Helyum'u kaybettik. Sevgili halkım. Başarısız oldum. | Open Subtitles | (هيليوم) تسقط، يا شعبي لقد خذلتكم جميعاً |
Başarısız oldum. | Open Subtitles | لقد خذلتكم |
"Hükümetiniz sizi hayal kırıklığına uğrattı ve ben de sizi hayal kırıklığına uğrattım." | Open Subtitles | لقد خذلتكم حكومتكم، وأنا خذلتكم مستشار البيت الأبيض |
Sizi hayal kırıklığına uğrattığımın farkındayım ama baba olmanın ne denli zor olduğunu bilemezsiniz. | Open Subtitles | حسنا، أعرف إني خذلتكم أيها الأطفال ولكنك لا تملك أدنى فكره عن صعوبة أن تكون أبا |
Bana en çok ihtiyacınız olduğu anda, sizi yüz üstü bırakırsam kendimi asla affetmem. | Open Subtitles | لو خذلتكم عندما تحتاجوني بشده لم أكن لأسامح نفسي أبداً |
Bu sene hiçbir şeyin veya hiç kimsenin kazanmamızı engellemesine izin vermeyeceğim. Geçen sene sizleri yüzüstü bıraktım. | Open Subtitles | يقف في طريق فوزنا بالمسابقة لقد خذلتكم السنة الماضية |
Cesur şövalyelerim, sizi başarısızlığa uğrattım. | Open Subtitles | فرسانى، أنا خذلتكم |
Başarısız oldum. | Open Subtitles | لقد خذلتكم |
Bir lider olarak Başarısız oldum. | Open Subtitles | خذلتكم كقائد |
Evet biliyorum ama bana güvenmiştiniz ve ben sizi hayal kırıklığına uğrattım. | Open Subtitles | نعم أَعْلم، لاكنكم وثقتم بي و أنا خذلتكم |
Aynı zamanda bu şansı seni her hayal kırıklığına uğrattığım zamanlar namına özür dilemek için kullanıyorum. | Open Subtitles | اريد ان استغل هذه الفرصة لان اعتذر اليكم لاي وقت خذلتكم به. |
Bak, son zamanlar da seni çok hayal kırıklığına uğrattığımı, ...ve aptal kararlar verdiğimi, ...ve güzel bir fırsatı mahvettiğimi biliyorum. | Open Subtitles | انظر، أنا أعلم بأني قد خذلتكم كثيراً في الآونة الأخيرة وقمت بعض القرارات الغبية |
Kendimi çok kötü hissediyorum. Sizi yine hayal kırıklığına uğrattım. | Open Subtitles | إنه شعورٌ رهيب لقد خذلتكم تماماً مرة أخرى |
Burada bulunanlar ve... televizyonları karşısında oturanlar devletiniz sizi yüz üstü bıraktı. | Open Subtitles | لهولاء الموجودين معنا في هذه الجلسة. ولمن يتابعنا عبر التلفاز, لقد خذلتكم حكومتكم. |
Hepinizi yüz üstü bıraktım. | Open Subtitles | ولكني خذلتكم جميعًا. |
Hepsini yüz üstü bıraktım. | Open Subtitles | لقد خذلتكم جميعاً |
Evet. Biliyorum sizi yüzüstü bıraktım. | Open Subtitles | أجل ، أعلم بأني خذلتكم |
Sizi yüzüstü bıraktım. Kendimi de yüzüstü bıraktım. | Open Subtitles | لقد خذلتكم وخذلت نفسي |
Hepinizi başarısızlığa uğrattım. | Open Subtitles | -لقد خذلتكم كلكم |