"سبباً لكي" - Traduction Arabe en Turc

    • için bir neden
        
    • için bir sebep
        
    Waodani kabilesi, başka türlü bir hayat sürmek için bir neden buldu. Open Subtitles إن جماعة الواداني قد وجدوا سبباً لكي يعيشوا بشكلٍ مختلف
    Sadece.. senden ayrılmak için bir neden bulamadım. Open Subtitles انا لم استطع ان اجد سبباً لكي انفصل عنك تنفصلين ؟
    Ona olduğu yerde kalmaması için bir neden vermeme yardım edin. - Duygusal çekilme... Open Subtitles ساعدني بفكه ساعدْني بأن أعطيه سبباً لكي لا يَبْقى حيث هو الآن
    Eğer yüzde 90'lık bir hedefiniz olursa, işin içindeki herkes yüzde 10'luk dilimin içinde olmak için bir sebep bulur. TED إذا كان لديك هدف تحقيق نسبة 90٪، سوف يجد كل شخص في الشركة سبباً لكي يكون من 10٪.
    Babam ona güvendi, ve benimde güvenmemem için bir sebep göremiyorum. Open Subtitles إنه عمي الذي أنت تتحدث عنه والدي كان يثق به أنا لا أرسى سبباً لكي لا أثق به
    Bu konuyu size bir mesaj bırakarak burada kapatmak istiyorum: Uzun zamandır haber almadığın arkadaşına ulaşmak için bir sebep bul, ya da üniversitedeki bir oda arkadaşına, yada yüz çevirdiğin birisine. TED وسوف انهي هذه المحادثة بهذه الرسالة : ربما ستجد سبباً لكي تتواصل مع صديق قديم او زميل دراسي او شخص تخليت عنه منذ زمن طويل
    Komplo için bir neden değil bu! Open Subtitles هذا ليس سبباً لكي تلفق التهمة لوالدك
    - Biz de ediyoruz Sayın Yargıç. O zaman herhangi bir itiraz olmadığına göre bu duruşmayı sonlandırmamak için bir neden göremiyorum. Open Subtitles ما لم يكن هناك أي اعتراضات لا أرى سبباً لكي لا تُصادق هذه المحكمة على...
    Hayır. Çünkü geri dönmek için bir neden istiyor. Open Subtitles لا لأنها ارادت سبباً لكي تعود
    Bu, davayı alman için bir sebep değil. Open Subtitles ليس هذا سبباً لكي تتورط في هذا
    Birimizin vurulması için bir sebep göremiyorum. Open Subtitles لا ارى سبباً لكي يصابَ احدنا هنا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus