| Önünde sonunda hipotermiden ölürüz bu yüzden tüm bu enkaz, hayatımızı kurtaracak. | Open Subtitles | وسنموت في الأخير من إنخفاض الحرارة، لذا كلّ هذا الحطام سينقذ حياتينا. |
| hayatlarımızı tehlikeye atma yanlısıyım. Yarım yamalak bir karşılaşmayı kabullenmem. | Open Subtitles | إنّي أصرّ بوضع حياتينا على المحكّ، لأنّي لا أقبل بأنصاف القتالات. |
| Angela, karıcığım, bilmeni istiyorum ki, Hayatımız boyunca kültürel farklıIık gözetmeksizin sana her daim yıIbaşı neşesi sunmak için yanında olacağım. | Open Subtitles | آنجيلا" ،عروستي" أريدك أن تعرفي أنه لباقي حياتينا بغض النظر عن البيئة الثقافية |
| Çok iyi şanslar. Ve hayatımızın her iki uğruna, bu berbat yok. | Open Subtitles | إذن ، حظا سعيدا و لأجل سلامة حياتينا ، لا تفسد الأمر |
| Joey benim en iyi arkadaşımdı Hayatlarımız farklı yollara gittikten sonra bile. | Open Subtitles | لقد كان صديقي المُقرّب، بعد فترة طويلة من افتراق حياتينا بإتّجاهات مُنفصلة. |
| Bunu iç, benim olduğum şeye dönüş.. ..ve ölümsüz hayatlarımızın geri kalanını birlikte geçirelim. | Open Subtitles | اشربي هذا وكوني مثلي، ولنمضِ بقيّة حياتينا الخالدتين معًا. |
| Onu hayatlarımızdan çıkarmalıyız. | Open Subtitles | -علينا إبعادها عن حياتينا |
| "Yaşantımız çok farklı, geçmişte yaşadıklarımız ise mukayese bile edilemez!" | Open Subtitles | حياتينا مختلفتين تماماً، خلفيتيناغيرمتوافقتين... |
| İş ve kişisel hayatımızı ayrı tutalım. | Open Subtitles | دعنا نبقي حياتينا المهنية والشخصية منفصلتين |
| Sanki tüm hayatımızı birlikte geçirmişiz. | Open Subtitles | كما لو تمكنا من قضاء حياتينا معاً |
| Anlayış gösterdi. Kendi hayatımızı kurmalıydık. | Open Subtitles | إنه تتفهم إننا نحتاج إلى بدء حياتينا. |
| Öldürücü kalabalık, Size hayatlarımızı bağışlamanız için yalvarıyorum. | Open Subtitles | أيها القتلة، أستجديكم لإنقاذ حياتينا |
| hayatlarımızı paylaştığımıza dair imzalar atmıştık. | Open Subtitles | لقد اتّخذنا عهداً بتشارك حياتينا |
| Hayatımız boyunca beklediğimiz şey. | Open Subtitles | هذا ما كنا ننتظره طوال حياتينا |
| Hayatımız boyunca hiç ayrılmadık biz. | Open Subtitles | إنّنا لم نفترق طيلة حياتينا. |
| Gidersen, hayatımızın sonuna kadar bana kırgın kalırsın sanırım. | Open Subtitles | وأعتقد أنّه إن ذهبتِ، ستبغضينني لبقية حياتينا. |
| Tenhalık hayatımızın içinde süzüldü. | Open Subtitles | "و تسلّلت الوحدة إلى حياتينا" |
| Hayatlarımız, artık bizden sökülüp alındı. | Open Subtitles | على حياتينا أن يأخذانا بعيداً عن بعضنا الآن. |
| Hayatlarımız ne kadar çok açıdan şiddetli bir benzerlik gösteriyor. | Open Subtitles | حياتينا متشابهتان تماماً بأكثر من ناحية |
| Veya hayatlarımızın geri kalanında seni görmezden gelebilirim | Open Subtitles | أو أني سأتجاهلك إلى أخر حياتينا. |
| Beraber Bulgaristan'a gidip hayatlarımızın izini süreriz. | Open Subtitles | بوسعنا الذهاب لـ (بلغاريا) واسترجاع حياتينا. |
| Onu hayatlarımızdan çıkarmalıyız. | Open Subtitles | -علينا إبعادها عن حياتينا |
| - Hayır. Onu hayatlarımızdan çıkarmalıyız. | Open Subtitles | -علينا إبعادها عن حياتينا |
| "Yaşantımız çok farklı, geçmişte yaşadıklarımız ise mukayese bile edilemez!" | Open Subtitles | حياتينا مختلفتين تماماً، خلفيتيناغيرمتوافقتين... |
| İkimizin de hayatını kolaylaştıracaktır. | Open Subtitles | هذه بشارة خير، سيسهّل ذلك حياتينا كثيراً |