünürsek...
ومنذ أنّ القتلة المتسلسلين لديهم دائماً الرغبة القويّة في العودة إلى ساحة جرائمهم

Dolandrıcılar cinayet işlemezler, işlerlerse de suçu örtbas etmek içindir.
المحتالون لا يقتلون عادة، لكن عندما يفعلون ذلك يكون السبب هو إخفاء جرائمهم

Ama kendi işledikleri suçlar benimkinden çok daha kötü.
ان جرائمهم اسوأ من جريمتى

Artık insanlar kendi sıkıcı, küçük cinayetlerini, inanılmaz derecede embesil olan Emniyet Teşkilatını yanıltmak için hayalet işi gibi gösteriyor.
ويموه الناس جرائمهم المملة وكأنه من عمل شبح للتشويش على شرطة (سكوتلاند يارد)

Günümüze kadar, bu cinayetler halkası herkes tarafından en kötü tanınmış ve sapıkça işlenmiş sadistik suçların başında geliyor.
حتى هذا اليوم اعتبرت جرائمهم رسميا من أبشع الجرائم المنحرفة التي عرفها تاريخ الولايات المتحدة الأمريكية

Bu suçlular kendilerini öldürdüler, o yüz kızartıcı suçlarıyla yüzleşmektense.
فضل أولئك المجرمون الانتحار بدلاً من مواجهة عواقب جرائمهم الشنيعة