"سأبقى هنا" - Traduction Arabe en Turc

• burada kalacağım
• burada kalıp
• burada kalıyorum
• burada olacağım
• burada kalırım
• burada duracağım
• burada takılacağım
• Ben buradayım
• burada kalayım
• burada beklerim
• burada bekleyeceğim

Siz gidin. Ben burada kalacağım. Alev alev yanmak istemem.
إذهبوا أنتم يا رفاق, سأبقى هنا و إلا سأتحول لشعلة

Ve 30 dakika burada kalacağım. Çünkü trenim o zaman kalkıyor.
سأبقى هنا لمدة 30 دقيقة و بعدها ينطلق قطاري

Bir süre burada kalacağım. Daha çok öykü anlatırım sana.
سأبقى هنا لمدة وسأحكي لك الكثير من القصص

Sen hastaneye dön ben de burada kalıp işleri halledeyim, tamam mı?
لِمَ لا تعودين إلى المستشفى، و سأبقى هنا لمعالجة كل شيء، موافقة؟

Öyleyse burada kalıp sonra da öleceğim. Bilen birisini bul!
إذن , سأبقى هنا و أموت أعثرى على شخص يعرف

- Seni hastaneye geri götürüyorum. - Hayır, olmaz. burada kalıyorum.
سوف أعيدك إلى المستشفى مستحيل ، أنا سأبقى هنا

Ben tüm gün burada olacağım için benim yerime barı açmanı isteyecektim.
لكني سأبقى هنا طوال اليوم، وأريد منك أن تفتح البار بدلا مني.

Ben de bu kasabadan tüymek yerine burada kalacağım ve şişecek fonlarla kıçımı büyüteceğim.
سأبقى هنا وأسمن من الرشوات والصفقات السرية

Ben burada kalacağım ama almak isteyebileceğim ürünleri düşüneceğim.
سأبقى هنا وسأفكر في المنتجات التي أحب شرائها

- Gidip yardım getirmeliyiz. - Siz gidin, ben burada kalacağım!
سأستدعي بعض المساعدة - اذهب أنت ، لكني سأبقى هنا -

Ben, burada kalacağım yardım bekleyeceğim ve buradan güvenli yere topallayarak gideceğim.
أما بالنسبه لى ، سأبقى هنا لأنتظر المساعدة سأظل أعرج هنا حتى أصل لبر الأمان

Hayır teşekkürler. Oyun bitene kadar burada kalacağım.
لا ، شكر ، سأبقى هنا حتى تنتهي هذه اللعبة

Yapamam. Anneme burada kalacağım dedim. Cezalıyım.
لا أستطيع, أخبرت أمي انى سأبقى هنا, أنا معاقب

Ya gideceğim ya da burada kalıp bir cinayete tanık olacağım.
إما أن أرافقك، و إلا سأبقى هنا و أشهد جريمة قتل

Ben burada kalıp içerisinden bir şey gelmediğine emin olacağım.
أنا سأبقى هنا وأضمن أن لا يعبر شيء خلال الهالة

Yakıtımız bitene kadar burada kalıp seni koruyacağım.
انا سأبقى هنا حتى استمر بالمراقبه حتى نستنفذ الوقود

Ben burada kalıp Crump'ı görüp göremeyeceğime bakacağım.
سأبقى هنا ويرى إذا أنا يمكن أن أرى كرومب.

Pekâlâ, bu kadarı bana yeter! Ben burada kalıyorum millet!
حسنا لقد تحملت الكثير سأبقى هنا مع الناس

Yani burada kalıyorum.
تأثير هذا التسمم العصبي مازال غامضاً لذا سأبقى هنا

Bir hafta veya daha fazla burada olacağım. o zamana kadar yerleşecek misin?
سأبقى هنا تقريبًا لأسبوع آخر هل ستبقين هنا حتى ذلك الحين؟

İstersen Trevelyan'ın odasına geç, ben burada kalırım.
غيّرى رأيك اذن , وخُذى غرفة ترافيليان وانا سأبقى هنا

Ben burada duracağım, sen git o gence derhal gelmesini söyle.
أنا سأبقى هنا وادخل أنت وأخبر ذلك الفتى بأن يخرج حالاً

Birkaç gün burada takılacağım, Oregon havasını içime çekeceğim.
لذا سأبقى هنا لبضعة أيام وأرى المناظر لأورغون قبل العوده طيارانا للبيت

Ben buradayım, sen de yanımda kalacaksın, tamam mı?
سأبقى هنا, وأنت ستبقين هنا, حسنًا؟

Beni mazur görün, Dr. Aziz, epey yoruldum, ben burada kalayım.
أعذرني يا دكتور عزيز ولكنني مُتعَبَة بعض الشيء أعتقد أنني سأبقى هنا فأننا لم أجيد أبداً السير على الأقدام

Eğer gerekirse bütün gece burada beklerim.
سأبقى هنا طوال الليل لو اضطررت

Bir yıl alsa da burada bekleyeceğim. Bana gerçeği söylemenizi bekliyorum.
سأبقى هنا ولو لعام كامل أنا فى أنتظارك لتخبرينى بالحقيقة