Ne zaman bir lisede yangın alarmı çaldığında gerçekten yangın olduğunu gördün? | Open Subtitles | منذ متى انطلق جرس الإنذار فى المدرسة واتضح أن هناك حريقاً بالفعل؟ |
yangın falan yoktu, ölenler de ağaç değildi, onlar insandı. | Open Subtitles | ذلك لم يكن حريقاً. أولاءك لم يكونوا أشجاراً، بل بشراً |
Bana bir kutu her yerde yakılabilen kibriti evin bir köşesinde öylesine bırakmamam gerektiğini anlattığında seni düşündüm, fareler içine girip yangın çıkarabilirlerdi. | TED | تعجبت منك عندما أخبرتني ألا أترك علبة الثقاب سريعة الاشتعال في أي مكان في أرجاء المنزل، لأن الفئران قد تصل إليها وتحدث حريقاً |
Ben yangın çıktı sanmıştım. | Open Subtitles | كما ترين لقد إعتقدت بأنّ حريقاً قد إندلع |
Bir yangındı. Büyük ihtimalle yandılar. | Open Subtitles | كان حريقاً لربما احترقت جميع الأشياء |
- Ya o koruyucu melek Jimmy Stewart'ı kurtarmış olsaydı ve Jimmy Stewart yaşayıp da yatağında sigara içerek 60 kişinin ölümüne neden olacak o yangını çıkarsaydı? | Open Subtitles | أنقذ "جيمس ستيوارت" وأصبح "جيمس" ذلك الرجل الذي يدخن في السرير وعاش ليسبب حريقاً يقتل 60 شخصاً ماذا في ذلك؟ |
Herkesin karakolu terk etmesini sağlamak için yangın çıkardı ve cesedi bu pencereden içeri soktu. | Open Subtitles | وأشعل حريقاً مشتتاً جذب الجميع إلى خارج المركز. ثم أدخل الجثة إلى هنا من خلال هذه النافذة. |
Geçen sene, Bay Kaplumbağa karavanın içinde bir mum devirdi ve yangın başlattı. | Open Subtitles | العام الماضي السيد سلحفاة أوقع شمعة في مقطورتنا وأشعلت حريقاً |
- Evet. Evet, liseden, spor salonunda yangın çıkarmıştı. | Open Subtitles | أجل، كان معنا في الثانوية أشعل حريقاً في النادي الرياضي |
Ve bir yangın çıkarmıştı kaşarlı tost yapmaya çalışırken. | Open Subtitles | وقد بدأ حريقاً, بمحاولته صناعة جبنة ساخنة |
yangın belirtileri kundaklamayı çağrıştırıyor | Open Subtitles | يقول المحقق بالحريق بأنه كان حريقاً متعمداً |
Otelde yangın çıktı ama kimseye bir şey olmadı. | Open Subtitles | أوه ، كان هنالك حريقاً بالفندق خسائر فادحة هذا سيء جداً |
Şüpheli yangın çıkarmasa bile kundakçı birinin psikozuna sahip. | Open Subtitles | مجرمنا لن يفتعل حريقاً فعلياً لكنه مصاب بالذهان نفسه كمفتعل حرائق |
Aynı bir kundakçı gibi kendisini yanan binadan kaçarken görecek biri varsa yangın çıkarmaz. | Open Subtitles | مثل مفتعل الحرائق الذي لن يشعل حريقاً إن كان ثمة من سيراه يغادر بينما يكون الدخان يتصاعد من النوافذ |
Mahalde nedeni belli olmayan bir yangın çıkmış. | Open Subtitles | يبدو أنّ حريقاً شبّ هنا من دون مسبّبٍ ظاهر |
Şef, burada 4 yıl önce bir yangın daha çıktığını söyledi. | Open Subtitles | قال الإطفائيّون أنّ حريقاً آخرَ شبّ هنا منذ أربع سنوات |
Üstelik yemekhanede yangın var ve Kazami'nin nereye gittiğini de bilmiyoruz. | Open Subtitles | كما أن هناك حريقاً في غرفة العشاء على ما يبدو ولا أنسى أننا لا نعلم مكان كازامي |
Arılar dumanı gördüklerinde yangın çıktığını sanıp sakinleşiyorlar. | Open Subtitles | عندما يرى النحل الدخان, يظنه حريقاً, فيهدئ |
Burada yazılana göre, görgü tanıkları bir yangın olduğunu söylemiş. | Open Subtitles | يقول الكتاب هنا، طبقاً لأقوال بعض شهود العيان، أن حريقاً ما قد شبّ. |
Bir yangındı. Buna kötü şans denir | Open Subtitles | لقد كان حريقاً,ذلك يسمى حظٌ سيء |
Finley onu yangından kurtarmak isterken öldü. | Open Subtitles | فينلى توفى فى حريقاً كيميائياً محاولاً أنقاذ صديقه |