Bundan böyle erkekler tuvaleti değil. Artık yalancıların bir sığınağı. | Open Subtitles | هذا لم يعد دورة مياه الرجال إنَّهُ الآن عرين الكاذبين |
Erkekler tuvaleti alt katta yürüyen merdivenin solunda. | Open Subtitles | دورة مياه الرجال بالاسفل يسار السلالم المتحركة |
Ama bugün burada oturduğumuz sırada bahsettiğim köy ve yakınlarındaki bazı yerlerde şu an 100'den çok tuvalet yapıldı. | TED | تم بناء أكثر من 100 دورة مياه في هذه القرية و في قريتين أخرتين حسناً, أكثر من 1000 شخص يستعمل دورات المياه تلك |
- Yukarıda tuvalet var mı? | Open Subtitles | هل يوجد دورة مياه أخرى في الطابق العلوي ؟ |
The New York Sentinel'in erkekler tuvaletinde açlıktan ölen kadın. | Open Subtitles | امرأة تموت جوعا فى دورة مياه الرجال فى صحيفة نيويورك سينتينيال |
Dedim ki, onu bir bayanı takip edip bayan tuvaletine girerken gördüm! | Open Subtitles | لقد قلت أنني رأيته يلاحق إمرأة ويدخل دورة مياه النساء |
Bayanlar tuvaletini arıyorum. Bu tarafta olduğunu söylediler. | Open Subtitles | أنا أبحث عن دورة مياه السيدات قالوا أنها من هذا الطريق |
On dakika sonra bir banyo buldular ve yeniden barıştılar. | Open Subtitles | بعد مرور عشر دقائق وجدوا دورة مياه وتصالحوا من جديد |
Bir otobüste yaşayamazsınız. tuvaleti bile yok. | Open Subtitles | لا تستطيع العيش في باص لا يوجد دورة مياه هناك |
Burada kalamaz. Burası erkekler tuvaleti. | Open Subtitles | لكن لا يمكنها البقاء هنا، إنها دورة مياه الرجال |
tuvaleti tam olarak işleyen bir ev alamaz mıydık? | Open Subtitles | هل تظنين لعلنا نشتري منزلاً يحتوي على دورة مياه تعمل؟ |
-Hey, dostum. tuvalet nerede? -Üst katta. | Open Subtitles | هل هناك دورة مياه في الأعلى، أول باب جهة اليمين |
tuvalet ya da kadın. | Open Subtitles | إنه دورة مياه. أو امرأة. إنه أي شيء تريديه. |
Belki saklanabileceğimiz özel bir kompartıman veya tuvalet buluruz. | Open Subtitles | ربما يمكننا إيجاد مقصورة خاصة أو دورة مياه لنختبئ بها |
Bayanlar tuvaletinde pedimiz bitmiş. | Open Subtitles | اوه , أنتهت السدادات القطنيه في دورة مياه النساء |
evet, dışarı çıkması gerekti buradaki işe döndürmek zorundayım, ama erkekler tuvaletinde. | Open Subtitles | لابد من أنه في الخارج علي العوده للعمل هنا لكنه.. تفقدي دورة مياه الرجال |
Ve daha sonra kızlar erkekler tuvaletinde sıra olmadığını fark edip orayı kullanmaya başladılar. | Open Subtitles | وبعدها الفتيات بدأوا بإستخدام دورة مياه الأولاد عندما أدركوا بأن الأولاد لايجب عليهم بأن ينتظروا بالطابور |
Kadınlar tuvaletine, sonra da üçüncü kata. | Open Subtitles | في دورة مياه النساء ومن ثم في الطابق الثالث |
Geçen sene Altın Küre'de benimle sikişmeye çalışmıştı. - Erkekler tuvaletine kadar takip etti beni. | Open Subtitles | حاصرتني في دورة مياه الذكور في الغولدن غلوب لمضاجعتي |
Bu aldığım Lopermid böylece trenin tuvaletini bir daha kullanmam gerekmedi. | Open Subtitles | هذا كان مانع الإسهال الذي تناولته حتى لا أستخدم دورة مياه القطار. |
Her türlü yeniliğre kapalı, sıkışık banyo, çok fazla kısıtlama. | Open Subtitles | حميمية قريبة من جميع القطارات .. دورة مياه مبلطه |
Hiç kimse ile banyoyu paylaşamazdım. | Open Subtitles | لم يكن بإستطاعتي إستعمال دورة مياه مشتركة. |
Örneğin, tesadüfen şu reklama denk geldim: Bayanlar tuvaletinin önü, Kansas havaalanı. | TED | على سبيل المثال .. لقد صادفت إعلاناً وانا خارجة من دورة مياه السيدات في مطار مدينة كينساس |
Ben benzinin parasını ödemek için içeri girdim... ve o da uyanmış ve tuvalete gitmeye karar vermiş. | Open Subtitles | ذهبت لأدفع ثمن الوقود وهو قد أفاق وذهب إلى دورة مياه الرجال |
Sanırım sonunda erkekler tuvaletindeki musluğu tamir edecek. | Open Subtitles | أعتقد أنه فقط... يهتم بمشكلة ذلك التسريب في دورة مياه الرجال أخيراً. |