"ستيف لم" - Traduction Arabe en Turc

    • Steve
        
    Steve'in bir salağı asla işe almayacağını duymuştum o yüzden gözüm tetikteydi. Open Subtitles وكنت حذرت من ان ستيف لم الاستئجار اي الدمى وارجو ان بلادي على اصابع القدم
    Ama Steve tam olarak bu tür işler için yaratılmamıştı. Open Subtitles لكن، كما تعلم، ستيف لم يكن متوافقًا تمامًا مع هكذا أعمال
    Steve, hiçbir zaman Madison Square Garden'da para kazanamadı. Open Subtitles ستيف لم يفعل كسب المال الوفير في ماديسون سكوير غاردن.
    Steve'le ilgili söylediklerimin hiçbiri olmadı. Open Subtitles جميع الاشياء التي قلت لكم عن ستيف لم يحدث أبدا.
    Bay Howard, ben K.P. T'den Valerie Brennan. Steve gelemedi. Open Subtitles السيد هوارد , أنا فاليري برينان من كي بي تي, ستيف لم يتمكن من الحضور
    İşte o an, Steve daha önce öz babasından duymadığı bir şeyi duydu. Open Subtitles وهذا عندما سمع ستيف لم يسمعه من والده الحقيقي
    Galiba Steve babasıyla hiç su sıçratmaca da oynamamıştı. Open Subtitles أخمن أن ستيف لم يلعب هذه اللعبة من قبل حتى مع والده
    Umarım bu gece Steve'e bir şey olmaz. Open Subtitles أنا متأكدة الأمل بأن ستيف لم يقبض عليه هذه الليلة
    Steve, adını yarışma listesinde göremedim. Open Subtitles ستيف لم أرى أسمك على قائمة المنافسة
    Steve müşterileri ile çalışanlarını asla birbirinden ayırmazdı. Open Subtitles ستيف لم يكن فاصلا بين الزبائن والموظفين
    Bilirsin, Steve hiçbir zaman sana ya da bana benzemedi. Open Subtitles أتعلم، ستيف لم يكن مثلي أو مثلك
    Kimseyi şekle sokmak istemiyorum Steve. Artık eğlencesi kalmadı. Open Subtitles لا اريد تشكيل أحد ستيف لم يعد هذا مسليا
    Dostum Steve düzelsin diye beklerken, gözlerini yumdu ve bir daha asla uyanamadı. Open Subtitles اترى، لقد اعتقدت ان يوماً ما قد ينهض صديقي (ستيف). لم ينهض ابداً.
    Dostum Steve düzelsin diye beklerken, gözlerini yumdu ve bir daha asla uyanamadı. Open Subtitles اترى، لقد اعتقدت ان يوماً ما .(قد ينهض صديقي (ستيف .لم ينهض ابداً
    Steve işe gitmedi, değil mi? Open Subtitles ستيف لم يذهب الى المكتب ,أليس كذلك؟
    Steve, birlikte geçenki inişimizden sonra seni Paris'te göremedim. Open Subtitles ستيف , لم اراك فى باريس بعد أن هبطنا
    Steve, 4 yıl boş koltuğu olan bir uçağa binmedim ben. Open Subtitles (ستيف), لم أركب طائرة منذ أربع سنين إلا وكانت مملوءةً بالكامل
    "Bo'ya güven." dedin. Ben de Bo'ya güvendim. Steve'in yapmadığını söyledi Bo'ya inandım. Open Subtitles قلت بأن أثق بـ (بو)، فوثقت بها قالت بأن (ستيف) لم يفعلها، فصدقتها
    Ve, sana söyleyeyim, Steve abartmadı, Nola çok çekici. Open Subtitles واسمحوا لي أن أقول لكم، ستيف لم يكن مبالغا فيه... نولا جذابة جدا.
    Miranda Steve'in doğru erkek olmadığını biliyordu ama bebek için doğru olanı yapmak istiyordu. Open Subtitles عرفت (ميراندا) أن (ستيف) لم يكن مناسباً لكنها أرادت الأفضل لطفلها

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus