Biz, almakta olduğunuz riskleri her zaman anlamanız gerektiğine inanıyoruz. Bu yüzden anlamadığımız şeylere yatırım yapmıyoruz. | TED | انه يعني اننا نؤمن انه يجب دوما أن نفهم المخاطر التي سنوشك على خوضها فنحن لا نستثمر في الامور التي لا نفهمها |
her zaman bir uzay adamını yörüngeye yerleştirmek istemişimdir. | Open Subtitles | لقد أردت دوما أن أرسل رجل فضاء فى الفضاء |
her zaman bir uzay adamını yörüngeye yerleştirmek istemişimdir. | Open Subtitles | لقد أردت دوما أن أرسل رجل فضاء فى الفضاء |
her zaman denemelisin. Ne olacağını bilemezsin. | Open Subtitles | يمكنك دوما أن تحاولى فالمرء لا يعرف أبدا |
her zaman denemelisin. Ne olacağını bilemezsin. | Open Subtitles | يمكنك دوما أن تحاولى فالمرء لا يعرف أبدا |
her zaman bir olayı halledemezsin. Bazen yolları ayırman gerekiyor. | Open Subtitles | لا يمكنك دوما أن تصلح الأمور فى بعض الأحيان تحتاج الى وسائل |
Yani, senden mükemmelliği her zaman aynı seviyede tutmanı bekleyemem. | Open Subtitles | أنا أقصد, لا يمكنني دوما أن أتوقع منك أن تحافظ على هذا المستوى |
her zaman, istediğimin, bir yuvanın parçası olmak olduğunu sanırdım. | Open Subtitles | لقد ظننت دوما أن بوجودى فى أمر ساخر هو ما إبتغيته دومآ |
İyi haber ise, her zaman reset düğmesine basabilirsin. | Open Subtitles | الخبر الجيدّ هو، أنه بإمكانك دوما أن تضغط زرّ إعادة الضبط |
Tasarım çağının geleceğini her zaman biliyordum, sanki İsa'nın ikinci gelişini beklermişcesine. | TED | لقد عرفت دوما أن عمر التصميم هو علينا، |
Jack, her zaman senin gibi biriyle tanışmak istedim. her zaman... | Open Subtitles | جاك , كنت أرغب دوما أن ألتقي بشخص مثلك |
her zaman sanatçı olmak istediğini biliyor muydun? | Open Subtitles | هل كنت تحلم دوما أن تكون فنانا؟ |
her zaman bize yerini söyleyebilirsin sen. | Open Subtitles | حسناً، يمكنك دوما أن تخبرنا بمكانه |
her zaman ihtiyacın olanı sana sağlayabilirim. | Open Subtitles | يمكنني دوما أن أحصل لكِ ما تريدينه. |
her zaman kibar ve mantıklı olamayız değil mi? | Open Subtitles | لايمكننا دوما أن نظل لطفاء و... و منطقين، أليس كذلك؟ |
her zaman hastaları tedavi etmek istemiştim. | TED | أردت دوما أن أعالج المرضى. |
Bir hayranla tanışmak her zaman güzel bir şeydir. | Open Subtitles | من اللطيف دوما أن تقابل معجبا |
her zaman huzursuzluk çıkarıyorsun. | Open Subtitles | عليك دوما أن تحركي الوعاء. |
Ben her zaman kendi eklentilerimi kendim yönettim. Talimatları okumak hiç aklıma gelmedi. Fakat sorunumu çözdüm. Çözmek zorundaydım. çünkü davetle beraber hiç projektör olmayacağına dair o korkutucu hatırlatma geldi. dolayısıyla bu karusellleri getirmek artık gerekli değildi. fakat bazı alternatif iletişim şekilleri gerekli olacaktı. | TED | استطعت دوما أن ادير الإضافات بشكل جيد و لم يخطر لي أن أقرأ التعليمات و لكني في النهايه استطعت فهمها ، اضطررت لفهمها لأنه مع الدعوة اتت الملاحظة المخيفة بأنه " سيكون هناك جهاز عارض الشرائح -بروجكتور-" لذا احضار هذه الشرائح لن يكون ضرورياً و لكن أية طريقة أخرى للتواصل قد تكون ذات فائدة |
Max'e söyle bana verdiği ilk ve tek hediyenin çalıntığı olduğunu her zaman biliyordum. | Open Subtitles | أخبري (ماكس)... أنّني علمت دوما أن الهدية الأولى التي قدمها لي كانت مسروقة. |