Onu tanıyanlar ve sevenler onun Sıcak anlayışını tatmış olmanın mutluluğunu yaşıyorlar. | Open Subtitles | مع من كانوا يعرفونها ويحبونها والافضل من عيشها الى الى دفئ من يفهمها |
Ona, gerçek aşk ile, zaman geçirmek için yatılan Sıcak bir yatak, arasındaki farktan bahsettin mi? | Open Subtitles | هل اخبرتكم حول الإختلاف بين الحب الحقيقي و دفئ السرير بقضاء وقت ما؟ |
Bak hepimiz etkileyici, Sıcak cana yakın ve futbol fanatikleriyiz... ve ahlak zabıtasındaki beyefendiler tarafından yemeğe davet edilmiş bulunmaktayız. | Open Subtitles | كلنا يتمنى، دفئ الترحيب ومشاهدة كرة القدم لكننا مدعون على العشاء من قبل السادة المحترمين شرطة الآداب |
Rahmimde bir sıcaklık hissediyorum. Çok iyiyim cidden. Çok iyi hissediyorum. | Open Subtitles | أشعر بـ دفئ شديد في رحمي شعور جيد ، شعور جيد للغاية |
Bu soğuk kış gecelerinde şehrin fazladan verdiği sıcaklık ölümle yaşam arasındaki fark kadar önemli olabilir. | Open Subtitles | في ليالي الشتاء الباردة دفئ المدينة قد يكون الفارق بين الحياة والموت |
Komşu kırsallarda beslendikten sonra geceleri şehrin sıcaklığına dönüyorlar. | Open Subtitles | في المساء يعودون إلى دفئ المدينة بعد أن تغذّو من الأرياف القريبة |
Bu yüzden soğuktan çıkın, benim Yukarı Doğu Yakalılarım ve de evimin samimi sıcaklığına gelin. | Open Subtitles | إذًا اخرجوا من البرد يا أعزائي قاطني الجانب الشرقي الراقي... *(جورجينا)* إلى دفئ منزلي المريح... |
Sıcak "peritoneal lavaj" ya da ya da Sıcak serumla "bledder lavaj" denediniz mi? | Open Subtitles | هل جربتم التدفئة المعوية؟ أو قياس دفئ السوائل؟ |
Mesleğine bizim kadar bağlı olan insanların evle ilgilenip, yuvanın Sıcak kalmasını sağlayacak kişilere ihtiyacı vardır. | Open Subtitles | عندما تقوم بما نفعله أنا وانتِ وتفعله بالشدة التي نفعلها، تحتاج شخصًا مستعدًا للبقاء في المنزل والحفاظ على دفئ المنزل. |
Mesleğine bizim kadar bağlı olan insanların evle ilgilenip, yuvanın Sıcak kalmasını sağlayacak kişilere ihtiyacı vardır. | Open Subtitles | عندما تقوم بما نفعله أنا وانتِ وتفعله بالشدة التي نفعلها، تحتاج شخصًا مستعدًا للبقاء في المنزل والحفاظ على دفئ المنزل. |
Vücudun donarken bütün enerjisini hayati organlarını Sıcak tutmak için harcar bu yüzden gövden yanar. | Open Subtitles | عندما يتجمد الجسد يركز كل طاقته للحفاظ على دفئ الأجهزة الحيوية |
Bizi güvende, tok ve Sıcak tutmak için yaptığı tüm şeylerin listesine mi ihtiyacınız var? | Open Subtitles | هل تحتاج قائمة بكل الأشياء التي تفعلها لتبقينا بأمان و غذاء و دفئ و حياة ملائمة؟ |
Burası kışın Sıcak, yaz aylarında serin oluyor. | Open Subtitles | ، إنه بارد في الصيف دفئ في الشتاء |
"Ama daha sonra daha yüksekte büyük bir sıcaklık ve güzellik... - ...olduğunu farkettim. | Open Subtitles | "لكِـني بعدها أدركت أنَّـه هناك دفئ علاقة وجمال عَظيمين في قوةٍ أعلى" |
Gurur yok, sıcaklık yok... | Open Subtitles | ... لا زهو ولا دفئ |