Evet, olayın başladığı yer burası. Ve biteceği yerde burası. | Open Subtitles | نعم حسناً هذا هو حيث بدأ هذا هو حيث سينتهى |
Aslında benim için her şeyin başladığı yer oraydı. | TED | في واقع الامر حيث بدأ كل شئ بالنسبة إلي. |
Burası erkek-fahişeliğin başladığı yer. | Open Subtitles | هذا المكان حيث بدأ فيه كل الرجال المومسين. |
Beni her şeyin başladığı yere getirmek mükemmel adalet mi? | Open Subtitles | هذه عداله خيالية , اعيديني حيث بدأ كل شي ؟ |
- Karnavala geri döndüm. 14 yıl önceye, her şeyin başladığı yere. | Open Subtitles | لقد عدت إلي الكرنفال ، منذ 14 عام حيث بدأ كل شئ |
Öbür iki kovanı orada, kan izinin başladığı yerde bulduk. | Open Subtitles | و وجدنا نوعين آخرين من الخراطيش هنا من حيث بدأ آثر الدماء من هناك |
Virus Union İstasyonundaymış, ama başladığı yer orası değilmiş. | Open Subtitles | كان الفيروس في محطة الوحدة ولكنه ليس حيث بدأ |
Demek istediğim, orası her şeyin başladığı yer. Bunu bir anlamı olmalı, değil mi? | Open Subtitles | هناك حيث بدأ كل شئ , يا رجل هذا يجب أن يعني شئ , صحيح؟ |
Gidebileceği tek bir yer var, her şeyin başladığı yer. | Open Subtitles | هنالك مكان واحد سيذهب إليه سيعود إلى حيث بدأ كل شيء |
Sicilya'ya gitmeyi düşünüyoruz çünkü Baba'nın başladığı yer olan Corleone orada. | Open Subtitles | نحن نفكر في الذهاب إلى صقلية لأن المؤسسة الدولية للعلوم حيث بدأ العراب، كما تعلمون، في كورليوني. |
Bence burası. Her şeyin başladığı yer burası. | Open Subtitles | أعتقد أن هذا هو المراد حيث بدأ كل شيء هُناك |
Sangolo her şeyin başladığı yer, ancak sona ereceği yer de olacak. | Open Subtitles | سانجلو حيث بدأ كل شيء، والذى حيث يجب أن ينتهى هناك . |
Bu sabah, Pidjiguity rıhtımındaydım... 1959'da, mücadelenin ilk kurbanlarının öldürülmesiyle her şeyin başladığı yer. | Open Subtitles | هذا الصباح كنت في رصيف "بيجيقيوتي" حيث بدأ كل شيء عام 1959 عندما قُتل أول ضحايا الصرّاع |
Tüm odaya yayılmış sonra da boydan boya yangının başladığı yere ortaya dönmüş. | Open Subtitles | لقد امتدد حول الغرفة كلها ومن ثم عبرت نحو المنتصف، حيث بدأ الحريق |
Her şeyin başladığı yere döneriz dedim anlıyor musun? | Open Subtitles | ظننتُ أنه بإستطاعتنا العودة إلى حيث بدأ تعارفنا كما تعلم؟ |
Sadece üç haftası kalmış durumda, başladığı yere geri döndü, ve ben... biliyor musun, ben...ay! | Open Subtitles | كل ما لديه ثلاث أسابيع .. لذا سيعود من حيث بدأ ، و تعلم .. |
Şimdi benim zamanım doldu ve bunu oraya her şeyin başladığı yere dönerek vicdan azabı çekmeden bitireceğim. | Open Subtitles | الآن قد اكتملت دورة حياتي وسأنهيها دون ذرة ندم لأعود إلى هناك حيث بدأ كل شئ |
Son bir söz. Her şeyin başladığı yere geri döndük. | Open Subtitles | الخاتمة، لقد عدنا في المكان حيث بدأ كل شيء. |
Evimde olmak... dansın benim için ilk başladığı yerde... annemi görmek, ve sevdiğim şeyi yapmamı... engellediğini düşünmek. | Open Subtitles | أن أكون الآن هنا فى موطنى. حيث بدأ الرقص، ورؤية والدتى، |
Kötü haber, John Henry başladığı yerde. İyi haber Hamilton'ın morali bozuk. Tabii. | Open Subtitles | الأخبار السيئة أن (جون هنري) عاد من حيث بدأ أما الجيدة فهي أن ساءت صورة (هاميلتون) |
O arazide bulduğumuz bir şey, Mulder. Çünkü her şey orada başladı. | Open Subtitles | الشّيء الذي وجدنا في ذلك الحقل، مولدر، لأن ذلك حيث بدأ. |
Lütfen ağzınızı kapatın! Eski şehir. "M.Ö."nün "M.S."ye dönüştüğü yer! | Open Subtitles | المدينة القديمة ، حيث بدأ التاريخ الميلادي ، لنذهب |
İşte dinozorlar burada başladı. Dinozorların yayılımı, bu şekilde başladı. | TED | هنا حيث بدأت الديناصورات, حيث بدأ انتشارها |