"ربما ليس في" - Traduction Arabe en Turc

    • Belki
        
    • olmasa da
        
    Savaş meydanında değil Belki ama, cesaretin birçok başka şekli vardır. Open Subtitles ربما ليس في ميدان المعركة ولكن هناك الكثير من أنواع الشجاعه
    Savaş meydanında değil Belki ama, cesaretin birçok başka şekli vardır. Open Subtitles ربما ليس في ميدان المعركة ولكن هناك الكثير من أنواع الشجاعه
    Belki başta değil ama senin de sorguda dediğin gibi. Open Subtitles ربما ليس في البداية ولكن كما قلت لك في الاستجواب.
    "Çoklu", Belki aynı anda olmasa da... en azından art arda anlamında... Open Subtitles لكن ربما ليس في تفس الوقت لكن بشكل متسلسل
    Dünyanın olmasa da "Bu banyonun" diyebiliriz sanırım. Open Subtitles ربما ليس في العالم ولكن بالتأكيد في هذا الحمام
    Belki dünyanın değil. Peki, kim bilebilir ki? Open Subtitles ربما ليس في العالم كله , حسناً , من يهتم ؟
    Belki dövüşürse yenemez ama kesinlikle ondan dayanıklıdır. Open Subtitles . ربما ليس في السباق ، لكن بالقدرة على التحمل
    Belki bunu ya da bir sonrakini değil ama bir gün. Open Subtitles ربما ليس في هذه القضية ربما ليست التي تليها.. لكن ذات يوم ذات يوم..
    Telefonuna yanıt vermiyor. Belki de evde değildir. Open Subtitles أنه لا يجيب على الهاتف ربما ليس في المنزل
    Belki hemen değil ama kendin de dedin eğer altın varsa hemen öldürecekler eğer altın yoksa bir şey sakladığını düşünerek seni yavaş yavaş öldürecekler. Open Subtitles ربما ليس في الحال، ولكنك قلتها بنفسك إن كان هناك ذهب في الجزيرة، سيقتلونك إن لم يكن هناك ذهب، سيقتلونك ببطئ،
    Belki de en iyi bildiğin şey patronuna yalan söylemek değildir. Open Subtitles وأنه ربما ليس في صالحك أن تكذب على رئيستك.
    Belki de bu koşullarda mahvetmez diye düşünüyorum. Open Subtitles أعتقد , ربما ليس في الظروف الراهنة ميول السفير كانت تصالحية للغاية
    Belki bu sefer değil, ama bir dahaki sefere, sanırım yaparlar. Open Subtitles ربما ليس في هذه المرة لكن المرة القادمة,أعتقد أنهم سيتفاوضون
    Belki başta anlamaz. Anlamasını sağla. Open Subtitles ربما ليس في البداية ، ولكن سوف تساعديه على الفهم.
    - Aklımıza gelmeyen neresi var? Belki de defter değildir. Yakınında sakladığı bir şey olabilir. Open Subtitles ربما ليس في كتاب ، شيء آخر يبقيه قريبا منه
    Belki de cüzdanında yoktur, ama Belki başka yerlerde vardır. Open Subtitles ربما ليس في محفظتك تحديدا لكن .. في مكان ما قريب
    Sınıf içinde olmasa da. Open Subtitles ربما ليس في حصة.
    Garcia, bu adamın çokça pratik yapmış olması gerek. Los Angeles'ta olmasa da bunu daha önce yaptığı kesin. Open Subtitles (جارسيا)، المجرم تمرّن على هذا كثيراً، ربما ليس في (لوس أنجلوس) ولكنه بالتأكيد قام بذلك من قبل

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus