"داخلى" - Traduction Arabe en Turc

    • içimde
        
    • İç
        
    • içimden
        
    • içimdeki
        
    • bir iç
        
    • içimi
        
    • içten
        
    • dahili
        
    • kompleksi vizyonu
        
    • içinde hissediyorum
        
    İçimde bir babalık ateşi uyandıramadın... çünkü içimde öyle bir şey yok. Open Subtitles لا يمكنك ان تبثى فى ذلك الشعور الابوى لانه غير موجود فى داخلى أصلا
    İçimde kaçmaya çalıştığım bir ses var. Open Subtitles يوجد صوت داخلى احاول ان اطاردة بعيدا يقول
    Rahatlayabilirsiniz. İç kanamaya rastlanmadı. Open Subtitles يمكنك الأسترخاء لا يوجد أى علامات على نزيف داخلى
    Yaralar: ciddi göz travması, dalak yırtılması akciğerde delinme kırık kaburga kemiği, iç kanama. Open Subtitles الإصابات، ضرر كبير بالعين طحال ممزق، رئة مثقوبة ضلع مكسور، نزيف داخلى
    - Ama hala, içimden bir şey bana bunun doğru olduğunu söylüyor. Open Subtitles ولكن مازال هناك شىء داخلى يخبرنى أنهذاهو الشىءالصواب.
    Bu felaketi içimdeki iyiliği ortaya çıkarmak için kullanmayı. Open Subtitles عن إستغلال كل تلك الفوضى لإخراج الخير من داخلى
    Sanırım,... ..o şeylerden birinin içimde olduğunu düşününce, gayet iyi! Open Subtitles فى الواقع بإعتبار أن أحد هذه الأشياء داخلى فأنا بحالة رائعة
    O uçak kalktığında içimde bir şeylerin yırtıldığını hissettim. Open Subtitles عندما أقعلت تلك الطائرة, شعرت بشىء ما داخلى يتمزق
    İçimde bir babalık ateşi uyandıramadın... çünkü içimde öyle bir şey yok. Open Subtitles لا يمكنك ان تبثى فى ذلك الشعور الابوى لانه غير موجود فى داخلى أصلا
    Ve ben içimde iyileşmemi hızlandıran bir ortakyaşam taşıyorum. Open Subtitles و أنا أملك داخلى سيمبيوت يمكنه الإسراع بمعدلات شفائى
    İçimde bu öfke var Bu ben değilim aslında Open Subtitles لدى هذا الغضب العميق داخلى وهذا لا يروق لي على الإطلاق
    Yaşım ilerledikçe içimde büyük bir boşluk olduğunu hissettim. Open Subtitles وعندما كنت أتقدم فى السن أحسست بأننى جوفاء وبفراغ داخلى
    Tüm bunları nasıl algıladığını bilmiyorum, ama benim algıladığım şey... mitolojik resimlerde gösterilmiş inançların yolundan gitmek insanın iç benliğini tahrip etmeye neden oluyor. Open Subtitles انا لا اعرف ماذا اقول لك ولكنى اقول لنفسى ان متابعة هذة المعتقدات تستند على شخصيات اسطورية يضمن دمار داخلى
    Üç kurşun yarası, 14 saat olmuş. İç kanaması var. Open Subtitles الجروح من طلق نارى, منذ 14 ساعة.يوجد نزيف داخلى.
    İç kanama, her iki ayakta ve uyluk kemiğinde kırılma, omurilikte zedelenme, kalça kemiği kırığı... Open Subtitles نزيف داخلى كسور بألاضلع,وكلتا ساقيه بعض الاضرار بالحبل الشوكى
    - İçimden gelen bir şey. İşverenimi her açıdan memnun etmek isterim. Open Subtitles شىء داخلى وهو ارضاء رب عملى باى طريقة ممكنة
    İçimdeki küçük dost konuşurken, o konuşuyormuş gibi mi görünüyorum? Open Subtitles هل عندما يتكلم الشخص الصغير داخلى هل يبدو صوتى مثلها ؟
    Şöyle ki, harici incelemelerde daha iyi sonuçlar alabilecekken, burada bir iç referansla uğraşıyorsun. Open Subtitles حسنا,انه فقط هذا أنتى تستخدمين مرجع داخلى بينما يمكنك الحصول على نتائج أفضل بكثير
    Sanki bir şeyler içimi parçalıyor. Open Subtitles إن داخلى يبدو كأنه يتمزق قطعاً
    Geçen yıl içten yanmalı bir motor yapmıştım ve onunla bilim yarışmasına katılmıştım. Open Subtitles العام الماضى صنعت محرك احتراق داخلى ودخلت به معرض العلم
    Laboratuarların birinde, bağlantısı henüz yapılmamış dahili bir telefon vardı. Open Subtitles فى احد معامل اختبار الكاربون كان هناك هاتف داخلى ترك مفتوحا
    Aşağı Manhattan'ın ilk alışveriş kompleksi vizyonu ve üzerinde ona ait 1000 metrelik lunapark treni. Open Subtitles لشمال مانهاتن سيكون بها اول مركز تجارى داخلى بإرتفاع 100 متر
    İçimde bir şeyler yanıyor. Kendimi alazlar içinde hissediyorum ve bir türlü kurtulamadığım bir suçluluk duygusu var. Open Subtitles أشعر بنار فى داخلى تُحرقنى وأشعر أيضاّ بذنب لا أستطيع التخلّص منه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus