Tanrıya şükür biriniz akıllı çıktınız. | Open Subtitles | حسنا، حمدا لله فأحدكم لديه عقل. هيا بنا. |
Tanrıya şükür, babanız daha önce hiç kılıç sallamadı ya da tabanca kullanmadı. | Open Subtitles | الآن، أبوك ليس لم يلوّح بسيف ولا أطلق مسدّس، حمدا لله |
Tanrıya Şükürler olsun ki evdesin. Bütün gün seni arayıp durdum. | Open Subtitles | حمدا لله أنك في البيت كنت أحاول الاتصال بكِ طول اليوم |
- Philadelphia'da yaşamadığım için Şükürler olsun! - Birşey daha! | Open Subtitles | ـ حمدا لله أني لا اسكن في فيلاديلفيا ـ هناك أمر آخر |
Tatlım, Tanrı'ya şükür iyisin. Çok endişelendik. | Open Subtitles | يا عزيزتي , حمدا لله على سلامتك لقد كنا قلقين جدا |
Çok şükür! Hâlâ "Yetenek Sizsiniz"e çıkabiliriz. | Open Subtitles | حمدا لله لازلنا نستطيع المشاركة في برنامج المواهب |
Şimdi, babanız asla eline kılıç almadı ya da tabanca almadı, Tanrıya şükür. | Open Subtitles | الآن، أبوك ليس لم يلوّح بسيف ولا أطلق مسدّس، حمدا لله |
Tanrıya şükür. Yeniden birinci sınıf kaliteyi yakaladın. | Open Subtitles | حمدا لله , فقد وجدت مرة أخرى الجودة المرجوة في الدرجة الأولى مرة أخرى |
Tanrıya şükür, buradasın. Şimdi her şey güzel olacak. | Open Subtitles | حمدا لله انك هنا كل شئ سيصبح علي ما يرام |
Tanrıya şükür ki ülkede hemşire yetersizliği var. | Open Subtitles | حمدا لله أن هناك أزمة في التمريض في هذه المدينة |
Bay Taransky, Şükürler olsun. Size ulaşmaya çalışıyordum. | Open Subtitles | مستر تارانسكي حمدا لله لقد كنت احاول رؤيتك |
Harry. Şükürler olsun. Diagon Yolu'ndan çok uzağa düşmemiş olmanı ümit ediyorduk. | Open Subtitles | هارى حمدا لله لقد كنا نأمل ألا تكون ابتعدت كثيرا |
Şükürler olsun ki Bay Coleman bu çirkin kimliği belirsiz şiddet eyleminden sağ kurtuldu. | Open Subtitles | حمدا لله أن السيد كولمان نجا من محاولة قتله |
Bizi evimizde ve dışarıdaki tüm o İrlandalı saçmalığından güvende tutan teslimata Şükürler olsun. | Open Subtitles | حمدا لله على خدمة التوصيل.. تبقينا بالداخل و آمنين من الهراء الأيرلندي |
Pilin nasıl? - Ross, Tanrı'ya şükür buradasın. | Open Subtitles | حمدا لله علي وجودك هنا يا روس يجب أن تساعدني |
Tanrı'ya şükür, dağılan ailemiz yine birlikte. | Open Subtitles | حمدا لله. عائلتنا الصغيرة المحطّمة قد تجمعت. |
Çok şükür geldiniz! Hayatımın en kötü gününü yaşadım! | Open Subtitles | حمدا لله انك هنا هذا هو اسوء يوم في حياتي |
Dünya, Çok şükür ki, artık bizim soyumuza ev sahipliği yapmayacak. | Open Subtitles | الأرض، حمدا لله لن ترى المزيد من أجيالنا |
Tanrı'ya Şükürler olsun ki Frankfurt'a gitmiyoruz. | Open Subtitles | حمدا لله اننا لسنا ذاهبون الى فرانكفورت |
Neyse ki sen çok tatlı ve uslu bir kızsın. | Open Subtitles | هذا لا يطاق حمدا لله أنك مرنة فى التعامل |
- Allahtan sen şahit oldun. - Şahide mi ihtiyacın var? | Open Subtitles | حمدا لله أنك شهدت ما حدث وهل تحتاجين لشاهد |
Evet. Tabiki mutlular. Allaha şükür. | Open Subtitles | نعم بالطبع هما سعيدان حمدا لله |
Sizi bulmaya çalışıyordum. Allah'a şükür zamanında geldim. | Open Subtitles | .لقد بحثت عنكِ، حمدا لله أني وصلت هنا في الوقت المناسب |