"حياتي معك" - Traduction Arabe en Turc

• hayatımı seninle
• boyu seninle
• ömrümü seninle

Ve hayatımı seninle paylaşmak için can atıyorum.
وأنا لا أستطيع الانتظار لتبادل حياتي معك إلى الأبد.

Kalan bütün hayatımı seninle birlikte geçirmek istediğimi fark ettirdi. Ve şimdi biliyorum bunu.
أني أريد أن امضي باقي حياتي معك ، عرفت ذلك الأن

Daha ilk buluşmamızda hayatımı seninle geçireceğimi anladım.
لقد عرفتُ منذ أول يوم تقابلنا فيه أني سأمضي بقية حياتي معك

Kolayca onun gibi olabilir ve hayatımı seninle yaşama fırsatını kaçırabilirdim.
كان يمكنني أن أكون مثلها بسهولة، إن فوّتُ فقط فرصة عيش حياتي معك.

Kalan ömrümü seninle geçirmek istiyorum.
أريد أن أقضي بقية حياتي معك

Bağlılık korkumu yenmeye çalışıyorum çünkü hayatımı seninle birlikte geçirmeyi düşünüyordum.
أحاول للعمل من خلال خوفي التزام لأنني أعتقد أريد أن أقضي بقية من حياتي معك.

Yani hayatımı seninle geçirmek gerçek hayatta da hayallerdeki kadar güzel olan az şeyden biri.
عيشُ حياتي معك واحد من قلّةِ الأشياء التي بالواقع جيدة بالحياة الواقعية كما هي بمخيلتي.

hayatımı seninle geçirmek istiyorum ve bunu için beklemek istemiyorum.
أريد قضاء حياتي معك وأنا لا أريد الإنتظار

hayatımı seninle geçirmek istiyorum.
لاني، أريد أن أقضي بقية حياتي معك

Biliyorum. Ben hayatımı seninle birlikte geçirmek istiyorum.
اعرف انني اردت تمضية حياتي معك

Ben bu aşkın gerçek olduğunu biliyorum, ve hayatımı seninle geçirmek istiyorum.
أعرف أن الحب حقيقي أريد" "أن أقضي بقية حياتي معك

Henry, bebek yüzlüm seni seviyorum ve seninle evlenip tüm hayatımı seninle geçirmek için sabırsızlanıyorum.
عزيزي (هنري) ياصاحب الوجه الطفولي انا أحبكَ و لا أطيق صبراً حتى أتزوّج بك و قضاء بقيّة حياتي معك

Karın olarak hayatımı seninle geçirmek istiyorum.
كزوجتك, أريد قضاء حياتي معك

Julius'ım benim, hayatımı seninle geçirmek istiyorum.
"يوليوس" اود ان اقضي حياتي معك!

hayatımı seninle geçirmek istiyordum.
(إيان)، أود أن أقضي حياتي معك..

Zooey, seni seviyorum ve hayatımı seninle geçirmek istiyorum
(زوي) أحبك، أريد أن أقضي معظم حياتي معك

"Bütün ömrümü seninle geçireceğim."
"سوف أقضي بقية حياتي معك"