Günümüzde, internet trafiğinin büyük bir kısmı şifrelendiği için, yapmaya çalıştıkları şey bu şifrelerin etrafından dolaşacak yeni yollar bulmak. | TED | هذا ما يحاولون القيام به و نظرا لان معظم ، جزء كبير من الانترنت يحاولون ان يجدوا طرق حول التشفيرات |
Ama ormanlar çözümün büyük bir parçası da olabilirler. Çünkü karbonu indirip, yakalamanın ve depolamanın bildiğimiz en iyi yolu bu. | TED | بالمقابل, الغابات من الممكن ان تكون جزء كبير من الحل ايضا التي تمثل افضل طريقة نعرفها لسحب, وحفظ وتخزين غاز الكربون. |
Dee, benim ayakkabılarımla yola koyulacaksan burası en önemli kısım, tamam mı? | Open Subtitles | إذا كنتِ ستمشي ميل في حذائي فهذا جزء كبير من هذا الميل،ألا تعتقدي هذا؟ |
Açıklamanın büyük kısmı o 10 saniyelik olay. | TED | جزء كبير من الشرح هو الشيء ذو الم 10 ثواني. |
Bu, karıştığı zaman beynin büyük kısmını öldürüyor gibi görünen proteinlerin karışmasını önleyecektir. | TED | التي من شأنها أن تبعده من تكوين التشابكات والتي تبدو انها تدمر جزء كبير من المخ عندما تتشابك |
Böyle bir şey gerçekleşirse Mississippi Vadisi’nin büyük bir bölümü iç denize dönüşecek | TED | ولو حدث هذا , فان مياه البحر سوف تغطى جزء كبير من وادى المسيسبى |
Çünkü bu, önemli bir parça. Her fotoğrafın ardında bir katman var. | TED | لان ذلك جزء كبير منه. هناك مستويات خلف كل صورة |
Bu, benim neden bir gazeteci olmak istediğimin en büyük sebebi. | TED | وهذا جزء كبير من السبب الذي جعلني قررت أن أصبح صحفية |
Açıkça, insanların bizi nasıl değerlendireceği kaygısı insan olmanın büyük bir parçası. | TED | كما يتضح، فقلقنا من تقييم الآخرين لنا هو جزء كبير من بشريتنا. |
Elektrik üretim kapasitemizin büyük bir kısmını başka yönde kullanmaya ihtiyacımız olacak... | Open Subtitles | نحن بحاجة إلى تحويل جزء كبير من قدرتنا على توليد الطاقة الكهربائية |
Üzerinden bunca yıl geçmesine karşın büyük bir kısmı belirsizliğini koruyor ve birçok soru da cevapsız kalmış durumda. | Open Subtitles | و بعد كل هذه السنين جزء كبير منها لا زال غامضاً و الكثير من الأسئلة لا زالت بلا إجابة |
Sanırım eskisi gibi olmayı özlemişim ve Aidan da geçmişimin büyük bir parçası. | Open Subtitles | أظن بأنني أفتقد من كنت حقا و آيدن كان جزء كبير من هذا |
Bu, bilim ve din arasındaki çelişkinin büyük bir parçasıdır. | Open Subtitles | هذا هو جزء كبير من التناقض بين العلم و الدين |
Bence zamane gençliğinin çok asi gözükmesinin hatta olmasının en önemli nedeni günlük yaşantılarının önemli noktalarında çok az kontrole sahipler. | Open Subtitles | أعتقد بأن هذا جزء كبير من الأسباب هذه الأيام لأنهم يبدون منعزلين جميعهم منعزلين |
Gerçek şu ki.. adamlarınızın büyük kısmı siperlerden bile çıkmadı. | Open Subtitles | جزء كبير من رجالك لم يغادرو الخنادق |
Kadimler kalkanı açıp, genişleterek gezegenin büyük kısmını patlamadan koruyabilmişler. | Open Subtitles | الإنشنتس كانوا قادرين على رفع الدرع و توسيع نطاقه بما فيه الكفاية لحماية جزء كبير من هذا الكوكب من جراء الانفجار |
Hayatımın büyük bölümü bunun gibi sorulara cevap aramakla geçti. | TED | جزء كبير من حياتي يعد رحلة بحث للحصول على إجابات لتلك الأسئلة. |