"داخل الفرن" - Traduction Arabe en Turc

• fırına
• Fırında
• fırının içine

On dakikada yapıyorsun sonra fırına atıp otuz beş dakika pişiriyorsun.
إذاً, 10 دقائق تحضير وبعد ذلك تدفعيها داخل الفرن لـ35 دقيقة

Kuşu Portekizli adama ver, o da fırına atsın.
أجل، تعطيه للرجل البرتغالي فيقوم بوضعه داخل الفرن.

Kafamı fırına sokarsam işte böyle görünür.
هكذا سيبدو شكلي ، إذا حشرت رأسي داخل الفرن

Fırında kabaran bir üzümlü ekmek düşünün.
لنتخيل قطعة من الخبز بالزبيب تنتفخ داخل الفرن.

Kargalar şarap açacağımı fırının içine koymuşlar.
أخذت الغربان المفتاح الخاص بي الى داخل الفرن

Hayır konuşmadım, kısa süre önce kendisini fırına verdi.
اتعرفين, لا, لانها مؤخرا وضعت كامل جسدها داخل الفرن

Harika. Hemen gidip kafamı fırına sokacağım.
حسناً،لا بأس سأضع رأسى داخل الفرن

Camın üzerindeki buğu, fırına giden havayla dışarıdaki havanın karıştığı anlamına geliyor.
التكثيف بالوسائل العادية... حيث أنّ الهواء الخارجي يخلط بحرية الأوكسجين الذي يتم... ضخه في داخل الفرن.

Bu rozeti çevirince de fark edeceksin ki Fırında bir erkek var ve kadına sakso çektiriyor.
ثم يمكنكِ أن تديري الشارة ثم ستُدركين أن هناك رجلاً داخل الفرن وهي تعطيه جنساً فموياً

Tüm oyuncaklarını kendi yapmalıydı ve en gözdeleri Fırında büzüştürdüğü patates cipsi paketlerinden meydana gelen "büzüşükler"di.
كانت تضطر لصنع جميع ألعابها "وكانت المفضلة لديها هي "المنكمشات حزم رقاقات بطاطس كانت تنكمش داخل الفرن

"Sonra da Hansel ve Gretel... kötü cadıyı fırının içine itti.
‫"فقام كل من 'هانسل' و'غريتل' ‫"بدفع العجوز الشريرة داخل الفرن

Çantayı fırının içine koymuş, dostum!
وضع الحقيبة داخل الفرن!