Tamam kanıtlayacağım. Bana zaman verin. Bana zaman verebilir misin? | Open Subtitles | حسناً، سأثبت ذلك، اعطني وقتاً هل لك أن تعطيني وقتاً؟ |
Ama Hitler'e benzediğimi biliyorum, ve bunu hemen şimdi kanıtlayacağım. | Open Subtitles | لكنني أعرف كيف أبدو مثل هتلر و سأثبت لك ذلك في الحال |
Olmadığını ona kanıtlayacağım. Üçüncü sayfa - Şen Dul Katili Nerede | Open Subtitles | سأثبت له ذلك أين القاتل المتهم بقتل 3 سيدات ثريات |
- Ben olmayacağım dedim! - İkinizin de ne kadar deli olduğunu ispatlayacağım. | Open Subtitles | ـ لا لن أكون إفطاره ـ سأثبت لك أنك وتالبوت مجرد مجانين |
Eğer kitaplarım çürümeden teknemin yanına dönmeme izin verirsen, bunu sana kanıtlarım. | Open Subtitles | وإن تركتني أعود إلى مركبي حسناً، قبل أن تتعفّن كتبي سأثبت ذلك لك. |
Öyle değilse gözlerimi veririm. Ve bunu sana bir gün kanıtlayacağım. | Open Subtitles | كنت أفضل أن أفقد عينتاي على ان يحدث ذلك ويوما ما سأثبت لك ذلك |
Seni dünyadaki her şeyden iyi sevdiğimi kanıtlayacağım. | Open Subtitles | سأثبت لك اننى احبك أكثر من أى شئ فى الدنيا |
Haklı olduğumu kanıtlayacağım. Bu cuma, ormanlığa geri döneceğiz. | Open Subtitles | سأثبت أني محق، الجمعة القادم، سنعود إلى الأدغال. |
Evlililğimizin ilk yılının, sizinki gibi zor olmayacağını sana kanıtlayacağım. | Open Subtitles | سأثبت لك بأن سنتي الأولى من الزواج, لن تكون مثل سنتك |
Sahip olduğum tüm kararlılığa mal olacaksa bile işe geri alınmaya değer olduğumu kanıtlayacağım sana. | Open Subtitles | سأثبت لك أنني أستحق العمل لو تتطلب هذا كل ذرّة عزم لي |
Er ya da geç, beni yeniden öldürmeye çalışacaksın. Bakın, kanıtlayacağım. | Open Subtitles | عاجلاً أم آجلاً ستحاول قتلي من جديد ، راقبني ، سأثبت لك ذلك |
Geleceğim. Geldiğim zamansa sana yanıldığını kanıtlayacağım, tamam mı? | Open Subtitles | سآتي، وحال و صولي سأثبت أنكِ مخطئة، حسناً؟ |
Sadece dikkatim dağınık olduğu için kazandığını sana kanıtlayacağım. | Open Subtitles | اتعلم ماذا ؟ سأثبت انك فزت فقد لإني كنت مشوشاً |
Bana bir şans ver tamam mı? Sana kanıtlayacağım. Sadece bir şans ver. | Open Subtitles | إذا أمكنك أن تعطينى فرصه سأثبت لكِ, فقط أعطنى فرصه |
Hiçbir şeyin beni etkilemediğini söylediğim halde sen bana inanmıyorken yanıldığını nasıl kanıtlayacağım? | Open Subtitles | بما انني اقول ان لا شيء يؤثر في ولن تأخذ كلامي على محمل الصدق فكيف سأثبت انك مخطئ؟ |
Bana sırlarından birini verecek kadar güvenmiştin ve şimdi bunu sana kanıtlayacağım. | Open Subtitles | لقد آمنتني على أحد أسرارك، و سأثبت لكَ ذلك الآن |
O yüzden daha iyi olduğumu ara sınavda kanıtlayacağım. | Open Subtitles | لذا سأثبت أنني الأفضل في إمتحان نصف السنه |
Ama bunu çözmeni bekleyemeyeceğim. Bu yüzden, bunu sana ispatlayacağım. | Open Subtitles | لكن لا يمكنني الإنتظار حتى تكتشف ذلك لذا، سأثبت ذلك لك |
Böylece siz serserilere de her işi becerebileceğimi kanıtlarım. | Open Subtitles | سأثبت لك اننى أستطيع ان ادير أعمالى |
Bu on gün boyunca bana ilaç vermezsen, bunu sana kanıtlayabilirim. | Open Subtitles | ان لم تعطيني أدوية .لمدة 10 أيام سأثبت لك ذلك |
Bunu sana ispat edeceğim, sonra da sen bana yardım edeceksin. | Open Subtitles | استطيع اثبات الامر لك سأثبت لك الامر و بعدها سأحتاج لمساعدتك |
Öyleyse sadece benim bileceğim bir şeyi söyleyerek ölmediğimi kanıtlayayım. | Open Subtitles | إذاً سأثبت أنني حيّ بإخبارك شيئاً لا يعرفه غيري |
Lordum, bunu ispatlayabilirim, gece yarısı tamamen savunmasız bir şekilde papağan uyurken bu maymun satır büyüklüğünde bir bıçakla papağanı öldürmeye teşebbüs etti. | Open Subtitles | سأثبت لك سيدي أنه في منتصف الليل وحينما كان الببغاء نائماً لا يقدر الدفاع عن نفسه جاء هذا القرد ومعه سكين بحجم ساطور |
Değerimi kanıtlıyorum. Sizin fikirleriniz tükenmiş olabilir ama benim hâlâ var. | Open Subtitles | سأثبت إستحقاقي ، ربما نفذت مكنم الأفكار، بينما أنا لا. |
Hepinize de sinirli olmasının nedeninin başka bir şey olduğunu göstereceğim. | Open Subtitles | سأثبت لكم بأن شيئاً آخر قد عكّر صفو مزاجه |