Ve ödesem bile, garantisi yok Ama bu senin Tek seçeneğin. | Open Subtitles | . ورغم ذلك , ليس هناك ضمانات . لكنة خيارك الوحيد |
Yani ilk sıranda su seviyesini 4 kat düşürmek Tek seçeneğin. | TED | لذا خيارك الوحيد في الدور 1 هو أن تخفّض مستوى المياه بمقدار 4 طوابق. |
tek seçeneğiniz silahınızı atıp, elleriniz başınızın üstünde çıkmak. | Open Subtitles | خيارك الوحيد أن تلقي بسلاحك جانباً واخرج ويديك على رأسك |
Eğer içeri girmek tek seçeneğiniz ise pusu kurabileceğiniz en iyi yeri bulmalı ve düşmanınızın size gelmesini beklemelisiniz. | Open Subtitles | إن كان الدخول هو خيارك الوحيد فإختر المكان الأفضل للإفتعال كمين مقفل ومحمل |
Evet. Tek seçeneğimiz risk almak. Hem de büyük riskler. | Open Subtitles | اجل , خيارك الوحيد أن تتخذ المخاطر |
Tek şansın, işbirliği yapıp bana nerede olduklarını söylemek. | Open Subtitles | انا اري ان خيارك الوحيد فى أن تتعاونى و تخبرينى أين هم |
Tek seçeneğin zamanını benimle geçirmek, yoksa burada çürüyüp gideceksin. | Open Subtitles | خيارك الوحيد هو قضاء مدتك معي أو تتعفن في هذا المكان |
İkinci seçeneğin ve aslında Tek seçeneğin tam burada saldırmak. | Open Subtitles | والآن الخيار الثاني خيارك الوحيد ضربهم هنا |
Tek seçeneğin buysa işi kabul et. | Open Subtitles | إذا كان هذا هو خيارك الوحيد فأقبلي بالوظيفة |
Yani, turist olarak bir bebek arabasını sonsuza kadar itelemek istemiyorsan teslim olmak Tek seçeneğin. | Open Subtitles | أقصد، إلاّ إن كنت ترغب التجوّل كسائح في الأرجاء لأجل غير مسمّى تسليم نفسك هو خيارك الوحيد |
Kimse yapmak istemez ama Tek seçeneğin o. | Open Subtitles | لا أحد يريد فعل هذا,ولكن أحيانا هذا خيارك الوحيد |
Eğer su seviyesi 2. katta olsaydı Tek seçeneğin 1 kat azaltmak olacaktı dolayısıyla NIM kazanma hamlesini yapabilecekti. | TED | إذا كان مستوى المياه عند 2، خيارك الوحيد سيكون أن تخفّضه طابق واحد، ما سيمكن "نيم" إلى أن يقوم بالخطوة الفائزة. |
Bunun tek seçeneğiniz olduğuna nasıl inanabildiniz? | Open Subtitles | كيفَ يمكن أن تعتقدي أن هذا هو خيارك الوحيد ؟ |
En iyi seçeneğiniz, tek seçeneğiniz, bizi serbest bırakıp teslim olmanız. | Open Subtitles | أفضل خيار لك... خيارك الوحيد أن تدعنا نذهب وتسلم نفسك. |
Ne yazık ki tek seçeneğiniz benim. | Open Subtitles | فللأسف ،أنا خيارك الوحيد |
O hâlde biz senin tek seçeneğiniz. | Open Subtitles | إذن فنحن خيارك الوحيد |
tek seçeneğiniz. | Open Subtitles | هذا خيارك الوحيد. |
Tek seçeneğimiz budur. | Open Subtitles | إنه نوعاً ما يكون خيارك الوحيد. |
Tek seçeneğimiz risk almak. Hem de büyük riskler. | Open Subtitles | اجل , خيارك الوحيد أن تتخذ المخاطر |
Tek seçeneğimiz bu. | Open Subtitles | هذا خيارك الوحيد. |
Eğer onlara azıcık bile değer veriyorsan bu gerçekten de Tek şansın. | Open Subtitles | طالما تحفل بهما، فهذا حقًّا هو خيارك الوحيد. |
Eğer onlara azıcık bile değer veriyorsan bu gerçekten de Tek şansın. | Open Subtitles | طالما تحفل بهما، فهذا حقًّا هو خيارك الوحيد. |