"جيّد بالنسبة" - Traduction Arabe en Turc

• için iyi
• iyi sonuçlanmışa benziyor
• kullanımı doğru

Fakat bu, uzaklık hissiyatının önemli olduğu hikâyeler için iyi olabilir.
ولكن هذا جيّد بالنسبة للقصص التي تحتاج شعورًا بعيدًا.

5,5 kiloluk hindistan cevizi için iyi fiyat.
هذا سعر جيّد بالنسبة لـ12 باوند من الجوز

Biliyorum ve bu bizim için iyi bir şey. Ama son zamanlarda biraz huzursuz görünüyor.
،أعلم، وهذا أمر جيّد بالنسبة لنا لكنه يبدو قلقاً مؤخراً

Hevesli bir süper kahraman için iyi Kwanzaa'ya gitmeyi hayal eden biri için ölümcül.
هذا جيّد بالنسبة لبطلٍ ملهم ومميتٌ بالنسبة لإنسان يأمل بالوصول إلى كوانزا

"Biz" kullanımı doğru, ama "yemek" fiili...
جيّد بالنسبة لـ"نحن" لكن "نأكل"...

Oralarda başarılı olanlar için iyi.
جيّد بالنسبة للناس الذين كانوا ناجحين فيها

Büyümeniz işiniz için iyi olabilir ama bizimki hayat kurtarma işi.
ربّما يكون معدل نموكَ جيّد بالنسبة لصافي أرباحكَ ولكن نمونا يسمح لنا بإنقاذ الأرواح

Görünüşe göre yanılmışım... ..bu sizin için iyi bir şey. Bu sizi bizim soruşturmamızda temize çıkarıyor.
يبدو بأنني مخطئ وهذا أمر جيّد بالنسبة لك فهذا يبعدكَ عن التحقيق

Kendimi meşgul etmek benim için iyi sanırım. Dağılmamı önlüyor.
ولكن البقاء مشغولة أمر جيّد بالنسبة لي .على الأرجح.

Doğru, senin dizinin yıldızlarından birisini bafilemen, bizim için iyi.
بالطبـع .. لأنّ مضاجعة إحدى نجوم المسلسل هو شيء جيّد بالنسبة للعرض

Bizim için iyi oldu. Büyük bir poliçeydi.
جيّد بالنسبة لنا, فقد كانت بوليصيةً كبيرة

Busenin için iyi bir çözüm olabilirim.
إذاً فهذا يُعتبر حل جيّد بالنسبة لك

Bu durumda bu senin için iyi bir çözüm yolu olabilir.
إذاً فهذا يُعتبر حل جيّد بالنسبة لك

- Bizim için iyi. Kurban için kötü.
جيّد بالنسبة لنا ، وسيء للضحيّة

Benim için iyi demek istemiştim.
عنيتُ خبر جيّد بالنسبة ليّ مرحبـًا؟

Senin için iyi olacaktır. Peki benim çıkarım ne olacak?
سيكون جيّد بالنسبة لك ماذا فيه من أجلي؟

Senin için iyi.
هذا جيّد بالنسبة لك

Bunun sonu senin için iyi olmayacak.
"هذا لن ينتهي بشكل جيّد بالنسبة لكِ."