Yine yatağa döndü ve bu durumdan hiç memnun değil. | Open Subtitles | حسناً ، لقد عادت للسرير و هي غير راضية بذلك |
Bunu yapmaya çalışıyorum ama sen hiç memnun olmuyorsun. | Open Subtitles | أنّي أحاول لأكون كذلك، لكنكِ لم تكوني راضية ابدًا. |
199 tatmin olmuş müşteri. Her neyse, büyük gece Perşembe günü. | Open Subtitles | مائة وتسعة وتسعين عميلة راضية علي أيِ الليلة الكبيرة يوم الثلاثاء |
Rezil olma korkusundan gitmeyişimle hep tatmin olur, değil mi? | Open Subtitles | .. وستكون راضية أبداً ,لمعرفتها أنها أحرجتني للبقاء أليس كذلك؟ |
6 milyon dolar. İlk teklifimizi. Kendini mutlu etmiş görünüyorsun. | Open Subtitles | ستة ملايين، ما طلبناه في البداية تبدين راضية عن نفسكِ |
Ama akıllı Kuzey rüzgarları hala memnun değildi. | Open Subtitles | لكن الرياح الشمالية الخبيثة ما زالت غير راضية |
Onu bir kutuya yerleştirdim ama... onu alana kadar memnun olacağını sanmıyorum | Open Subtitles | حَسناً، أنا احتضنتها في صندوق لكن أنا لا أعتقد أنها سَتَكُونُ راضية ان تركتها هنا |
Dövüş bittikten sonra babanız memnun olmuş bir gülümsemeyle bir dövüş daha rica etti. | Open Subtitles | بعد ان انتهت المعركة,والدك طلب مني أن يبارزني مرة أخرى ولكن بابتسامة راضية |
Benim senin bilgisayarını tamir ettiğimi, senin de verilen hizmetten ziyadesiyle memnun kaldığını gösteren bir belge. | Open Subtitles | تقول فقط أنني كنت أصلح حاسوبك و أنكِ راضية بالخدمة التي قدمتها لكِ |
Çabamın sonunda tamamen memnun kaldığından emin olmadan durmam. | Open Subtitles | ولن أتوقّف حتّى أتأكّد من أنّكِ راضية تماماً عن أدائي |
Eğer benimkini de kendininkinin yarısı kadar güzel yaparsa beni tatmin eder. | Open Subtitles | اذا صففت شعري بنصف جمال ما تصففه لشعرها سأكون راضية تماماً عنها |
ve normal insanların hayatlarını tatmin olacakları hale getirmeye çalışmalı, aynı zamanda deha ve yüksek yetenek yetiştirmekle ilgilenmeli. | TED | و يكون مهتما بنفس القدر بجعل حياة الناس العادية راضية أن يهتم بالعبقرية و رعاية النوابغ. |
Kocanızın intihar ettiğinden tamamen tatmin oldunuz mu? | Open Subtitles | هل أنت غير راضية تماماً عن انتحار زوجك ؟ |
Mükemmel bir evde, mükemmel bir hayat, seni tatmin etmedi mi? | Open Subtitles | الم تكوني راضية عن عن الحياة المثالية في منزل مثالي |
Bana dokunuş şekli var ya... - ...tatmin olmadığını söyleyebilirim. | Open Subtitles | الطريقة التي لمستني بها الآن أنا أستطيع أن أعرف عندما لا تكون راضية |
Yabancı bir kadının göğsünde nasıl bu kadar mutlu olabilirsin? | Open Subtitles | كيف لكِ أن تكوني راضية بصدر امرأة غريبة؟ |
Yılda 50 pounda benimle evlenmeye razı olacak kadar beni seven birini bulabilsem çok mutlu olurum. | Open Subtitles | اذا أستطعت أن أحب شخص,ويحبنى بما يكفى كى يقبلنى ب50 جنيه فى السنة سأكون راضية تماما |
Eğer o bekar kalırsa Tanrım bu beni mutlu etmek için yeterli olur. | Open Subtitles | هذا فحسب، إن ظل أعزباً، إلهي، فذلك يكفيني لأبقى راضية كل الرضا. |
Hiç düşünebilir miydin benim bu kadar hoşnut olabileceğimi? | Open Subtitles | هل كنت تظنين أن سأكون راضية بهذا الشكل ؟ |
Fakat sen de evlendiğimizde benim soy adımı almayı kabul etmelisin. | Open Subtitles | ولكن ينبغي أن تكوني راضية بأخذ اسمي الأخير بعد أن نتزوج |
Aslında, uzun mesafeli düzenden oldukça memnunum. | Open Subtitles | في الحقيقة , أنا راضية جداً عن خطتي البعيدة المدي |
Müfettiş Razia Khan. | Open Subtitles | المفتش راضية خان |
Hatırladığım kadarıyla ilk defa bununla bir sorunum yok. | Open Subtitles | ... ولأول مرة، أنا حتى لا أذكر أنا راضية بذلك |
Etrafında sana asılan garson kızlar olmasından hiç hoşlanmıyorum. | Open Subtitles | لست راضية عن خروجك مع احدى النادلات. |