Ondan nefret edenler dahi onsuz bir gelecek hayal edemiyorlardı. | Open Subtitles | حتى أولئك الذين بغضوه لا يستطيعون تصور مستقبل من دونه |
onsuz, 23. tümendeki her asker için görevler çok daha tehlikeli. | Open Subtitles | من دونه ، المهمة أكثر خطورة على كل جندي بالـ 23 |
Bana sorarsan, Carlos'un ailesi onsuz çok daha iyi olacaktır. | Open Subtitles | رأيي هو ان أسرة كارلوس ستكون أفضل حالا من دونه |
- O olmadan ölmem ya. - Ama birbirimizi yeni tanıyoruz. | Open Subtitles | لن ألقى حتفي من دونه أو أصاب بشئ من ذلك القبيل |
Arılarla yaşam böyle bir şey ve bu ise arılar olmadan yaşamımız. | TED | هكذا هي حياتنا مع النحل، وهكذا ستكون من دونه. |
O olmazsa dünkü yayından bir farkı kalmaz. Ulaşmak için her yeri aradım. | Open Subtitles | من دونه ، سيتعيّن علينا إعادة عرض فقرة الأمس لقد تركتُ له رسائل في كل مكان |
O mezarında daha iyi olurken biz de onsuz daha iyi olurduk. | Open Subtitles | انه قد يكون أفضل حالا في القبر ونحن أفضل حالا من دونه |
onsuz yaşayamayacağım bir şeye: Sabah kahveme. | TED | شيء لا أستطيع العيش من دونه: كوب القهوة في الصباح. |
Dedim ki "Onu geri istemiyorum ki, onsuz gayet mutluyum ben." | TED | وقلت : "لا أريده مرة أخرى ، وأنا سعيدة من دونه". |
onsuz iyi olduğuna kanaat getirirsen durumlar değişse de ona geri dönme lütfen. | Open Subtitles | ان و جدتي انك بخير من دونه حتى و ان تغير الوضع لا تعودي اليه |
Kısa süre önce görevine iade ettiğimiz, başpiskoposumuza, hala daha... onsuz yapabildiğimizi sergileyeceğiz. | Open Subtitles | فنحن سنظهر لمطراننا المُنـَصّب حديثا أننا قادرون على التصرف دونه |
Alfred harikadır. onsuz çoraplarımı bile bulamam. | Open Subtitles | ألفريد عظيم، لا استطيع ايجاد جواربي من دونه |
Alfred harikadır. onsuz çoraplarımı bile bulamam. | Open Subtitles | ألفريد عظيم، لا استطيع ايجاد جواربي من دونه |
En son onsuz gitmeye çalıştığım zaman, iki gün sonra eve dönmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | آخر مرة حاولت فيها أن أذهب من دونه عدت بعد يومين |
Gelecek yıl onsuz ne yapacağız bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أدري ماذا سنفعل من دونه السنة المقبلة |
internet sitesi olmadan yollarına devam etti. | TED | وأدلى 40,000 مصوت بصوته في مقاطعة ميرسر من دونه أيضاً. |
Fakat bir zorunluluk olmadan başarabilirseniz daha iyidir bu. | Open Subtitles | لكن من الأفضل أن تستطيعي تدبر أمرك من دونه |
evet. O olmadan, yemek bir şeye benzemez. | Open Subtitles | أجل من دونه الوصفة, لن تكون سوى صلصلة طماطم مالحة |
O olmadan, davanı duruşmaya götürmemek zor olacak. | Open Subtitles | من دونه سيكون من الصعب منع أقامة محاكمة بقضيتك |
Bizim dünyamızda sadakat her şeyden önce gelir. O olmazsa ölürsün. | Open Subtitles | الولاء يعني كل شيء في عالمنا من دونه, نحن هالكون |
O olmasa ek bina açılamazdı. | Open Subtitles | دونه ما كان ليفلس الجناح الجديد |
Bu destek olmasaydı, ne yapardım ya da nasıl biri olurdum bilemiyorum. | Open Subtitles | من دونه لا اعرف ماذا كنت سأصبح. او ماذا كان سيحدث لي |
Bunu bir yere yaz. | Open Subtitles | دونه فى مذاكرتك .. |
Dinle, Washee-Washee, bu benim gömleğim ve onu almadan hiçbir yere gitmiyorum. | Open Subtitles | (اسمع (واشي واشي هذا هو قميصي وانا لن اغادر من هنا دونه |