| Hayır, Sana yardım etmemden bahsetmiyordum ama yine de rica ederim. | Open Subtitles | لا ، أنا لا أتكلم عن الوضع الخطب الذي ساعدتُك فيه |
| Sana yardım ettim zaten. Bu işi buldum. | Open Subtitles | لقد سبق و أن ساعدتُك و وفّرتُ لك هذه الوظيفة |
| Yarın onları dışarı çıkarmanda Sana yardım etmeme ne dersin? - Tamam. | Open Subtitles | ما رأيُك لو ساعدتُك غداً فى إخراجِهِم؟ |
| Ayrıca daha önce size yardım ettim. | Open Subtitles | إضافةً إلى، أنا ساعدتُك قبل ذلك. |
| Bu gün Sana yardım ettim Teğmen! | Open Subtitles | ذلك نقطة جيدة. لأن ساعدتُك اليوم، عريف. |
| Sana yardım edersem, bir daha mezarlık görmeyeceğime yemin etmiştin. | Open Subtitles | أقسمتَ بأنّني لَنْ أَرى a مقبرة ثانيةً إذا ساعدتُك. |
| Onun yerine Sana yardım ettim. | Open Subtitles | ساعدتُك بدلاً مِن ذلك. |
| Hardman'ın hırsızlığını kanıtlamada Sana yardım ettim. | Open Subtitles | ساعدتُك لتُثبت أن ( هاردمان ) كَانَ يَختلس |
| Bo'yu öldürmeye çalıştın. Sana yardım ettim. | Open Subtitles | حاولت قتل بو ساعدتُك |
| Size yeterince yardım ettim. Tarrance ile konuş. | Open Subtitles | ساعدتُك رجالَ بما فيه الكفاية. |
| Ben bile onun peşinden koşmana yardım ettim. | Open Subtitles | حتى إنني ساعدتُك بمُطاردتها لمدة طويلة. |
| - "Sir Barks-a-lot'ı" gömmene yardım ettim. | Open Subtitles | -لقد ساعدتُك في دفن "سير باركس ألوت " |
| Pek öyle olmadı. - Bay Havhav'ı gömmene yardım ettim! | Open Subtitles | -لقد ساعدتُك في دفن "سير باركس ألوت " |