"سأذهب إلى هناك" - Traduction Arabe en Turc

• Oraya gidip
• Oraya gidiyorum
• oraya gideceğim
• gider
• için gidiyorum
• Gidip gitmeyeceğimi
• oraya doğru gidiyorum
• gideyim

Oraya gidip Haitili'yi alacağım ve hemen geri döneceğim.
, سأذهب إلى هناك لاحضار الهايتي فحسب ثم سأعود على الفور

Orduya katılırken Oraya gidip ülkemi koruyacağımı sanıyordum.
لقد إنضممت، معتقداً أني سأذهب إلى هناك حامياً وطني

Ben hemen Oraya gidiyorum ve yalnız gitmeye korkuyorum.
سأذهب إلى هناك الآن وأنا أخشى جداً الذهاب بمفردي

Bu yüzden, ayrıntlar için Oraya gidiyorum.
لذا سأذهب إلى هناك لأكتشف الأمر. أتعتقدين حقاً..

Dinleyin, Payne'le veya Payne'siz oraya gideceğim ve o aptal ödülü kazanacağım.
موجود أو غير موجود ، سأذهب إلى هناك و سأفوز بالجائزة

Bak, Arnie, bu evlat edinme acentasına gider konuşurum ve işlerin yoluna girmesini sağlarım.
اسمع، سأذهب إلى هناك وأتكلم مع موظف التبنّي وأعمل على توضيح الأمر.

Striptiz kulübü ancak söz veriyorum... - ...sadece yemek için gidiyorum.
هو في نادٍ للتعرّي، لكنّي أعدكِ أنّي سأذهب إلى هناك للعشاء فقط.

Gidip gitmeyeceğimi gerçekten bilmiyorum. Partinin tüm kodamanları orada olacak.
.لا أعلم إن كنت سأذهب إلى هناك فعلاً فجميع الشخصيات المهمة في الحزب ستكون هناك

Pekâla, oraya doğru gidiyorum.
حسناً ، سأذهب إلى هناك الان

Unutmayın, Oraya gidip birilerini pataklamaya başlamayacağım, tamam mı?
,حسنا تذكروا, أنا ليس فقط سأذهب إلى هناك

Oraya gidip onlarla konuşacak ve bu süreçte nerede olduğumuzu anlatacağım.
سأذهب إلى هناك وأتحدث إليهم حول آخر مستجدات القضية.

Oraya gidip, onları alıp geleceğim çünkü üniformalı erkekler bana bayılır.
حسنًا، سأذهب إلى هناك وأقوم بإخراجهم لأن الرجال في الزي الموحد معجبون بي

Oraya gidip kendi su kalite testimi yapacağım.
سأذهب إلى هناك واقوم باختبار خاص لجودة المياه

Evet, aynı zamanda Aile Planlama Derneği'nin silah odası olduğunu da söyledi işte bu yüzden Oraya gidiyorum.
أجل، لقد قال أيضاً أن مركز تنظيم الأسرة هو المستهدف لذلك سأذهب إلى هناك

Beni durduramazsın, Abner, Oraya gidiyorum.
-لا تحاول إيقافي يا " أبنر " سأذهب إلى هناك

Bana bir helikopter bulun. Oraya gidiyorum.
قم بتجهيز مروحية ليّ سأذهب إلى هناك

Ben Oraya gidiyorum.
سأذهب إلى هناك.

oraya gideceğim, çok sakin ve profesyonel davranacağım.
سأذهب إلى هناك و أكون هادئة جداً و سأتحدث بإطار العمل

Evet dersen oraya gideceğim ve nişanlına ve konuklara evlere gitmelerini söyleyeceğim.
لو رأيت منك إماءة بذلك سأذهب إلى هناك وسأخبر خطيبك وضيوفك

Bunun yerine sabah oraya gideceğim ve muhtemelen kovulacağım.
محاولاً المجئ لشركتى بمشروعات جديدة ، بدلاً من هذا ، سأذهب إلى هناك صباح الغد ، وربما سيتم فصلى.

Eğer sen yapamazsan kendim gider bizzat ben yaparım.
إن لم يكن بمقدورِك فعل ذلك سأذهب إلى هناك وأفعل ذلك بنفسي

Yapmam gereken şeyi yapmak için gidiyorum. Başka bir şey yok.
سأذهب إلى هناك لأفعل ما يجب عليَّ فعله, لا شيء غير ذلك

-Tamam, oraya doğru gidiyorum.
-حسناً، سأذهب إلى هناك حالاً

Oraya gideyim mi efendim?
سأذهب إلى هناك يا سيدي؟