Sonra Kore'ye gitmiş ve orada bir uçak kazasında ölmüş. | Open Subtitles | لقد كان في كوريا ثم مات في حادث تحطم طائرة |
Ne yazık ki 2005 yılında hafif uçak kazasında öldü fakat hatırası kalbimde yaşamaya devam ediyor. | TED | ومن المحزن، أنه توفي في حادث تحطم طائرة صغيرة في عام 2005، ولكن ذكراه تعيش في قلبي. |
İki yıl önce uçak kazasında Bangalore havaalanında bütün yolcular öldü. | Open Subtitles | فى حادث تحطم طائرة منذ سنتين فى مطار بانجالور |
Gerçek insanlar ve gerçekten bir uçak kazası geçirdiler. | Open Subtitles | إنهم أناس حقيقيون وكانوا في حادث تحطم طائرة |
Karısının öldüğü ufak çaplı bir uçak kazası geçirmiş. | Open Subtitles | لقد كان في حادث تحطم طائرة قُتل فيه زوجتهُ |
Güldüren gerçek ise babası, Andes'teki uçak kazasından sonra grup arkadaşlarını yiyen oyunculardan biriydi. | Open Subtitles | ان والده لاعب كرة ايضا الذي اكل فريقه كله بعد حادث تحطم طائرة في جبال الانديز |
tam üç yıl önce uçak kazasında Bangalore havaalanında bütün yolcular öldü. | Open Subtitles | فى حادث تحطم طائرة منذ ثلاث سنوات فى مطار بانجالور |
Çok üzgünüm. Bir uçak kazasında öldüğünü duydum. | Open Subtitles | يؤسفني للغـاية، سمعت أنه مات في حادث تحطم طائرة. |
Bu arazinin sahibi Chandler ailesiymiş ama hepsi 1976'daki bir uçak kazasında ölmüş. | Open Subtitles | عائلة تشاندلر تمتلك هذه الارض و لا كنهم جميعا قتلوا في حادث تحطم طائرة في عام 1976 |
Beyaz Saray Baş danışmanı, sek viski severdi geçen hafta Pasifik üzerinde bir uçak kazasında öldü. | Open Subtitles | مستشارة البيت الأبيض, تحب شرب السكوتش توفيت الأسبوع الماضي في حادث تحطم طائرة فوق الأطلسي |
Göğsüme yediğim kurşunla bir uçak kazasında ölmek için mi hayatta kaldım? | Open Subtitles | نجوت من رصاصة في الصدر لأموت في حادث تحطم طائرة ناري؟ |
6 yaşındayken, annemle babam bir uçak kazasında öldü. | Open Subtitles | عندما كنت في السادسة، والداي توفيا في حادث تحطم طائرة. |
Maya bir uçak kazasında trajik bir şekilde öldürüldüğünde bu rüya yerle bir oldu. | Open Subtitles | ذلك الحلم قد تحطم عندما قتلت مايا بشكل مأساوي في حادث تحطم طائرة |
Tahminimce, uçak kazası bölgedeki elektrik hattının ve telefon şebekesinin içine sıçmış. | Open Subtitles | أعتقادي أنه حادث تحطم طائرة انها عطلت جميع الطاقة وخطوط الهواتف في المنطقة |
Onunla uçak kazası geçirmek Mo Farah ile yemek yemeğe eşdeğer. | Open Subtitles | أنا ما يعادل تناول مو فرح لو كنت في حادث تحطم طائرة معه. |
Sanırım bir uçak kazası oldu. | Open Subtitles | أعتقد بأن هناك حادث تحطم طائرة |
5 yıl önce. uçak kazasından sonra. | Open Subtitles | منذ خمس سنوات, بعد حادث تحطم طائرة. |
İstatiksel olarak, bir uçak kazasından daha fazla. | Open Subtitles | إحصائيا، أعلى بكثير من حادث تحطم طائرة. |