"دينها" - Traduction Arabe en Turc

    • borcunu
        
    • borçlarını
        
    • dinini
        
    • inancından
        
    Hal'ın yerinde çalışarak topluma karşı borcunu ödemeye benim yeni ortağımın keskin gözleri altında başladı. Open Subtitles أن تسدد دينها للمجتمع فهي تعمل الآن لدى شريكتي الجديدة
    Bunları sineye çeker ve ona borcunu birkaç ayda ödersin. Open Subtitles ستتقبل هذا وترد لها دينها خلال شهرين وسينتهي الأمر
    Bana borcunu ödedikten sonra, parasını harcayabileceğini söyledim. Open Subtitles لقد أخبرتُها، بعد أن دفعت دينها لي، أنّ بإمكانها إنفاق الأموال كيفما أرادت.
    Ayrıca eşiniz de borçlarını düşünmesine gerek kalmadı. Open Subtitles وزوجتك يمكنا ان تأخد وقتها في دفع دينها او فقط يمكنها ان تنساه
    Peki şirketinizin milyon dolarları arttırmak için bu beş ortağın adını kullanarak borçlarını ödemeye çalıştığının farkında mıydınız? Open Subtitles أكنتِ تعلمين أن شركتكِ تحاول جني ملايين الدولارات لتسديد دينها عن طريق تعيين خمسة شركاء؟
    İmamı susturmak için bağırmaya çalışmış, onun öğretilen İslam dinini saptırmaya çalıştırdığını söylemiş. Open Subtitles هناك لقطات لها، تحاول التغلب على الإمام قائلة بأنها يُفسد دينها أن الإسلام يعلم السلام
    Hristiyan inancından vazgeçmeyi reddetti kazığa bağlanıp yakılmasına hükmedildi. Open Subtitles رفضت التخلي عن دينها المسيحي وحُكم عليها بالحرق على الوتد.
    O sadece bana hiç de az sayılmayacak olan borcunu ödemeden kayboldu. Open Subtitles لقد هربت لكي تتفادى دينها الكبير لي
    Sadece bana hiç az sayılmayacak borcunu ödemeden ortadan kayboldu. - O kaçmadı. Open Subtitles لقد هربت لكي تتفادى دينها الكبير لي
    Thomas, annenin McTeague'ye borcunu ödemek için ne gerekiyorsa alabilirsin. Open Subtitles ‏(توماس) يمكنك أخذ ما تحتاج إليه لأمك حتى تسدد دينها لـ(ماكتيج)‏
    Daha ciddi olamazdım. Chiyo ilk işinden itibaren 6 ay içinde borcunu ödeyecektir. Open Subtitles أنا في غاية الجدية، لو لم تسدد (شيو) دينها خلال ستة أشهر بعد ظهورها الأول
    Lindsay, Bob Loblow'a olan borcunu kapatmaya çalışır. Open Subtitles تحاول (لينزي) حل أمر دينها مع (بوب لابلا)
    borcunu tek kuruş indirmedi. Open Subtitles لم يقلل دينها بقرش واحد
    Marlow topluma olan borcunu ödemiş olacak. Open Subtitles مارلو ستدفع دينها للمجتمع
    borcunu ödemek için satıyordum. Open Subtitles لقد كنت أعمل من أجل دينها
    dinini ve geleneklerini olduğu gibi sürdürmek istiyor. Open Subtitles انها لن تغير دينها وتقاليدها بعد الزواج
    Sam, kendi dinini kendisi seçecek ama olgun bir karar verecek yaşa geldiği zaman. Open Subtitles سام) ستختار دينها بنفسها) عندما تكون ناضجة كفاية لتختار خياراً ناضجاً
    Hristiyan inancından vazgeçmeyi reddetti kazığa bağlanıp yakılmasına hükmedildi. Open Subtitles رفضت التخلي عن دينها المسيحي وحُكم عليها بالحرق على الوتد.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus