"خرجتُ" - Traduction Arabe en Turc

    • çıktım
        
    • ayrıldım
        
    • çıkmıştım
        
    • çıktığımda
        
    • indim
        
    • gittim
        
    • bıraktım
        
    • çıkıp
        
    • çıkarsam
        
    • çıktığıma
        
    • çıktığımı
        
    • kaçtım
        
    • yürüdüm
        
    • dışarıdaydım
        
    Çek bozdurma yerinden çıktım ve öncesinde de Noel alışverişi yapmıştım. Open Subtitles لقد خرجتُ للتو من مناوبتي وكنتُ ذاهباً للتسوق لأجل عيد الميلاد
    Uzun süreli bir ilişkiden çıktım duygusal açıdan nasıl davrandığımı bilmiyorum. Open Subtitles لقد خرجتُ لتويّ من علاقة طويلة ولا اعلم مالذي أفعله، عاطفياً
    Ben, şartlı tahliyeyle, bir sürü kötü bakış arasında çıktım. Open Subtitles "أمّا أنا, خرجتُ مع تعليق عقوبة والكثير من نظرات الشذر"
    Oradan ayrıldım ve oyunculuk seçmeleri yapan kişiyle tanıştığım bara gittim. Open Subtitles خرجتُ وتوجّهتُ إلى حانةٍ، أين قابلتُ أحد المنتجين.
    Bunlar için poz veren bir kızla çıkmıştım. Open Subtitles أعلم، لقد خرجتُ مع فتاة تكلفت بهذه الخنازير.
    Cezaevinden çıktığımda içimden bir ses dedi ki: "Geri dön. TED عندما خرجتُ من السجن كان هنالك صوت بداخلي ينادي: "ارجعي.
    Sonra dışarı çıktım sandalyeye takılıp, kafamı betona çarptım ve havuza yuvarlandım. Open Subtitles فـ خرجتُ تعثّرتُ بالأريكة، وارتطم رأسي بالإسفلت وتدحرجتٌ إلى بركة السباحة.
    Ben klüpten çıktım ve tip orada, yerdeydi. Open Subtitles خرجتُ من النادي وكان الأطفال يبكون في الشارع.
    Sizi tanımıyorum. Hapisten geçen hafta çıktım. Open Subtitles أنا لم أَرَكَ عنده من قبل لقد خرجتُ من السجن قريبا
    5 dakikalığına dışarıya çıktım. Kol ve bacaklarımı hissetmiyorum. Open Subtitles لقد خرجتُ لمدّة خمس دقائق قبل قليل ولم أستطع الشعور بأطراف أصابعي
    Tecritten çıktım ve dışarıda kalmak istiyorum, ben de düşündüm de bunu sağlamak için en iyi yöntem... kavga etmemem. Open Subtitles حسناً، لقد خرجتُ من الانفرادي و أُريدُ البقاء خارِجَه لِذا أظنُ أنَ أفضَل شيء عليَ فِعلَه هوَ تجنُّب أيَة... مُهاترات
    Ben senden çıktım! O çıkmadı! Open Subtitles كلاّ، إنّه ليس بأخي أنا خرجتُ منكٍ، بينما هو لم يخرج
    Bu sabah ilk kez çıktım, öğleden sonra arayacaktım. Open Subtitles خرجتُ اليوم فقط من المنزل. كنتُ سأتصل بكِ هذا المسـاء.
    ...bakıyorlardı, belki de terörist olduğumu düşünüyorlardı, sonra oradan ayrıldım. Open Subtitles يعتقدون أنني إرهابي لذا خرجتُ من هناك
    İşten yeni çıkmıştım, bir gazoz almak için durduğumda birinin sokakatan koşarak çıktığını gördüm. Open Subtitles لقد خرجتُ للتو من العمل، وتوقّفت لشراء الصودا عندما رأيتُ شخص ما يهرب من الزقاق
    çıktığımda onunla birlikte gitmişti. Open Subtitles و حين خرجتُ منها كان قد رحل و كذلك الحاصد
    İyi olup olmadığına bakmak için arabadan indim. Open Subtitles لذا خرجتُ من السيارة واتجهتُ نحوها لأتأكّدَ من أنها بخير..
    11 gibi kapattık. Sonra Kaydar Lounge'a gittim. Open Subtitles أغلقنا حوالي الساعة الـ 11، وبعدها خرجتُ
    Arabayı park ettim çıktım ama anahtarı kontakta bıraktım. Open Subtitles قمتُ بإيقافِ سيارتي. خرجتُ من السيارة، و تركتُ المفاتيح بداخلها،
    Dün akşam dışarı çıkıp bir kaç yer gezdim, eve geldim, birkaç kişi de takılmaya geldi, Bentley Azure kaçırıldı. Open Subtitles خرجتُ ليلة البارحة و ارتدتُ عدّة أماكن عدتُ للمنزل و أتاني بعض الشخاص و أخبروني بشأن تعرّض سيارتي البنتلي للسرقة
    Bunu... bunu yapamazsınız. Dışarı çıkarsam polislerle işbirliği yaptığımı düşünecektir. Open Subtitles لو خرجتُ من هنا الآن، سيعتقدون أنّي أتعاون مع الشرطة.
    Onunla çıktığıma hala inanamıyorum. Open Subtitles لا يمكنني أنْ أتخيل إنني خرجتُ معه
    Sonra işten önce içmeye başladım ve kontrolden çıktığımı fark ettim. Open Subtitles ثم بدأتُ الشرب قبل العمل، وأدركتُ أنّي خرجتُ عن نطاق السيطرة.
    Ama sonra oradan aceleyle kaçtım. Open Subtitles وبعدها خرجتُ من هناك مفزوعةً وكأن شعري يحترق
    Metrodan çıktım ve yaklaşık bir blok yürüdüm. Open Subtitles خرجتُ من مترو الأنفاق، ثمّ... سرتُ لمسافة جادّة
    Walt, dün gece hoş biriyle dışarıdaydım, ...kendisi bir mimarlık firmasında ayak işleri yapıyor, ...ve eve döndüğüm zaman aklıma ilk gelen şey, eski erkek arkadaşımı aramaktı. Open Subtitles والتر ألبارحه خرجتُ مع رجل لطيف الساعي لشركة الهندسة المعمارية بالسرعة الاولى كانت غريزتي أن أدعوهُ الى منزلنا السابق

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus