Şunu söyleyebilirim ki, Majesteleri, İngiltere'nin en büyük sporcusuna ...minnettarlığını göstermek isteyecektir. | Open Subtitles | و أعتقد أن صاحب الجلاله سيود أن يبدي إمتنانه لأعظم رياضي إنجليزي |
Eğer onu gelmesi için zorlarsam, yine kaçmak isteyecektir. | Open Subtitles | اذا اجبرتيه على العوده سيود الهروب مجددا |
İnan bana, oğlunu görür görmez, yeniden babası olmak isteyecek. Söz veriyorum. | Open Subtitles | ثقي بي, حالما يراه سيود ان يكون والده مجدداً, اعدك |
Buradan ayrıldığımda erkekler ben olmak, kadınlar da benimle alışveriş etmek isteyecek. | Open Subtitles | عندما أغادر هذا المكان سيود الرجال أن يصبحوا مثلي وستود النساء أن يخرجوا للتسوق معي |
Baban dünyadaki en yakın arkadaşımdı, ve biliyorum ki şu anda Rosie'ye yardım etmek için elinden geleni yapmanı isterdi. | Open Subtitles | والدك كان أعز صديق لى فى العالم و أنا أعلم أنه كان سيود منكى أن تقومى بكل ما تستطيعين فعله |
Değil mi? Yani, Türkiye sadece 10 bin Suriyeli mülteciyi o kadar çok isterdi ki! | TED | صحيح؟ سيود الأتراك كثيراً لو كان لديهم 10.000 لاجئ سوري فقط. |
Bazılarınızın izlemek isteyeceğini düşündüğüm bir video çektim. | Open Subtitles | لقد أعددت فيديو أعتقد أن البعض سيود أن يشاهده |
Evet, kesin herkes ekibe katılmak isteyecektir. | Open Subtitles | نعم , حسنـاً , الجميع سيود أن يكون في تلك الوحدة |
Evet, kesin herkes ekibe katılmak isteyecektir. | Open Subtitles | نعم , حسنـاً , الجميع سيود أن يكون في تلك الوحدة |
Haklıysan tüm dünya bunu isteyecektir. | Open Subtitles | إن كنتِ محقة، العالم بأكمله سيود أن يكون جزءاً من هذا |
Eminim ki NYPD bir suçlu ile çalıştığını öğrenmek isteyecektir. | Open Subtitles | أنا واثقة بأن قسم نيويورك سيود معرفة أنه يعمل مع مجرم |
Çünkü baban onunlada konusmayi isteyecektir. Tamam, anne. | Open Subtitles | - لأن والدك سيود التحدث إليها كل لحظة، حسناً؟ |
Banka hesabını görmek isteyecektir. Bunu hemen yapmak isteyecektir ve yapacaktır da. | Open Subtitles | سيود أن يرى حسابه و سيريد بأن يراها فوراً... |
Ama şimdi herkes bana sarılmak isteyecek ve kız kardeşlerinin ya da kuzenlerinin nasıl düşük yaptıklarını anlatacaklar. | Open Subtitles | ولكن الجميع الان سيود أن يحتضنى ويخبرنى كيف قام أخية أو أخته بتربية طفل |
Çıkalım buradan. Avery bunu görmek isteyecek. | Open Subtitles | لنذهب من هنا,سيود أيفري رؤية هذا |
Hemen ölmeyecek. Ölmeyi isteyecek. | Open Subtitles | لن يموت على الفور لكنه سيود ذلك |
Hepsinden çok, çocukların resimlerini görmek isteyecek. | Open Subtitles | سيود رؤية صور الأطفال أكثر من أي شيء |
Kolombiya'da neler öğrendimi bilmek isteyecek zaten. | Open Subtitles | سيود أن يسمع ماتوصلت اليه في كولومبيا |
Hayır. Ölüm Tacirleri'nin gidip şehrin her yanını aramalarını isterdi. | Open Subtitles | لا كان سيود أن يخرج عملاء الموت لهناك ويمسحون كل بوصة فى المدينة |
- Sadece dediğimi yap Angie. - Onun için geri dönmemizi isterdi. | Open Subtitles | "فقط إفعلي ما أقوله لكِ يا " إنجي سيود منا أن نأتي من أجله |
İslami bir defin isterdi. | Open Subtitles | كان سيود ان يدفن على الطريقة الاسلامية. |
Hiç kimsenin yüzleşmesini istemeyeceğini ve her insanın katılmak isteyeceğini söyler. | Open Subtitles | لن يريد أي رجل مواجهته وكل رجل سيود الإنضمام |
Çocukları cinsel olarak ayrıştırmayacak ürünümüzü, her cinsiyetten çocuğun giymek isteyeceği ürünümüzü. | Open Subtitles | ربما ليس له علاقة بالجنس لدى الأطفال لكننا نعتقد أن كل طفل سيود أن يرتدي واحدة من هذه |