"رآى" - Traduction Arabe en Turc

    • gördü
        
    • görmüş
        
    • gören
        
    • gördüğünü
        
    • gördüğü
        
    • görmemiş
        
    Fred protomolekülün Eros'ta yaptıklarını gördü ve kontrol etmek istiyor. Open Subtitles فريد رآى ما فعله جزيء بروتو بايروس يريد السيطره عليه
    Seninle mutlu olduğumu gördü ve bunu bozmaya çalıştı. Open Subtitles و رآى أنّي ، كُنتُ سعيداً معكِ و أراد أن يُفسدّ كل ذلك.
    Kont'un söylediğine göre kızınızı en son, Çarşamba günü çay içtiklerinde görmüş. Open Subtitles الكونت يقول أنه رآى ابنتك آخر مرّة حين احتسى الشراب معها يوم الأربعاء
    Biri görmüş olsa bile, biz yanlış bir şey yapmadık. Open Subtitles نحن ندافع عن أنفسنا حتى لو شخصاً ما رآى شيئاً نحن لم نفعل شيئاً خاطئ
    Bir balerinin ayak parmaklarını bale pabuçlarından çıktığı zaman gören var mı? TED هل رآى احدكم من قبل أصابع راقصي الباليه بعد الانتهاء من رقصهم ؟
    İstifa etmiş. Dr. Carlson mezarda tekerlek izleri gördüğünü söylemişti. Open Subtitles الدكتور كارلسون قال أنه رآى آثار عجلات مبتعدة عن القبر
    Bu konuda da kimsenin bildiği, gördüğü ya da işittiği bir şey yok. Open Subtitles و هناك أيضاً لا أحد عرف أو رآى أو سمع شيئاً
    Lord Surrey, Kral sizi orgeneralliğe, eşsiz bir şerefe, uygun gördü. Open Subtitles أيها اللورد ساري, لقد رآى الملك أنك مناسب كمارشال للميدان ومصاحب الشرف
    Bir sürü insan oradaydı, hoca bile gördü. Open Subtitles الكثير من الناس كانوا هناك وقتها حتى المدرب رآى ما حدث
    Chuck, Susan'ın resimlerini gördü her birinizi sorguladı ve sende bu yalanın onu çekeceğini düşünüyorsun? Open Subtitles تشاك رآى لوحة سوزان و استجوبكن جميعا و تظنين ان هذه الكذبة لوحدها سوف تبعده؟
    İyiden de iyi. Mükemmelsiniz. Bardaki herkes gördü. Open Subtitles أعني، أفضل من رائعون، أنتما ثنائي مثالي كل من كان هناك رآى ذلك
    O zaman gazetede haberi gördü, ...kız arkadaşına karşı yalan söylemek için kullandı. Open Subtitles لذا فقد رآى المقالة في الجريدة ومن ثم استخدمه كقصة تلفيقية لعشيقته
    Ve kablo boyunca koşturan bir sincap gördü, "İşte," dedi "probleminiz bu." TED بعدها رآى سنجابا يجري على السلك، فقال: "هذه هي مشكلتك.
    Mesela komşularından biri silah falan görmüş olabilir. Open Subtitles قد يكون أحد الجيران رآى مسدساً أو شيء ما.
    Ve bunun gibi küçük bir banliyö mahallesinde birilerinin garip bir şeyler görmüş olabileceğini de dikkate almalıyız. Open Subtitles ويجب أن نأخذ بعين الاعتبار أن شارعًا فرعيًا صغيرًا كهذا ربما أحدهم رآى شيئًا غير اعتيادي
    Ama yan komşusu olay saatinde eski bir minibüsün dışarıda park halinde oluğunu görmüş. Open Subtitles لكن الجار في المنزل الآخر قال بأنه رآى شاحنة بيضاء قديمة متوقفة في الخارج قرب فترة زمن الوفاة لكن لم يلحظ لوحة السيارة
    Görünüşe göre şüpheliyi gören baş tanığımızın uyuşturucu bağlılığı geçmişi yüzünden güvenilirlik sorunu var. Open Subtitles أتضح أنّ شاهدنا ، الّذي رآى المُشتبه الأوّليّ. لديه سابقة للإفراط بالمُخدرات، ممّا يشكك بمصداقيته.
    Evin boş olduğunu gören postacı mı? Open Subtitles من علم بذلك؟ رجل بريد رآى منزلهم فارغًا؟
    Tüm bölgeyi arayalım, bakalım bir şey gören var mı. Open Subtitles نحتاج أن نستجوب المنطقة بأكملها، لنرى إن رآى أحد أي شيء
    Marcello, Rossi'yi son senin gördüğünü duydum. Open Subtitles مارسيلو , لقد سمعت انك آخر شخص رآى روسي.
    Şeytanı gördüğünü sanıyormuş. Open Subtitles ظن أنه رآى الشيطان.
    Ama senin ve 20 kadar hayrete düşmüş müşterinin gördüğü gibi romantizmde pek iyi sayılmam. Open Subtitles لكن كما أنت و 20 متسوق مكبوت رآى أنا لست بارعاً بالرومانسية
    Daha önce hiç ceset görmemiş gibi davranıyor. Open Subtitles يتصرف و كأنه لم يسبق له و أن رآى جثة ميتة من قبل

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus