| Bana ne parmak izinden. Reşit değiliz. Yakalarlarsa ne yapacaklar ki? | Open Subtitles | لا أكترث لأمرها، نحن قاصرين، ما الذي سيفعلوه إن أمسكوا بنا؟ |
| —Bize ne yapacaklar? | Open Subtitles | -ما الذي برأيك سيفعلوه بحقّنا؟ -لا تقلق بشأن شيئ |
| Bu öğleden sonra Jenny'e bunu yapacaklar. | Open Subtitles | هذا ما سيفعلوه لجيني بعد ظهراليوم |
| Köylüler onun artık lanetli olduğunu düşünüyor, ve onunla ne yapacaklarını bilmiyorlar. | TED | سكان القرية اعتقدوا أنها أصيبت بلعنة; لم يعرفوا ما الذي سيفعلوه بها. |
| Biraz araştırırsanız göreceksiniz ki bir şeyi başaran herkes nasıl yapacaklarını bilmeseler de, başaracaklarını biliyorlardı. | Open Subtitles | إن قمت ببحث صغير سيتبين لك أن جميع من أنجز أي شيء أبدا لم يكن يعلم كيف سيفعل ذلك كانوا يعلمون فقط أنهم سيفعلوه |
| Eğer beni yakalarlarsa bana ne yapacakları konusunda bir fikrin var mı? | Open Subtitles | الديك اي فكرة عما سيفعلوه لي اذا علموا ذلك ؟ |
| Öğrenirlerse bana ne yapacakları hakkında en ufak bir fikrin var mı? | Open Subtitles | هل لديكي اي فكرة عما سيفعلوه بي اذا اكتشفوا ذلك ؟ |
| - Bize ne yapacaklar? | Open Subtitles | ما الذي سيفعلوه بنا؟ |
| Sence Jack'e ne yapacaklar? | Open Subtitles | ماذا تعتقد ما سيفعلوه مع "جاك" |
| Onunla olan insanlara ne yapacaklar? | Open Subtitles | -مالذي سيفعلوه بالأشخاص الذين معه؟ |
| Seni yakaladıklarında böyle yapacaklar! | Open Subtitles | ! هذا ما سيفعلوه عندما يمسكون بكَ |
| Çünkü acılarıyla ne yapacaklarını bilmiyorlar. | Open Subtitles | لأنهم لا يعلمون ما الذي سيفعلوه بأحزانهم |
| Çünkü acılarıyla ne yapacaklarını bilmiyorlar. | Open Subtitles | لأنهم لا يعلمون ما الذي سيفعلوه بأحزانهم |
| - Büyükanne dairende ne yapacaklarını gösterebilirler mi? | Open Subtitles | هل بإستطاعتهم أن يرونا ما سيفعلوه بشقتك |
| Ne yapacaklarını anlayana kadar onlarla konuşma. | Open Subtitles | ...لا تتحدث معهم حتى أكتشف ما الذي سيفعلوه |
| Ne yapacaklarını öğren. | Open Subtitles | عظيم، تحرى عما سيفعلوه |
| Orada ne yapacaklarını biliyorsun. | Open Subtitles | انت تعلم ما سيفعلوه هناك |
| Uzaylıların ve/veya mutantların yapacakları her şeye hazırlıklı olmalı. | Open Subtitles | هو سيكون مستعد لأي شيء هؤلاء الفضائين او المسوخ سيفعلوه لنا. |
| Bir uyarıydı. yapacakları şeyi biliyordu. | Open Subtitles | لقدْ كان تحذيراً, فقد كان يعرف ما سيفعلوه |
| Ama Hank'in kaybolması ile Louis Bernard'ın cinayetini birbirine bağladıkları an yapacakları ilk şey, Louis Bernard'ın bana pazar yerinde fısıldadıklarını söyletmek olacaktır. | Open Subtitles | ولكنهم ربطوا اختفاء (هانك) بمقتل (لويس برنارد) وأول شيء سيفعلوه معى هو إجبارى على إخبارهم |