"خمسه" - Traduction Arabe en Turc

• beş
• beşlik
• beşi
• beşe
• Bes

Ve beş, ve altı, ve yedi ve dur. Tanrı aşkına.
. خمسه ، ستة ، سبعه و توقفوا . بحق السماء

Kane rehin alınmış ve beş gün sonra serbest bırakılmış.
تم أحتجاز كين كرهينه و أطلق سراحه بعد خمسه أيام

Mavi gemi çünkü kırmızı gemi benim ve ben beş attım.
السفينه الزرقاء لان السفينه الحمراء لي و لقد حصلت على خمسه

Olası altı noktadan bir tanesi, başkanın bulunacağı yerden yaklaşık beş kat yukarıda.
هذا موقع من سته مواقع محتمله هناك خمسه مواقع محتمله عن مواقع الرئيس

Sonra büyük bir kahkaha kopacak ve reklâma gireceğiz. beş dakika mola.
ثم ضحكه كبيره و نذهب للاعلان حسنا , خذوا خمسه دقائق للراحه

Hapların her birini beş doların altında bir fiyatla gerçeği gibi yapabiliyoruz.
يمكننا أن نصنع حبوب أدائها مثل الحقيقه وبسعر أقل من خمسه دولارات

Sekiz saniye, yedi, altı, beş, dört üç, iki, bir, haydi!
ثمان ثوانى,سبعه ,سته,خمسه,أربعه ثلاثه,أثنين, واحد

Küçük bir birlik, beş gün içinde Byblos'a ulaşabilir.
قوة صغيرة يمكنها الوصول لـ بييلوس فى خمسه ايام.

- beş. - O halde ona beş kez yardım et.
خمسه حسنا , تستطيعين مساعده اخوها خمس مرات

Ama eğer beş gün geçtikten sonra dönersem beni içeri almayın.
لكن إذا رجعت بعد مرور خمسه ايام لا تدعني ادخل

Dikkatli ol, tam beş ödül avcısını hakladılar.
سمعت انهم قضوا على خمسه من رجالنا في اليوم الاخر في الوادي الغربي.

Dostlarım bana alanınızdaki en iyi beş kişiden biri olduğunuzu söyledi.
ان جماعتى أخبرتنى انك ضمن افضل خمسه فى مجالك

Kırk iki kere beş, neredeyse bir kitap, doğru mu?
من اربعه او خمسه صفحات جيده اثنيين واربعين فى خمسه , تقريبا كتاب ,صح ؟

beş ölüm, Richard. beş açıklanamayan, korkunç kaza.
خمسه من الموتى يا ريتشارد خمسة حوادث رهيبه ليس لها تفسير

Dokuz başlı! İki değil, beş değil, yedi değil, dokuz başlı!
تسع شفرات لا أثنان ولا خمسه ولا سبعه بل تسعه

beş, ya da ne istersen. Şunu keser misin lütfen?
خمسه , او اي شيئ تريد , لكن اوقف هذا ارجوك؟

beş tane gördüğüne beni ikna etmeyi mi, yoksa gerçekten beş tane gördüğünü mü?
أن تقنعني بانك ترى خمسه, او ان تراهم حقيقة؟

beş, dört, üç, iki, bir. Yayındasınız.
خمسه , اربعه , ثلاثه , اثنين , واحد , انت على الهوى

Sonny'nin beş parmağı vardı. Ama sadece üçünü kullanırdı.
سوني لديه خمسه اصابع لكنه لايستخدم سوي ثلاثه منهم

beşlik çaktı bana, dostum.
لقد حصلت على افضل خمسه يا رجل

Bir şüpheli vuruldu, beşi alınıyor.
لقد سقط مشتبه به و هناك خمسه اخرون مقبوض عليهم

Beyin hasarı ikiye üç, ısırarak kulak koparma bire iki... keserek kulak koparma beşe yedi. - Hey, onca ödemeyi yapabilecek misin? - Elbette.
قطع الأذن من سبعه إلى خمسه لزمني لأستلام النقود لحظه فقط

Bes gündür seks yapmamis olmamiz seni rahatsiz etmiyormu?
و ألا تشعر بعدم الإرتياح لأننا لم نمارس الجنس منذ خمسه ايام