Ama sonra Özgeçmişine göz attık, ve tecrübelerin muhteşem. | Open Subtitles | ولكن اطلعنا على سيرتك الذاتية ورأينا أن خبراتك مذهلة |
Senin Özgeçmişine bir bakalım. | Open Subtitles | للأسف ذلك ليس صحيحاً حسنا، دعنا نلقي نظرة في سيرتك الذاتية |
Sen asla hayatında masa başında bir gün beklemedin... özgeçmişinde yazmasına rağmen. | Open Subtitles | ما حدث أنك لم تعملي كنادلة أبدا بخلاف ما تخبر سيرتك الذاتية |
Onu biyografini yazması için tutacağını söyle ve yoluma çıkmayacağı bir yere götür. | Open Subtitles | أخبره أنك تريد تكليفه بكتابة سيرتك وخذه إلى مكان لا يعترض طريقي سأحتاج إلى الوقت |
Sadece şakaydı. Bende öz geçmişin var. | Open Subtitles | أمزح، لقد حصلت على سيرتك الذاتية، سأتصل بك لاحقاً، حسناً؟ |
Neden bana her zaman öz geçmişini anlatıyorsun? | Open Subtitles | لماذا تحكين لي دائماً سيرتك الذاتية؟ |
Senin cinsel geçmişine göre doğru diyebiliriz. | Open Subtitles | وبناءاً على سيرتك الجنسيه سأقول أن الرقم صحيح |
Ve örneğin otobiyografinden 10 bin kopya satın alabilirler. | Open Subtitles | أجل، ويفعلون أشياءً مثل شراء عشر آلاف نسخة من كتاب سيرتك |
Özgeçmişine bir tanıtım filmi ekleyip böyle devasa bir iş almayı bekleyemezsin. | Open Subtitles | لا تقومين فقط بدعاية واحدة واعلان واحد في سيرتك الذاتية وتتوقعين أن تحصلي على وظيفة عملاقة كهذه |
Ama sonra Özgeçmişine göz attık, ve tecrübelerin muhteşem. | Open Subtitles | ولكن اطلعنا على سيرتك الذاتية ورأينا أن خبراتك مذهلة |
- Özgeçmişine federal soruşturmayı engelleme suçu yazılırsa iş beklentin olacak bir işin kalmaz. | Open Subtitles | تحقيق فيدرالي ألى سيرتك المهنية وستتحول آفاق وظيفتك ألى، أيه وظيفة؟ |
Ergen anne Özgeçmişine lise terk ifadesini eklemeye şimdiden mi başladın? | Open Subtitles | أضفت سلفاً ترك المدرسة إلى سيرتك للأم المراهقة؟ |
özgeçmişinde dövüş sanatı bildiğin yazıyor. | Open Subtitles | ما تقوله سيرتك الذاتية إنك تعرف في فنون القتال |
özgeçmişinde Norveçce konuşabildiğin yazıyor, öyle değil mi? | Open Subtitles | لقد رئيتة في سيرتك الذاتية أنت تتكلمين النروجية بطلاقة, اليس كذلك؟ |
Sanki senin özgeçmişinde çok alakalı şeyler var da. | Open Subtitles | اهذا يعنى ان كل شىء فى سيرتك له علافة بعملك? |
Evet, Angela, buraya yazdığın biyografini okudum sen ve nişanlın dininize oldukça bağlısınız. | Open Subtitles | اذن، انجيلا سنحت لي الفرصة للاطلاع على سيرتك الذاتية واهتماماتك كانت المشي لمسافات طويلة مع خطيبك والتدين |
biyografini okudum. ABD füze planlarını çalıp onları İran'a satmaya çalışmışsın. | Open Subtitles | لقد قرأت سيرتك الذاتية لقد سرقت مخططات للصواريخ و حاولت أن تبيعهم لإيران |
geçmişin oldukça etkileyici. | Open Subtitles | سيرتك الذاتية رائعة حقاً |
Yemekten sonra öz geçmişini internete koyalım, bakalım iş bulabiliyor musun? | Open Subtitles | عظيم بعد العشاء، سنضع سيرتك الذاتية معا... ونسعى للحصول لك على وظيفة |
öz geçmişine yazılacak bir şey değil sonuçta. | Open Subtitles | وهذا ليس أمرًا يمكنك التباهي به في سيرتك الذاتية. |
öz geçmiş özellikleri, CV'nizde bahsettiğiniz değerlerdir ve bunlar, iş hayatına atılmanızı sağlayan unsurlardır. | TED | فضائل السيرة الذاتية هي التي تضعها في سيرتك الذاتية، وهي المهارات التي تأتي بها إلى سوق الشغل. |
Delia Ann, tüm bu insanların etkileyici olan Memory Matron kariyerinizi onurlandırmak için toplanması çok gurur verici olmalı. | Open Subtitles | داليا آن، يجب أن يكون هذا مكافئ جداً أَن يكون كل هؤلاء الناس هنا لتكريم سيرتك المؤثرة كمشرفة ذاكرة |