"سعراً" - Traduction Arabe en Turc

    • fiyat
        
    • fiyatı
        
    • pahalı
        
    • bedel
        
    • yüksek
        
    • fiyata
        
    • fiyatını
        
    Bu moteller iyi fiyat vaat ederler ama iş kalmaya gelince herşey değişir. Open Subtitles وتلك الفنادق تعرض عليك سعراً مناسباً، وعندما تذهب إليهم ترى شيئاً مغايراً تماماً
    Çok fazla ödeyemem ama, sana dürüst bir fiyat verebilirim. Open Subtitles لايمكنني أن أعطيكِ ليعلم مقابل المكان لكني سأعطيكِ سعراً عادلاً
    TVK size makul bir fiyat ve güzel bir yer teklif etti. Open Subtitles سلطة نهر تينيسي اقترحت عليكم سعراً منصفاً ومكان جديد مناسب
    Leydi Ludlow yıl sona ermeden fiyatı belirlemek zorunda. Open Subtitles فبل نهاية السنة سيطلب من السيدة ليدلو أن تضع سعراً
    pahalı görünebilir, ama biz en iyiyiz ve daha da iyileşiyoruz. Open Subtitles ذلك يبدو سعراً باهظاً , ولكّننا الأفضل . وستبدو في مظهرٌ جيد
    Ayrıca tuvaletin her yerine işeyen silahlı adamlar tutmak benim ödeyeceğim bedel değil. Open Subtitles ووجود رجال مدججين بالأسلحة يتبولون على ارضية المرحاض اليس سعراً يجب عليه دفعه؟
    Paralar gece doğrulanacak ve en yüksek teklifi yapana yarın bildirilecek. Open Subtitles سوف نراجع العروض المطروحة بعد منتصف الليل وسوف نبلغ المزايد الأعلى سعراً غداً
    -İyi bir fiyata alacaksın. Open Subtitles ليست المصوّبة على الخط ذاته سأعرض عليك سعراً جيّداً
    Peki, bu nasıl? Bana fiyatını söyler misin? Open Subtitles هل يمكنك أن تعطيني سعراً على هذه ؟
    Çünkü size özel bir fiyat veriyorum. Başkası için iki katı. Open Subtitles لأنني سأعطيك سعراً خاصاً، لو لأحد آخر سأضاعف السعر
    Öz oğlunuza fiyat biçmek çok mu zor geldi? Open Subtitles صعب جداً أن تحدد سعراً لابنك من لحمك و دمك
    Ama ayarlanmamış. Sana iyi bir fiyat veririm. Open Subtitles ليست المصوّبة على الخط ذاته سأعرض عليك سعراً جيّداً
    Bir fiyat vermeden önce... gizli ortaklarınız olup olmadığını öğrenmek isterim. Open Subtitles أعتقد أنه قبل أن أحدد سعراً أود أن أعرف إن كان لديكما شركاء مجهولون
    Daha önce söylemiştim, şimdi de tekrar ediyorum... ilgilenenler tapularına fiyat biçsin. Open Subtitles اسمعوا، سبق أن قلت وما زلت أقول على من يريد أن يضع سعراً لأرضه
    Bir alıcım ona aşık oldu ve inanılmaz bir fiyat biçtim hemen orada depozitosunu verdi. Open Subtitles وطلبتُ سعراً فاحشاً ودفعت لي عربوناً فوراً
    Güzel bir saç rengine fiyat biçemezsin. Open Subtitles لا يمكنك ان تضع سعراً على لون الشعر الجيد
    Bozuk para. Sadakatine karşılık bu yüksek bir fiyat sayılmaz dimi Liza? Open Subtitles تغيير بسيط، لا تستطيع ان تضع سعراً للولاء، صحيح يا ليزا؟
    Şu, çok sevdiğim, araba-biçimli kol düğmeleri. Bana onları getir, sana iyi bir fiyat yapayım, genç adam. Open Subtitles تلك الأزرار المعدنية التي تُحبها كثيراً إحضرها لي، وسأضع لك سعراً جيّداً
    Pardon! Başbakan geldi. Kundan'ı bize vermen için fiyat söyle. Open Subtitles اعذروني حددي سعراً تريدينه ، لتخلي عن كوندان
    Tamam, dinle. Senin için fiyatı düşüreceğim. Open Subtitles حسناً ، إستمع سأعرض لكَ سعراً ، مليونا دولار
    Yüce İsa, bu aldığım kahvaltı makinesinden de pahalı. Open Subtitles هذه أكثر سعراً من آلة تحضير الإفطار التي إشتريتها
    bedel derken paradan bahsetmiyorum tabii tamam mı? Open Subtitles حسنا، عندما أقول سعراً هذه فقط طريقتي في الكلام
    Paralar gece doğrulanacak ve en yüksek teklifi yapana yarın bildirilecek. Open Subtitles سوف نراجع العروض المطروحة بعد منتصف الليل وسوف نبلغ المزايد الأعلى سعراً غداً وأتمنى أن تستمتع بالضيافة
    Mezbahaya giderse iyi bir fiyata alabilir sanıyorum. Open Subtitles أعتقد إنّه سيدفع سعراً مناسباً أفضل من دار المجازر
    Öyleyse, katilimiz önce fiyatını belirledi, sonra da ödemesini yaptı. Open Subtitles إذا فالقاتل حدد سعراً ومن ثم دفعه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus