"جيد أن" - Traduction Arabe en Turc

    • ne güzel
        
    • olması iyi
        
    • iyi bir
        
    • iyi oldu
        
    • Neyse ki
        
    • olması güzel
        
    • İyi ki
        
    • olmak iyi
        
    • olmak güzel
        
    • görmek güzel
        
    • belirlemek iyi
        
    • gördüğüme sevindim
        
    Sizi sağ görmek ne güzel. Harika bir iş yapıyorsunuz. Open Subtitles انه لأمر جيد أن أراك سالماً هذه وظيفة رائعة التي تقوم بها
    Bizimkinin büyük olması iyi bir şey, çünkü biz gerçekten güvensiziz. TED هذا جيد أن عقلنا أكبر، لأننا أيضًا حقًا غير آمنين.
    Kendini demode ahlak kurallarıyla yaşar halde bulmak iyi bir şey değil. Open Subtitles أنه ليس شيء جيد أن نجد أنفسنا بواسطة رمز بالي من السلوك
    Uçuş görevlilerinin Atlantik üzerinde ışıkları karartması iyi oldu. Open Subtitles أنه شيء جيد أن مضيفات الطيران أخفضوا الضوء خلال رحلتنا في المحيط الأطلسي
    Ama Neyse ki Robert onları videoya kaydetti de sonradan dinleyebiliriz. Open Subtitles جيد أن روبرت سجل كل شيء ونستطيع الاستمتاع بها لاحقاً
    Ekipte bir geyik olması güzel ama eski moda polisliği tercih ederim. Open Subtitles من جيد أن يكون لديك مهوس في الفريق لكنني أفضل الطريقة القديمة.
    İyi ki artık Rusya yok. Open Subtitles إنه لشيء جيد أن روسيا لم تعد موجودة بعد اليوم
    Anubis'in eski bilekliğine sahip olmak iyi şeydir. Nerede ? Open Subtitles أوه، مفيد لك شيء جيد أن تملك السوار القديم لأنوبيس
    Tekrar birlikte olmak güzel dostum. Open Subtitles شعور جيد أن أعود إلى منطقة السرد معك يارجل
    Seni görmek güzel görüyorum ki hayat enerjilerini emecek başka kızlar bulmuşsun. Open Subtitles دانا. جيد أن نرى لك. ارى انك وجدت بعض الفتيات الأخريات ل
    Evet, Haven gibi bir yerde böyle bir yer belirlemek iyi olur. Open Subtitles نعم، حسنا، كما تعلم انه شيء جيد أن يكون في مدينة مثل هايفن
    - Selam seni gördüğüme sevindim. - Haydi artık başlayalım. Open Subtitles مرحبا، اصدقائي ، جيد أن نراكم حسنا، دعونا نبدأ هذا
    ne güzel oldu da sizlere rastladık. Yoksa o kamyonetin başında çürüyecektik. Open Subtitles أنه شيء جيد أن انت و لوريين معكم السيارة و الأ كنا سنظل في الشارع
    Tommy, gelmişsin. Seni görmek ne güzel dostum. Open Subtitles تومي ،انت فعلتها جيد أن أراك ، يا رجل
    Ve etrafta bir yetişkinin daha olması iyi olur. Open Subtitles وسوف يكون أمر جيد أن يكون هناك شخص ناضج آخر
    Babamın ölmüş olması iyi, çünkü bu onu öldürürdü. Open Subtitles انها مجرد شيء جيد أن القتلى بابا لأن هذا من شأنه أن يقتله.
    Şu soruyu sorabiliriz: Hepimizin topluma daha iyi uyum sağlaması için sürekli kendini geliştirmesi iyi bir şey midir? TED نستطيع التساؤل: هل هو شيء جيد أن جميعنا باستمرار، نقوم بتحسين ذواتنا لنلائم المجتمع بشكل أكبر؟
    Kendinizi bir film izlemeye kaptırdığınızda nefes alıp vermeyi hatırlamak zorunda olmamak iyi bir şey. TED جيد أن لم يجب عليك ان تتذكر ان تتنفس عندما تنشغل بفيلم.
    Aman ya Rabbi! Açık havaya çıkmamız iyi oldu. Kesinlikle öyle. Open Subtitles رباه, لكن أمر جيد أن يكون خارج عن السيطرة, إنه بالتأكيد كذلك
    Annenin kitaplarla ilgilenmesi ve benim de mal sağlama işiyle ilgilenmem iyi oldu, değil mi? Open Subtitles إنه لأمر جيد أن والدتك تعتني بالكتب وتدعني أستلم البضائع، أليس كذلك؟
    Neyse ki Frankie işini bırakmamıştı. Oh. - Birşey mi var? Open Subtitles جيد أن " فرانكي " لم يحتفظ بعمله أي شيء ؟
    Konserinizin, seksle alakasının olmaması ve küçük kızlarında izleyebilecek olması güzel. Open Subtitles إنه جيد أن الفتاة الصغيرة تستطيع ان ترى الحفل ولا يجب أن يكون حول الجنس.
    Erkek arkadaşın iyi ki sivil biri. İçimizde bir hain olduğundan şüphelenmemize gerek kalmıyor. Open Subtitles جيد أن صديقكِ مدني ، لن نفترض أنه سرب معلومات
    Ama bir ulus için her zaman savaşta olmak iyi değil. Open Subtitles لكن ليس جيد أن تكون الأمة دائما في حالة حرب
    Yeniden eski Clam'de olmak güzel bir duygu. Open Subtitles حسنا , أنه بالتأكيد جيد أن نعود إلى حانة المحارة القديمة
    Seni yeniden görmek güzel. Burası bir hayli ıssızdı. Open Subtitles شئ جيد أن أراك مرة أخرى لقد كنت وحيداً هناك بالأعلى
    Evet, Haven gibi bir yerde böyle bir yer belirlemek iyi olur. Open Subtitles نعم، حسنا، كما تعلم انه شيء جيد أن يكون في مدينة مثل هايفن
    Sizi iyi gördüğüme sevindim Open Subtitles إنه لأمر جيد أن أراك بصحة جيدة.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus