Ama bundan O bile korkuyormuş ki. | Open Subtitles | وأكثر لتبقى العائلة وهذه الأمور أخافتها حتى هي |
O bile bana evlenmemem gerektiğini söylüyordu, | Open Subtitles | حتى هي أخبرتني أنه لا ينبغي علي الزواج |
Hayır, bak. O bile böyle söyledi. | Open Subtitles | حتى هي قالت ذلك |
Gerçek şu ki, benim yaptığımı yapabilecek hiç kimse yok o dahil. | Open Subtitles | الحقيقة أنه ما من أحد يستطيع القيام بعملي... حتى هي |
O bile ne bekleyeceğini biliyor mu emin değilim. | Open Subtitles | حتى هي لن تعرف ماذا تتوقع |
Ama O bile ancak bu kadarına dayanabilirdi. | Open Subtitles | لكن حتى هي لم تستطع المواصلة. |
Gördün mü, O bile sahiplenmiyor. | Open Subtitles | أترين, حتى هي لا تزعمه |
- O bile mi? - Hiç kimse? | Open Subtitles | ـ ولا حتى هي ؟ |
O bile. | Open Subtitles | حتى هي |