"ساقيه" - Traduction Arabe en Turc

• bacaklarını
• Bacakları
• bacaklarının
• bacağını
• bacaklarından
• Ayaklarını
• bacağı
• ayakları
• Bacaklarına
• bacağında
• bacaklarında
• bacak

Eğer bacaklarını traş etseydi ona derdim ki kes onları!
لو انه فقط حلق ساقيه ,كما اقول له دائما احلقها

Eğer bir numara yaparsa bacaklarını mı kırayıım, ama ortaklıktan vaz geçmeyeyim.
وإذا قام بأي حيلة هذه الـمرة، سوف أكسر ساقيه لكن ليس الشراكة

Çünkü geriye bir tek o uzun, sıska... ve damarlı Bacakları kalıyor.
لأنك ترين كل ما لدينا في ساقيه النحيلتين الطويلتين بعروقهما الزرقاء الصغيرة

Çakal kuyruğunu bacaklarının arasına sıkıştırıp sürünerek gitti. Güzel.
حسنا ، إبن الآوي قد طوى ذيله بين ساقيه و ذهب بعيدا

Bir bacağını şu Cadillac'ın tamponuna diğerini de şu Ford'a bağlarım ve "bum!"
و سأربط إحدى ساقيه لهذه السيارة الكاديلاك و الآخرى للسيارة الفورد و سأسحقه

bacaklarından vurup kaçırabiliriz. Sonra ona eziyet edersin.
‫يمكنني أن أطلق النار على ساقيه ‫نخطفه، ثم نقوم بتعذيبه

Bu gece personel sıkıntımız var. Ayaklarını sıkı tut.
لدينا نقص في الموظفين الليلة امسكي ساقيه للأسفل

Boonlua adında bir maymunla karşılaştım. Boonlua bebekken birkaç köpeğin saldırısına uğramış ve iki bacağı ve bir kolu kopmuş. Boonlua rahiplerin onla ilgilendiği bir tapınağa sığınmış.
التقيت بقرد يدعى بونلوا، وحينما كان بونلوا طفلاً، هاجمه قطيع من الكلاب، ومزقوا ساقيه الاثنتين وذراعه، فأخذ بونلوا يجر نفسه حتى وصل إلى دير حيث أدخله الرهبان.

Herkesin arasından Patch Quartermain mi? Kendi bacaklarını havaya uçuran?
بالبداية, إن باتش كوارتمين قام بتفجير نفسه و خسارة ساقيه

Bir dalgıcın büyük bir midyeden inci almaya çalışırken bacaklarını kaybettiği bir hikâyede geçer.
هنالك قصة تحكي عن غوّاص فقد ساقيه أثناء محاولته استخراج لؤلؤة من محّار عملاق.

Onu uyandırdılar, kollarını ve bacaklarını bantla bağladılar ve zorla boğazına bir bez parçası soktular.
لقد أيقظوه، و قيدوا ذراعيه و ساقيه بشريط و أدخلوا قطعة قماش بحلقه

Onu rahat bırakacağız. Ama önce kollarını kıracağız, sonra bacaklarını, ve onu rahat bırakacağız.
طبعاً ، أولاً سنكسر ذراعيه الصغيرتين ثم ساقيه الصغيرتين

Muhammed'in esnek olmayan protez Bacakları yüzüden olan tam olarak buydu.
حسناً، هذا ما حدث لمحمد في النهاية، بسبب ساقيه الاصطناعيتين غير المرنتين.

Adam bir Kolossus gibi almış altına ufacık dünyamızı bizse, minnacık yaratıklar gibi, koskoca Bacakları arasında dolaşıp bakınıyoruz ürkek ürkek, şerefsiz bir kubur arayarak kendimize.
ونحن نمشي تحت ساقيه العملاقتين ونتلفّت حولنا باحثين عن مقابر ندفن فيها عارنا

Polis, Kira'dan o kadar korktu ki kuyruklarını bacaklarının arasına kıstırıp kaçtılar.
هل تقول بأن قسم الشرطة يدس ذيله بين ساقيه خوفاً من قدرة كيرا؟

Kasık bölgesinde, bacaklarının alt kısmında ve belinde ciddi ağrıları var
ألم شديد في المنطقة المغبنية ينتشر إلى ساقيه وأسفل الظهر

Muhammed ise iki bacağını savaşın son haftası kaybetti.
فقد محمد كلتا ساقيه خلال الأسبوع الأخير من الصراع.

Pekala, o zaman oradan düşmüş, ki bu kırıIan iki bacağını açıklar ve ateşin neden yayıImadığını da.
حسناً إذاً لقد سقط , مما يفسر ساقيه المكسورتين وربما هذا أوقف النار من الإنتشار

Öte yandan, Jesse Owens, cüruf, yanmış odun külü üzerinde koştu. Bu yumuşak pist, koştukça bacaklarından daha çok enerji çalıyordu.
جيسي أوينز، على الجانب الآخر، كان يجري على الجمر ورماد الخشب المحروق، وكان ذلك السطح الأملس يسلب من ساقيه طاقة أكبر أثناء جريه.

Bazen arka Ayaklarını kesmemiz gerekir.
احيانا كان يتوجب علينا ان نقطع ساقيه الخلفيتان

Sağ açık, Garrincha, doğuştan omurga sorunları var ve bir bacağı diğerinden daha kısa..
الجناح الايمن كارينشا لديه تشوه ولادي بالعمود الفقري واحدى ساقيه اقصر من الاخرى

ayakları güçsüzleşmeye başladı. Tek yapmanı istediğim vur ve kaç.
ساقيه بدأت تضعف ، كل ما اريده منك ان تضربه وتتحرك

Bacaklarına çalış, tamam mı? İlerlemesini böyle engelleyebilirsin.
اعترض ساقيه هكذا ستعيقه عن التقدم

bacağında Gut Oluşana Dek.
بعد أن أصابه النقرس في ساقيه لمَ لم يأتي شماس الكنيسة ؟

Her adama bacaklarında penisi varmış gibi bakmaktan bıktım.
انا تعبت من البحث عن اي رجل فقط من اجل القضيب الي بين ساقيه

Ne bileyim, bacak arasında sallanan takım taklavat hâlâ oradadır demiştim.
أعتقد أنه لا زال لديه زوج من الخصيتين الموجودة بين ساقيه