Yoksa mahremiyetine saygı duymalı, itibarını korumalı ve onu rahat mı bırakmalıyız? | TED | أم علينا أن نحترم خصوصيته ، نحفظ له كرامته ونتركه وشأنه ؟ |
Hem mahremiyetine yapılan çevrimiçi tehditler... | Open Subtitles | كلاهما بسبب التهديدات على خصوصيته في الإنترنت |
Ya da bu yas anında mahremiyetine saygı duyabiliriz. | Open Subtitles | أو يجب أن نحترم خصوصيته في هذه اللحظة من الحزن؟ |
Evet ama açıklayamam. gizliliğine saygı duymalıyım. | Open Subtitles | أجل، ولكن لا أستطيع الكشف عنه، عليّ حماية خصوصيته |
Bu kocamın özeli bu yüzden konuşmamak daha iyi. | Open Subtitles | إن زوجي له خصوصيته لذا لن أتحدث عن ذلك |
Kendini riske atma pahasına onun gizliliğini sağladın. | Open Subtitles | لقد احترمت خصوصيته بالرغم من أن هذا عرضك للمخاطرة |
mahremiyetini korumak isteyen Antron McCray bu film için sadece sesinin kaydedilmesini istedi. | Open Subtitles | رغبة من انترون مكراي في الحفاظ على خصوصيته فقد طلب ان يسجل صوته في هذا الفيلم |
- özeline girdiğini biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | أنتي تنتهكين خصوصيته أنتي تعلمين ذلك , صحيح |
Aranızdan bazıları, benim gibi mahremiyetine önem veren bir adamın neden halkın gözü önüne çıktığını merak ediyorlar. | Open Subtitles | ثمة من يتساءلون قائلين لمَ رجلٌ مثلي يقدر خصوصيته يعرض نفسه للعامة طواعيةً |
Aranızdan bazıları, benim gibi mahremiyetine önem veren bir adamın neden halkın gözü önüne çıktığını merak ediyorlar. | Open Subtitles | ثمة من يتساءلون قائلين لمَ رجلٌ مثلي يقدر خصوصيته يعرض نفسه للعامة طواعيةً |
Başkanın hayatını kurtaran ve mahremiyetine değer veren bir kahramana. | Open Subtitles | بطل أمريكي أنقذَ حياة الرئيس ويقدر خصوصيته. |
-Kimin mahremiyetine tecavüz edildiği de önemli değil. -Çiftliği işgal eden FBI değildi. | Open Subtitles | أنت لا تهتم بمن تنتهك خصوصيته - لم يكن مكتب التحقيقات الفيدرالي من داهم المزرعة - |
mahremiyetine saygı göstermen gerektiğini biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنه يجب عليك أن تحترم خصوصيته |
Demek ki, Rushing mahremiyetine düşkün. | Open Subtitles | إذن (راشينغ) يريد خصوصيته |
Sadece, gizliliğine önem veren bir gazeteci gibi geldi bana. | Open Subtitles | يبدو وكأنه مراسل يجب ان نقدر خصوصيته بالنسبة لي |
Sadece, gizliliğine önem veren bir gazeteci gibi geldi bana. | Open Subtitles | يبدو وكأنه مراسل يجب ان نقدر خصوصيته بالنسبة لي |
Kişisel gizliliğine önem veren birisi için çalışıyorum! | Open Subtitles | انا اعمل لدى رجل يّقدر خصوصيته |
Onun özeli yani. | Open Subtitles | - أعني خصوصيته |
Programın geleneklerine uyum açısından dolayı onun gizliliğini korumak için kendimi yükümlü hissettim. | Open Subtitles | وفقا لتقاليد البرنامج شعرت أني ملزم بحماية خصوصيته |
Adam gizliliğini ciddiye alıyor. | Open Subtitles | إنه جاد في الحصول على خصوصيته. |
Eğer ona bağlanacaksam mahremiyetini ağır olarak ihlal etmeliyim. | Open Subtitles | اذا كنت سأجد رابطة معه فسيكون علي أن أخترق خصوصيته بشكل واسع |
Ayrıca onun mahremiyetini korumak için Notre Dame'da futbol oynayacağından ve planlandığı gibi başarılı bir hayat süreceğinden emin olmak için işe alındınız. | Open Subtitles | بل من أجل خصوصيته أيضا (وتتأكد أنه سيلعب كرة القدم في (نوتردام و من ثم يعيش حياة ناجحة كما هو مخطط له |
Hayır, hayır, özeline giremem. | Open Subtitles | لا لا , لا استطيع أن اخترق خصوصيته هكذا |