"سيما عندما" - Traduction Arabe en Turc

    • Özellikle
        
    Ayrıca uyarıcı dürtü adı verilen bir rahatsız bir his duyuyorum tik gerçekleşmeden hemen önce ve Özellikle onlara direnmeye çalıştığımda. TED وأحصلُ أيضًا على هذا الشعور غير المريح الذي يسمى الاندفاع الأولي، قبل حدوث التشجنات اللاإرادية مباشرةً، ولا سيما عندما أحاول مقاومتها.
    Ama bazen eğlenceli olur, Özellikle onların yaşında olduğunda. Open Subtitles لكنها ممتعة أحيانا لا سيما عندما كنت في سنهم
    Özellikle çılgın bir çizgi arabaya binmişken. Open Subtitles ولا سيما عندما تقود سيارة كرتونية مجنونة
    Özellikle Mavi Gözlü Ejder de devredeyken! Open Subtitles ولا سيما عندما يكونوا متحدين كالتنين الأزرق الفتاك
    Beklemekle aram yoktur. Özellikle yargılanmayı beklerken. Open Subtitles لا أجيد الإنتظار، لا سيما عندما أكون بإنتظار المحاكمة
    Özellikle de bir kongre üyesi suç salgınına karşı kazanılan başarıyı açıklamak üzereyken. Open Subtitles لا سيما عندما تكون عضوة الكونغرس على وشك أن تُعلن عن . نجاح مكافحة وباء الجريمة
    Özellikle de yakın aile üyelerinin katıldıklarından. Open Subtitles ولا سيما عندما يتضمن بعض أفراد عائلتي المقربين.
    Özellikle de yakın aile üyelerinin katıldıklarından. Open Subtitles ولا سيما عندما يتضمن بعض أفراد عائلتي المقربين.
    Özellikle de zaten evli ve çocuklu oldukları zaman. Open Subtitles لا سيما عندما يكونوا متزوجين و لديهم أطفال بالفعل
    Yani, performans arttırıcı kullandığınız her zaman Özellikle laboratuvarda onları henüz incelemediğimizden belirli bir doza kadar kullanılabilir. Open Subtitles في أيّ وقت تستخدم قدرتك على الأداء ولا سيما عندما لا يتمْ دراستها بالمختبر حتى المستوى الذي يُسمح باستخدامها
    Doğum riskli bir iş Özellikle bir ay önce gerçekleşiyorsa. Open Subtitles الولادةقدتكونغير مستقرة, لا سيما عندما تأتِ قبل موعدها بشهر
    Özellikle de Legion'ın arkasında kötü Yuvarlak Masa Şövalyeleri varken. Open Subtitles ولا سيما عندما يكون للفيلق جيش من فرسان الطاولة المستديرة الأشرار.
    İnsan ve diğer primatlar üzerinde yapılan çalışmalar ifadesiz yüzlere kıyasla tehdit habercisi yüz ifadelerine daha fazla dikkat verdiğimizi gösterdi, Özellikle tetikte olduğumuz zamanlar. TED الدراسات على البشر وبعض الأصناف الرئيسية كشفت أننا نولي اهتماماً أكبر للوجوه التي تعبر عن تهديدات مقارنة بالوجوه المحايدة، لا سيما عندما نكون فعلاَ في حالة تأهب قصوى.
    Kalp kırıklığı sonucu hissedilen o yalnızlık ve acı duygusu sizin bilişsel faaliyetlerinizi de önemli ölçüde baltalayalabilir, Özellikle mantık gerektiren karışık görevler yürütüyorsanız. TED عاقبة أخرى نتيجة تحطم القلب هي أن الشعور بالوحدة والألم يمكنُ أن يدهور عملنا الفكري بشكل ملحوظ، ولا سيما عندما نقوم بمهام معقدة تتضمن العقلانية والمنطق.
    Özellikle de seninki kadar güzel vücutlar. Open Subtitles الرداء ولا سيما عندما يكون جميلاً مثلكِ
    Özellikle, kim olduğunu bilmiyorsam. Open Subtitles لا سيما عندما لا حتى نعرف من هو.
    Çoğunlukla. Özellikle lisedeyken. Open Subtitles نعم, لا سيما عندما كنت في الثانوية
    Özellikle ortada bir sahtekarlık varsa. Open Subtitles لا سيما عندما يكتشف أحد ما خدعة ملحة
    Özellikle bu seninle ilgiliyse Harry. Open Subtitles لا سيما عندما يتعلق الأمر لك، هاري.
    Özellikle de kırılmaya başlarken. Open Subtitles لا سيما عندما تتم مخالفته

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus