"جلبت لي" - Traduction Arabe en Turc

    • getirdin
        
    • alabilir
        
    • - Bana
        
    • getirebilir
        
    • getirdi bana
        
    • getirir
        
    • getirmiş
        
    • getirirsen
        
    Bana çek mi getirdin yoksa bolca nakit mi? Open Subtitles إذن، هل جلبت لي الشيك؟ . أو فقط الكثير من النقد.
    Beni buraya baş edebileceğini sandığın için getirdin. Open Subtitles أنت جلبت لي هنا لأنك فكرت هل يمكن التعامل مع لي.
    Sana büyükbabamların öldüğü apartman yangınını araştırmanı söyledim ve sen bana babamın çocukluk aşılarını getirdin. Open Subtitles لقد طلبت منك التحقيق في المسكن المحروق الذي فيه قتل اجدادي و أنت جلبت لي تاريخ تصحيح طفولة أبي
    Bir bardak şarap alabilir miyim lütfen? Bu durumda dükkan sahibi, bir şey çalınmadığını söylediğinde yalan söylemiş olabilir. Open Subtitles أيّها النادل، هلا جلبت لي كأس آخر من النبيذ، من فضلك؟
    - Bana da kahve yapar mısın baba? Open Subtitles هلا جلبت لي القليل أنا أيضاً يا أبي؟
    Bana bir bardak su bir de internete bağlanabilen bir telefon getirebilir misin? Open Subtitles هلّا جلبت لي كأساً طويلاً من الماء و هاتف يعمل عليه الأنترنت ؟
    işin aslı polis, annesinin evinin anahtarlarını getirdi bana. Open Subtitles ..في الحقيقية، الـ الشرطة جلبت لي مفاتيح شُقة والدته
    Dosyayı getirdin mi? Open Subtitles ما الذي يوجد في الحقيبة هل جلبت لي الملف ؟
    İtirafta bulunmak için mi bana bunca yolu getirdin? Open Subtitles أنت جلبت لي كل وسيلة إلى هنا على الاعتراف؟
    Dünyada o kadar yer dururken beni Portland'a mı getirdin? Open Subtitles هل يمكن أن يكون جلبت لي في أي مكان في العالم، وكنت أخذت مني بورتلاند؟
    Beni de zaten bu yüzden Tayland'dan geri getirdin, hafızam eksik şekilde tabii. Open Subtitles وهذا هو السبب في أنك جلبت لي العودة من تايلاند، ناقص ذاكرتي.
    Ah, Bana biraz daha kolay para getirdin ha? Open Subtitles آه، لقد جلبت لي بعض المال السهل أليس كذلك؟
    Hastayken bana çizgi romanlarımı getirdin. Çok düşünceliydin. Open Subtitles لقد جلبت لي الكتب المصورة عندما كنت ليس على ما يرام.
    Pardon. Bir viski alabilir miyim? Open Subtitles من فضلك ، هلّا جلبت لي ويسكي ؟
    Şu zımbayı alabilir miyim lütfen? Open Subtitles هلاّ جلبت لي الدباسة من فضلك ؟
    - Alnındaki ne? - Bana bir şey getirdin mi? Önemli değil, hayır. Open Subtitles هل جلبت لي شيئًا معك؟
    Söyleyecek sözüm yok. Rochester dosyasını getirebilir misin Susan? Open Subtitles ليس لدي أي شيء في الحقيقة لاقوله آها سوزان هلّا جلبت لي ملف روشستر؟
    Bunları Adèle getirdi bana. Size mi ait? Open Subtitles (آديل) جلبت لي هذه، أهي لك؟
    Galiba nezle olacağım. Bana ecza kutusundan bir soğuk algınlığı ilacı getirir misin? Open Subtitles أشعر بنوبة زكام قادمة، هلا جلبت لي دواء الزكام من الخزانة؟
    Merhaba çocuklar, bakın rüzgar ne getirmiş. Open Subtitles مرحبا، يا أعزاء أنظروا إلى ما جلبت لي الريح.
    Bana o metal parçasını getirirsen seni buradan çıkarabilirim belki. Open Subtitles إذا جلبت لي تلك القطعة المعدنية، سأكون قادراً على إخراجك من هنا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus