Dur bakalım, Barmen. Yanlış anlamadıysam, bu hanımın istediği içkinin adı Minnesota Tsunamisi. | Open Subtitles | انتظر لحظة يا ساقي الحانة لو لم أكن مُخطئ فالمشروب الذي طلبته السيدة |
O sırada barda sadece Barmen ve birasını yudumlayan yaşlı bir adam vardır. | TED | والأشخاص الوحيدون هناك هم ساقي الحانة وشخص عجوز يتعافى من الجعة. |
Barmen senin kim olduğunu söylediğinde inanamadım biliyor musun? | Open Subtitles | أتعرف ، لم أصدّق عندما أخبرني ساقي الحانة عن هويّتك |
İyi. Çünkü şu yakışıklı Barmenin gözü bütün gece senin üzerindeydi. | Open Subtitles | لان ساقي الحانة الجذاب كان ينظر اليكِ طوال الليل |
Yani, bu herif Barmenin başında bira şişesi kırmış. | Open Subtitles | ذلك الرجل كسر زجاجة جعة فوق رأس ساقي الحانة. |
Ben de barmenlik sertifikası almayı düşünüyordum. | Open Subtitles | كنت أفكر في أخذ رخصة ساقي الحانة |
Doktor, yaşlı Barmen ve senin o çok sevimli arkadaşın. | Open Subtitles | سوف يعاني الطبيب, ساقي الحانة العجوز وصديقتكِ الجميلة جداً |
Barmen sana bir öğüt verdiğinde ona bahşiş bırakmana gerek olmadığını duymuştum. | Open Subtitles | سمعتُ عندما يقوم ساقي الحانة بأعطائك نصيحة لا يتوجب عليك أن تعطيه المال |
Barmen "Sanırım içkiye ihtiyacınız olmayacak der?" | Open Subtitles | ساقي الحانة قال " أظن بأنك ليس بحاجة مشروب " |
Barmen "Ne alırdınız?" deyince "Şaşırt beni" dedim. Bir şeyleri karıştırdı etti. | Open Subtitles | ساقي الحانة قال : "ماذا تريد أن تشرب ؟" فقلت له : " أبهرني" |
Gidip bir Barmen öldüreceğim. | Open Subtitles | شكرا علي الكتاب علي قتل ساقي الحانة |
"Bir at bara girer ve Barmen de, 'Hayırdır, suratın asık' der." | Open Subtitles | حصانٌ يدخل إلى حانة" و ساقي الحانة يقول "لما الوجه الطويل؟" |
Barmen Fred'in avukatıyla görüştük. | Open Subtitles | لقد إلتقيت مع محامي فريد ساقي الحانة |
Barmen sosyal güvenlik kurumu çeklerini bozuyor. | Open Subtitles | يخبئ ساقي الحانة صكوك ضمان اجتماعي |
Barmen ya da garson olsan girebilirdin. | Open Subtitles | {\pos(192,220)}أنا متأكدة, انه بإمكانك الحصول على دور ساقي الحانة, وربما فتى المناشف |
Barmenin önceden sabıkası var. Onları sorgulamadın bile. | Open Subtitles | ساقي الحانة لديه سوابق، لم تقم حتى بتغريمهم ؟ |
Barmenin başında durması, insanı ürkütür. | Open Subtitles | لو توقف ساقي الحانة عن العمل، سيؤدي هذا إلى إنزعاج الزبون |
Barmenin anlattığına göre; birkaç kişiyle sohbet ettikten sonra tek başına ayrılmış. | Open Subtitles | 30" ساقي الحانة قال بأنها تحدثت مع أثنين من السكان المحليين لكنها غادرت بمفردِها |
Ve sen dostum, barmenlik yapacaksın. | Open Subtitles | وأنت يا صديقي ستكون ساقي الحانة |
İşin komik tarafı, odayı hazırlamayı teklif eden genelde hancı olur. | Open Subtitles | والذي من المضحك أن ساقي الحانة الضعيف جنسياً هو بالعادة من يقدم الأعذار الواخية |
Veyahut bir şey sana huysuzluk verir çünkü bahar tatilinde bir Barmene uyuşturucu vermişsindir. | Open Subtitles | أو حتى أنها تعطيك، الترهات لأنني، ضربت ساقي الحانة في عـطلة الربيع. |