"حفيده" - Traduction Arabe en Turc

    • torunu
        
    • torununu
        
    • torununun
        
    • torunuyla
        
    • Torunuyum
        
    • torunundan
        
    O yaşlı adam... Yani, Jihoo sunbae doktorun torunu muymuş? Open Subtitles الرجل المسن, اقصد ذلك الدكتور حفيده هو جي هوو سنباي؟
    Bak, torunu dört yaşındayken ölmüş. Open Subtitles أنظر، لقد كان حفيده في الرابعة فقط عندما توفي.
    Bütün okul onun büyük büyük büyük torunu olduğunu düşünecek. Open Subtitles الآن المدرسة كلها ستعتقد أنك حفيده من الجيل الثالث
    Hep, avukat olmak için hukuk fakültesine giden torununu anlatıyor. Open Subtitles يتكلم دائماً عن دراسة حفيده الذي سيصبح محامياً.
    Sakat ve yaşlı bir adam torununu bağışlamamız için bize yalvarıyordu. Open Subtitles . كان هناك عجوز يستجدي بنا , لإنقاذ حفيده المشلول
    Erkek torununun kendisini öldüreceğini öğrenince, korkuya kapılan Kral kızının çocuk sahibi olmasını engellemesi gerektiğine karar verir. Open Subtitles اكتشف أن حفيده سيقتله وارتعب نوعاً ما وكبداية قرّر أن يمنعها من الإنجاب
    Şimdiyse tek bahsettiği şey siktiğimin Algarve'ında bankacı torunuyla golf oynamak. Open Subtitles و الان كل ما يتحدث عنه هو لعب الكولف في الكارف اللعينه مع حفيده , والذي يكون مسؤول مصرفي
    Karısı, gelini, torunu ki hepsinin geçimleriyle ilgilenip, himaye ediyor. Open Subtitles زوجته، زوجة ابنه، حفيده وللصدفة فهو المعيل الوحيد لهم
    torunu olmalı. Open Subtitles تتحدث وكانها هي من بنت المنزل لابد ان كان لها حفيده
    O, duymak istediğini duydu zira torunu gerçekten cinliyse bu oğlunun da öyle olduğu anlamına gelir ki bu katil bir psikopat olmasından çok daha iyidir. Open Subtitles لقد سمع ما يريد أن يسمعه لأنه ان كان حفيده ممسوسا حقا فذلك يعني أن ابنه ممسوس حقا
    Bir Stegosaurus öldürürsek, büyük büyük torunu bir böceği yemek için orada olamaz, ki o da bir yılanı yiyecektir, o da bir balığı, o da memeli olarak evrimleşecek, ve bil bakalım sonra ne olacak, hepimiz kertenkele insanlarız. Open Subtitles إن قتلنا ستيجوسورس واحد حفيد حفيده لن يكون موجود لأكل حشرة كانت ستأكل حيّة وحية كانت ستأكل سمكة ذلكَ سيشكل ثقب في الزمن
    torunu doğunca bu durumu tekrar düşünecektir. Open Subtitles عندما يصل حفيده الجديد سيعيد النظر. لن أنتظر.
    Sırada torunu var ancak, sadece 3 yaşında. Open Subtitles حفيده هو الثاني في الدور، ولكن عمره عامان فقط.
    Ama bu onun torunu, yapabileceğimiz bir şey yok mu? Open Subtitles إن هـذا حفيده , لـذا الا يوجد شيءٌ بوسعنا فعله لـنصلح هـذا الأمر
    Boşanmış, 40'larında, iki oğlu ve bir torunu olan bir anne ve büyük bir macera anlayışı var. Open Subtitles انا ام وعندي اربعون سنه وتطلقت من أثنين وعندي حفيده كأنني في مغامرة
    Babana vermek istedim, böylelikle, torununu görebilecekti. Open Subtitles أردت أن أعطيها لوالدك حتى يتمكن من رؤية حفيده
    Sonra sana; 74 yaşındaki bir dedenin torununu arkadan nasıl becerdiğini anlatacağım. Open Subtitles سأحكي لكِ عن الجد البالغ من العمر 74 عاما الذي ضاجع حفيده من مؤخرته
    Psikopat kızını ve torununu büyüten yaşlı bayanı ele alalım... Open Subtitles أخذ هذا من سيدة عجوز التي ربت ابنتها النفسية و حفيده
    Uzun zamandır, torununun kendisini öldüreceğine dair söylenen kehanetten dolayı korku içindedir. Open Subtitles لطالما خشى النبؤة حول مقتله على يد حفيده.
    Bay Grayson'un anısına hürmeten en iyisi mirasını torununun çocuğunun eğleneceği bir yerde kullanmaktır. Open Subtitles ماهي أفضل طريقه من دفع ضريبة ذكرى السيد جريسون أكثر من إستخدام الميراث في مكان من أجل أن يستمتع فيه حفيده ؟
    Kralı tek başına acısıyla ve tek kalan varisiyle yetim torunuyla bırakmış. Open Subtitles فماتت تاركةً الملك في وحدته ويأسه برفقة وريثه الوحيد الباقي على قيد الحياة.. حفيده اليتيم.
    Onun on sekizinci kuşaktan Torunuyum! Open Subtitles أنا حفيده الثامن عشر
    Babam, Hachi'yi torunundan daha çok seviyor galiba. Open Subtitles أعتقد آبى يحب هاتشي أكثر من حفيده

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus