"سيحضر" - Traduction Arabe en Turc

    • geliyor
        
    • gelecek
        
    • getirecek
        
    • olacak
        
    • getiriyor
        
    • geleceğini
        
    • katılacak
        
    • gelir
        
    • alacak
        
    • getirir
        
    • getireceğini
        
    • olur
        
    • gelebilir
        
    • katılıyor
        
    • gelecektir
        
    Bu 45,000 den bir tanesi, yani her oglen yemeginde, 12,000 kisi yemege geliyor. TED هذا المصنع فيه 45 الف عامل. اي في كل فترة غداء سيحضر ما يقارب 12 الف عامل
    Evet, bir kaç dakika sonra parayla beraber gelecek, belki. Open Subtitles نعم, سيحضر فى خلال دقائق, وربما معه المال
    Yalnız mı olacak, yoksa adamlarını da getirecek mi? Bana yalan söylediniz. Open Subtitles كل ما نريد معرفتة هو هل سيحضر بحراسة مشددة أم أنة مطمئن ؟
    Priabin diğer Yahudi'yi getiriyor. Belki o bana bir şey anlatır. Open Subtitles سيحضر بريابين اليهودى الآخر ربما يعرف شيئاً
    Teknik servis elamanının geleceğini kim bilebilir ki, ya acenta bakıyorsa? Open Subtitles من يعرف عن رجل الصيانه الذي سيحضر ماذا أن كان عميل؟
    Evet, efendim. Buraya geliyor. Gelis güzergahini söyledi. Open Subtitles نعم , سيحضر إلا هنا , وأعطانى مساره كله.
    Menajerim Bernard, Art in America'da yazan bir kadınla geliyor. Open Subtitles وكيلي برنارد سيحضر صحفية تكتب في مجلة "الفن في أمريكا".
    Düşünmeniz gereken başka şeyler var. Max Dean bu gece geliyor. Open Subtitles عليكم أن تهتموا بأشياء أخرى، سيحضر ماكسي دين هذه الليلة.
    Bu gece gösteriye gelecek. Onu sahne arkasına götürebilirim. Open Subtitles سيحضر عرض الليلة يمكنني ان استدرجه خلف الكواليس
    Zaman kaybediyoruz. Daha fazla Dumancı gelecek. Buradan hemen gitmeliyiz. Open Subtitles اننا نضيع وقتا ثمينا سيحضر المزيد من القراصنة يجب ان نتحرك الآن
    Doğum günü partime gelecek olan herkes, yanında yüzme elbiselerini getirmeyi unutmasın. Open Subtitles لكلّ من سيحضر لحفلة ميلادي ، لا تنسوا ملابس السباحة
    Apaçık bir şekilde sandviç ve kızartma istemene rağmen sana etli börek getirecek birisine mesela? Open Subtitles شخص سيحضر لك رغيف اللحم عندما طلبت بشكل واضح شطيرة الطبقات ومقالي بصلصة اللحم
    Elmas Jim taşları yarın benim laboratuarıma getirecek. Open Subtitles سيحضر جيم ألماساته إلى معملي غداً لماذا لا تسرقها وهي في الطريق ؟
    Bu akşam Hollywood'dan bile gelenler olacak. Open Subtitles إنتبهوا، سيحضر هنا الليلة بعض الجمهور من هوليود،
    Bugün Galyalılar'ı Keltleri plebleri getiriyor. Open Subtitles اليوم سيحضر الجوليين و الكيلتيين و العامة
    Onun da geleceğini söyleseydin belki de her şey daha kolay olabilirdi. Open Subtitles ربما لو كنت أخبرتني بأنها هي من سيحضر لكان الأمر أسهل علي
    Eğer Basra'dan zengin bir tüccar düğüne katılacak olsaydı istilacıya pahalı bir hediye getirmesi uygun olurdu. Open Subtitles إذا كان هناك تاجرا غنيا من البصرة سيحضر حفل زفاف من المؤكد انه سيحضر هدايا غالية معه
    Neyse Gary birazdan gerçekleriyle gelir. Open Subtitles على الاقل سيحضر جارى ومعه الاشياء الحقيقيه خلال دقائق قليله
    Bir dahaki sefer George daha büyük bir kutu alacak. Open Subtitles في المرة القادمة جورج سيحضر في صندوق أكبر
    Leon sabah tekneyi buraya çekmek için çocukları getirir. Open Subtitles ليون سيحضر الفتيان للتحدث قليلا سيحضروا فى الصباح
    Evet, daha fazlasını getireceğini söyledi fakat bekleyecek vaktimiz yok. Open Subtitles أجل، لقد قال بأنهُ سيحضر لهُ المزيد ولكنّا لا نحتمل الإنتظار
    Ama sanırım vardiyasını değiştirdi, yani 4 gibi burada olur. Open Subtitles لقد غيّر مناوبته، سيحضر هنا حوالي الرابعة
    Sözü sana getirmeden önce, bu akşam erken gelebilir misin? Kimsenin gelmeyeceğini düşünmeye başladım. Open Subtitles لحظة ، قبل أن تتحدث ، هلاّ جئت مبكراً اليوم ، أوقن ألا أحد سيحضر
    Teşekkürler Dina. Diğer yerel haberlere gelince, L. Hammen'in babası milyarder iş adamı, bugün oğlunun cenazesine katılıyor. Open Subtitles شكراً تينا , في خبر محلي آخر البليونير دين هيمون سيحضر جنازة ابنه بعد الظهر
    Geçitten gelmeyi başaramasa bile, gemiyle gelecektir. Open Subtitles حتى إذا اخفق في خرق البوابة سيحضر على سفينة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus