Bunun neresi benim planladığım geceden daha iyi? Bilmiyorum! | Open Subtitles | كيف يكون هذا افضل من الليلة التي خططت لها.. |
O akşam yürüyüşünde planladığım hani. | Open Subtitles | القصة التي خططت لها أثناء المسير المسائي |
Bu tüm yüksek lisans olayı tam olarak planladığım şekilde gitmiyor. | Open Subtitles | أجل ، هذه المرحلة ما بعد التخرج لم تحدث كما خططت لها |
Tamam, işler planlandığı gibi yürümedi, ama eve gidip yeniden gruplaşıp yarın onlara sert vuracağız. | Open Subtitles | حسنا، أعترف أن الأشياء لم تسر كما خططت لها سوف نذهب للبيت ونستجمع قوانا ونضربهم غدا |
Bugün planlandığı gibi geçmedi. | Open Subtitles | . اليوم لم تسير الامور تماماً كما خططت لها |
Bugünün planladığın gibi gitmediğine üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسف اليوم لم أحسب الطريق التي خططت لها |
Her şeyi planlamıştım! | Open Subtitles | لقد خططت لها |
Birinci kattaki çıkışı planladığım gibi onarmak istiyorum. | Open Subtitles | أود أن يتم وضع الفتحه في الطابق الأول كما خططت لها |
- Ben vitamin alıyordu. Tam da hayatımın planladığım gibi gitmediğini düşünürken... | Open Subtitles | ها أنا ذا حقاً مكتئب أن حياتي لم تنجح بالطريقه التي خططت لها |
Çok bunalmıştım ve bu planladığım bir şey değildi. | Open Subtitles | شعرت كأنني مخنوقا. والطريقة التي انهرت بها, ليس كما خططت لها |
Tamam, bak, planladığım gibi gitmedi biliyorum, ama şu ödül törenindeki konuşma için hazırlanıyorum, ve bana güven... her şeyi anlatacağım: | Open Subtitles | حسناً , انظري , أعرف أنها لم تكن كما خططت لها لكنني أعمل في الخطاب للوليمة و ثقي بي |
planladığım gibi olmuyor ama sanırım seni kabul ediyorlar. | Open Subtitles | .. ليست الطريقة التي خططت لها ، لكن أعتقد أنهم تقبلوك |
Şükranlarımızı sunacağız ve geceyi atlatacağız tam planladığım gibi. Onlara bunu verebiliriz. | Open Subtitles | سنقدم الشكر, وننهي الليلة كما خططت لها, يمكننا إعطاؤهم هذا. |
Açılış için planladığım bütün diğer etkinlikleri iptal etmem gerek. | Open Subtitles | يجب أن ألغي كل الأحداث الأخرى التي خططت لها حول الافتتاح |
Operasyon planladığım gibi gitmezse anlatacağınız hikâye bu. | Open Subtitles | هذه القصة التي سيكون عليك قولها ان لم تتم هذه العملية كما خططت لها |
İşler planladığım gibi gitmedi Manda. | Open Subtitles | لم تسير الخطة كما خططت لها يا موزى |
Her şey planlandığı gibi giderse. | Open Subtitles | أعني إن سارت الأمور كما خططت لها |
Pek planlandığı gibi değildi. | Open Subtitles | لم تكن كما خططت لها بالضبط |
Eğer her şey planlandığı gibi gitseydi, onu öldüren kişi Stephan olacaktı. Ne? | Open Subtitles | إذا الامور جرت كما خططت لها سيكون (ستيفان) هو الذي قتله |
Tam da planladığın gibi büyülü bir gece olmadı galiba. | Open Subtitles | ليست بالضبط الليلة السحرية التى خططت لها |
İşler planladığın gibi gitmiyor mu, Profesör? | Open Subtitles | الأمور لا تسير كما خططت لها أليس كذلك بروفيسور ؟ |
planladığın parti bu mu? | Open Subtitles | هل هذه من نوع الحفلات التي خططت لها مسبقًا؟ |
Herşeyi planlamıştım! | Open Subtitles | لقد خططت لها |