"سأقاضيك" - Traduction Arabe en Turc

• dava edeceğim
• seni dava
• dava açarım
• dava açacağım
• mahkemeye veririm

Tecavüz bu. Seni dava edeceğim, seni öyle kötü dava edeceğim ki!
هذا إنتهاك للحرمة سوف أقاضي مؤخرتك، سأقاضيك.

Seni dava edeceğim ve elindeki her şeyi alacağım.
أنا سأقاضيك على كل شئ قمت به, أنا أقسم بالله

Ona ateş ederseniz size meslek ahlakına aykırı davranmaktan dava açarım.
أذا قمت بأطلاق النار على الفتاة سأقاضيك على جنونك.

Ve yemin ediyorum ki Bu lanet iş bittiğinde Sana lanet bir dava açacağım.
وأقسم بالله أني سأقاضيك عندما ينتهي هذا الأمر

Kuzenim bir avukat ve her birinizi dava edeceğim. Tanrım, başım.
قريبي مُحامي و سأقاضيك و أقاضي كل حارس من حُراسك

Seni küfür ettiğin için dava edeceğim çünkü annemin kıçı, sıkı olmaktan çok uzak.
.إنتهى الأمر ،إنني سأقاضيك بسبب القذف .لأن مؤخرة والدتي أبعد بكثير عن الضيق

Ve bu olduğunda, ilk sizi dava edeceğim.
. وماذا سيحدث حينها، سأقاضيك أولاً

Yarın seni ve Katolik Kilisesi'ni dava edeceğim.
سأقاضيك و الكنيسة الكاثوليكية غداً

Ve ben de ona, ne dedim biliyor musun? Dedim ki : "Bir avukat tutup seni dava ederek tüm paranı alacağım ve sonra da ben senin paranı keseceğim."
قلت له سأوكل محامياً و سأقاضيك و آخذ جميع نقودك ثم أحرمك

- Hastaneyi değil, seni dava ederim.
‫إذا أدخلت امرأة أخرى ‫وأنجبت طفلها قبلي سأقاضيك

Eğer o saçmalığın tek kelimesini bile yayınlarsanız size iftiradan dava açarım.
إن نشرت كلمة واحدة من تلك الهراءات سأقاضيك بتهمة تشويه السمعة

İhlal ettiğin için dava açarım... ofise her gün gülümseyerek gelmezsen.
بقى لك عام ونصف من عقدك، سأقاضيك للإخلال بالعقد... لو لم تظهر في المكتب كل يوم، مبتسماً

- Tek kelime yazarsan dava açarım.
-إذا نشرت كلمة واحدة حول هذا الموضوع، سأقاضيك

Çünkü iddianameyi verdiğinde ben kazanacağım eğer vermeyip soruşturmaya devam edersen sana dava açacağım.
لأنني سأدحض تلك التهم عندما توجهها وإن لم توجهها وواصلت التحقيق في أمر موكلي، سأقاضيك

Bunu yapman yasadışı. Sana dava açacağım.
من غيرالقانوني أن تفعل ذلك ، سأقاضيك

İftiradan ve haksız yere tutuklanmaktan dava açacağım sana!
سأقاضيك بسبب التشهير! والإعتقال المزيف! ـ أيها الداعر!

Nehrin öte yakasında bir işim var. Beni durdurursan, mahkemeye veririm!
انا لدي عمل خاص عبر النهر وان منعتني سأقاضيك بالمحكمة