Biri tahtaya, ona Kira'yı öldürmesini söyleyen şifreli bir mesaj bıraktı. | Open Subtitles | شخصٌ ما ترك رسالةً مشفرة على السبورة تخبره أن يقتل كيرا |
Tam kutular nakliye için yüklenirken acil bir mesaj gelir. | TED | بينما يتم تحميل الصناديق إلى الشاحنة تتلقى رسالةً طارئة. |
Serengeti'de, bu zencilerin geldiği yerde, kabile liderine mesaj göndermek için ne yaparsın biliyor musun? | Open Subtitles | هُناك في أفريقيا، من حيثُ ينحدرُ أولئكَ الزنوج تعرفُ كيفَ يُرسلونَ رسالةً إلى قائِد المجموعَة؟ |
Çünkü Mycenae'lı Yüce kral Agamemnon'un küçük kardeşi yeni kral Menelaus'a bir mesaj götürmeni istiyor. | Open Subtitles | لتأخذ رسالةً إلى الملكِ مينيليوس، الأَخّ الأصغر للملـك اجامنون ملك مايسينى |
Bununla birlikte, ona iletmeni istediğim bir mesaj var. | Open Subtitles | على أية حال , لدي رسالةً لك حتى توصلها له |
Adamına bir mesaj yollayıp susmasını söyleyeceksin. | Open Subtitles | عليك أن توصل رسالةً إلى صديقك تخبره أن يخرس |
Bu konuşmayı yapmayalım diye sana bir mesaj bırakmıştım. | Open Subtitles | لقد تركتُ رسالةً حتى لا نضطرّ لإجراء هذه المحادثة |
Yaklaşık beş dakika önce Dışişleri Bakanlığı'nın alt ağına bir sesli mesaj gönderilmiş. | Open Subtitles | رسالةً صوتيةً أرسلت إلى شبكة وزارة الخارجية الفرعية |
Kıyıdan mesaj geldi, annen Noel'de bizi ziyarete gelecekmiş. | Open Subtitles | استلمتُ للتو رسالةً مِن الشاطئ و والدتك ستأتي لزيارتنا لتهنئتنا بعيد الميلاد. |
Zaten mesaj attılar yani aptalca bir şey yapıyorlar. | Open Subtitles | لقد أرسلوا لي رسالةً كي أردّ لذا فهم يقومون بشيءٍ غبيٍّ الآن |
Ve eğer yeni bir mesaj kaydetmek isterseniz, o çalmaz. | Open Subtitles | وأن لمْ تقم بتسجيل رسالةً جديدة،فلن يرن.. |
Saat kanadıyla ne yapılması gerekiyor bilmiyorum ama belki bu kitapta babamdan bir mesaj vardır. | Open Subtitles | .. لا أعلم .. إن كان لهذا علاقة بـ عقرب الساعة ربما أن هناك رسالةً من والدي في هذا الكتاب |
Az önce bir milyon daha kazandım ya da yine annem mesaj attı. | Open Subtitles | لقد ربحتُ مليوناً آخراً أو أن أمي أرسلت لي رسالةً أخرى |
- Thomas. - Toplantının yerini çok yakında kısa mesaj olarak atacağım. | Open Subtitles | سأبعثُ رسالةً تتضمّنُ مكان اللقاءِ قريباً. |
Bir mesaj geldi ve yola koyuldu. | Open Subtitles | و ها قد استلمتْ رسالةً نصّيّةً و انطلقتْ. فخامةَ الرئيس؟ |
Belki de bu bi mesaj | Open Subtitles | ربما أرتب رسالةً سرية في الفيلم التالي لدي فقط خمس أيام |
Eğer bir Mellifer mesaj yollamışsa ortada kesinlikle pis bir iş dönüyordur. | Open Subtitles | أه واذا كان العسل يرسل رسالةً ما فبالتأكيد أنهُ يعني بأنهُ هنالك شيءً غامض يحدث في مكان ما |
Sorun, ona mesajı üç gece önce bıraktım ve hâlâ bir şey demedi. | Open Subtitles | المشكلة هي أنّي تركت له رسالةً مذ ثلاث ليالٍ، ولم يقل شيء منذئذٍ. |
Lütfen bip sesinden sonra mesajınızı bırakın, size dönerim. | Open Subtitles | رجاءً اترك رسالةً بعد سماعك للصفارة وسوف أعاود الاتصال بك. |
Ailesini görmeye gittim. not bile bırakmamış. | Open Subtitles | لقد مرّ على والديه و أخذ جميع أغراضه لم يترك رسالةً حتّى |
Evet... Komisyona tahliyeyi tavsiye edecek bir mektup yazıyorum. | Open Subtitles | حسناً، سأكتبُ رسالةً للمجلس أوصي بإطلاقه |
Bir Mesajınız var. | Open Subtitles | أَخذتُ رسالةً. |